Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1480 E. 2021/1170 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1480
KARAR NO: 2021/1170
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/05/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/396 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/10/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden eden-davacı vekili talep dilekçesinde özetle; Bursa … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takibinin durdurulmasını ve haciz baskısı altında keşideci tarafından depo edilen paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, … Bankası A.Ş. Çarşamba/Samsun Şubesi, … hesap numaralı, … çek numaralı, 31/03/2021 keşide tarihli,50.000,00 tl bedelli … tarafından keşide edilen çekin yetkili ve yasal hamili müvekkilii olduğundan bahisle çekin istirdatını, müvekkiliine aidiyetinin tespiti ve müvekkiliine verilmesini istemli davada takibin durdurulmasını ve icra veznesine depo edilen paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini beyanla .ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: İstinaf incelemesine konu ihtiyati tedbir talebi hakkında ilk derece Mahkemesi tarafından “Somut olayımızda davacının talebi, kaybettiğini iddia ettiği çekin istirdatına dayanmakta olup, söz konusu uyuşmazlık menfi tespit uyuşmazlığı değildir. Haliyle menfi tespit davalarında uygulanan İİK madde 72’nin olayımızda uygulanabilirliği bulunmamaktadır. Somut olayda yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmemesi nedeniyle …” ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tedbir talebinin reddedine karar verildiğini, davaya konu çekin müvekkili tarafından iş yerinde bulunan kilitli kasada muhafaza edilmekte iken kıymetli evraklar ve bunun haricinde değerli başkaca eşyaların muhafaza edildiği kasanın bulunduğu iş yerinde 25.01.2021 tarihinde dış taraftaki kepenkte bulunan asma kilidin kesilmesi ve dış kapının kilidinin patlatılması suretiyle hırsızlık olayı yaşandığını ve davaya konu çekin bu şekilde müvekkilinden çalındığını, bu olay neticesinde Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/4196 Sor. Nolu dosyası ile soruşturma başlatıldığını ve olayın ciddiyeti sebebiyle savcılık tarafından çekler hakkında ödeme yasağı ve el koyma kararı verildiğini, müvekkilinin çeklerinin hırsızlık neticesinde çalınması sebebiyle çalınan çekler için çek zayi ve iptali davası da ikame edildiğini ve İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/66 E. Sayılı dosyası ile derdest bu davada da ödeme yasağı için 775.000 TL teminat yatırıldığını, haciz baskısı altında depo edilen çek bedelinin davalı alacaklıya ödenmesi halinde müvekkilinin ve iyi niyetli diğer cirantaların mağduriyetlerinin söz konusu olacağını, somut olayda tedbir için gerekli tüm şartların sağlanmış olmasına rağmen mahkemece somut deliller gözetilmeden haksız olarak yanlış gerekçelerle tedbirin reddine karar verildiğini beyanla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Talep, çek istirdatı davasında çekin konu edildiği icra takibinin durdurulması ve veznedeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi, istemidir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati tedbir şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. Davalı takip alacaklısı … Limited Şirketi tarafından diğer davalılar hakkında Bursa … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında dava konusu çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatılmıştır. Dava dışı … tarafından 31/03/2021 tarihinde … Mobilya- …-… lehine … Bankası A.Ş. Çarşamba/Samsun Şubesi nezdinde tanımlı … hesabından 50.000,00 tl bedelli … numaralı çek keşide edilmiştir. Takip talebinde …, …, … Limited Şirketi, … Ticaret Limited Şirketi, … borçlu olarak gösterilmiştir. İlk derece mahkemesinde ikame edilen dava ile davacının elinden rızası hilafına çıktığı iddia olunun çekin istirdadı istemiyle eldeki dava açılmış olup bu davada Bursa … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının da tedbiren durdurulması ve dosyaya yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talep edilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 788/1. Maddesinde, açıkça “emre yazılı” kaydıyla veya bu kayıt olmadan belirli bir kişi lehine ödenmesi şart kılınan bir çekin, ciro ve zilyetliğin geçirilmesiyle devredilebileceği düzenlenmiştir. Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır(TTK m. 790). Dava konusu çekteki ciro silsilesi görünürde düzgün olup, şeklen çeki elinde bulunduran kişinin hamil sıfatını ispat eder niteliktedir. Ciro silsilesinde bir kopukluk söz konusu olmadığından hamil senedin illetten mücerret olması ilkesinden yararlanır. TTK’nın 792. Maddesine göre, çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür. HMK’nın 389. maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. ” Aynı Kanun’un 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. İhtiyati tedbir yasada geçici hukuki korumalardan olup, Kanun hükmü, tedbir talep edenin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğunu düzenlemiştir. Ayrıca sadece uyuşmazlık konusu üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Ancak dosyanın bulunduğu aşama itibariyle ihtiyati tedbir verilebilmesi için davacının iddiaları yönünden yaklaşık ispat şartı gerçekleşmemiştir.Sonuç itibariyle, yargılamayı yürütüp uyuşmazlığı esastan karara bağlayacak olan ilk derece mahkemesinin takdirine göre ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karar ve gerekçesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 07/10/2021