Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1479 E. 2021/1125 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1479
KARAR NO: 2021/1125
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/12/2020
NUMARASI: 2020/267 Esas – 2020/926 Karar
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/09/2021
Taraflar arasındaki Kıymetli Evrak İptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, … Bankası Aş. Alanya/Antalya Girişimci Şubesi’ne ait, 20/05/2020 keşide tarihli, keşidecisi … A.Ş. olan, … çek seri no’lu 13.000,00 TL bedelli çekin kargo ile kendilerine gönderilirken zayii olduğunu, çekin 3. kişilerin eline geçmesi durumunda davacının mağdur olacağından bahisle zayii edildiği bildirilen çek üzerine ödeme yasağı konularak çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Dava konusu çekin keşide tarihinin 08/10/2019 olduğu, beyan dilekçesi ekinde sunulan 3 adet e-faturanın ise 15/01/2020 tarihi ve sonrasına ilişkin olduğu, buna göre dava konusu çekin sunulan e-faturalardan önceki tarihte düzenlenmiş olduğu nazara alındığında davacının yetkili hamil olduğu hususunun ispata muhtaç olduğu, sunulan beyan dilekçesi ve ekindeki belgelerin davacının yetkili hamil olduğunu ispatlama gücüne haiz olmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece, sunulan e-faturaların dava konusu çekin keşide tarihinden sonraki dönemlere ait düzenlenen faturalar olduğu ifade edilerek, bu e-faturaların dava konusu çekin keşide edildiği tarih olan 08/10/2019 döneminde gerçekleştirilen ticari ilişkiyi ispatlamadığını, mahkemenin bu ifadesinin olağana aykırı olduğunu, bilindiği üzere vadesi henüz gelmemiş olan borçlar için fatura düzenlenmesi gerek KDV yükü, gerekse keşide edilen çekin karşılıksız çıkması tehlikesinden dolayı tercih edilmediğini, 08/10/2019 tarihinde keşide edilmiş olan dava konusu çekin vade tarihinin de 20/05/2020 olduğunu, çek yaprağının kargoya verilmesi sonrası kaybolması, müvekkilinin eline geçememesine sebep olmuşsa da, çekin üçüncü bir kişi tarafından çalınma durumu da göz önüne alındığında müvekkilinin tahsilatı gerçekleştirememesinden dolayı mağdur olduğunu, TTK m. 760 gereği; çekin kaybolduğunun ispatı konusunda “kuvvetle muhtemel” olgular yeterli olup tam olarak ispatının aranmadığını, açıkça izah edilen hususlar ve Yargıtay emsal kararları göz ardı edilerek hukuka aykırı bir karar verildiğini, Mahkemenin hukuka aykırı kararının kaldırılmasını, Yargılama giderleriyle yasal vekalet ücretinin karşı taraf olmadığı takdirde kamu üzerine yükletilmesine, Karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle TTK’nın 818/s madde hükmü delaletiyle, aynı kanunun 757.madde hükümlerinde belirtilen zayi nedeniyle çek iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece yukarıda açılanan gerekçe ile davacının yetkili hamil olduğunu ispatlayamaması nedeniyle reddine karar verilmiş karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Hamil TTK 651. maddesi uyarınca hamil çekin zayi edilmesi halinde iptal davası açabilecek.TTK 652. maddesine göre iptal karar ile hamil hakkını çek olmadan ileri sürebilecek ya da borçludan yeni bir senet tanzim edilmesini isteyebilecektir. Çek iptali davası sonucunda verilen karar borçluya ibraz ile borçludan çek bedelinin tahsili imkanını sağlamaktır. Bu davayı açma hakkı hamile aittir. Çek keşidecisinin TTK’nın 757 ve 818/s.maddesi gereğince iptal davası açma hakkı bulunmamaktadır. TTK’nun 818 inci maddesi yollaması ile aynı yasanın 680 inci madde uyarınca bir çekin kısmen doldurulmuş veya sadece imzalanmış olması hâlinde tedavüle çıkarılması mümkün ve geçerli olup böyle bir çek için zayii nedeniyle çek iptali davasın açılabilecektir. Somut olayda iptali talep edilen çek aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan alacağına karşılık dava dışı keşideci tarafından davacıya gönderilmek üzere verildiği kargoda henüz davacıya ulaşmadan kaybolduğu anlaşılmaktar. Talebe konu çek de lehdar olarak davacı yazılmış ise de çek henüz davacıya teslim edilmeden kaybolması ve teslim söz konusu olmamasına göre davacının yetkili hamil kabul edilmesi mümkün değildir. Bu durumda , davacının hamil olmadığı çek yönünden iptal davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından ,mahkemece davanın reddıne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli istinaf karar harcı başlangıçta peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/09/2021