Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1373 E. 2021/985 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1373
KARAR NO : 2021/985
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/05/2021 (Ara Karar)
NUMARASI : 2021/85 Esas
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ EDEN
TALEP : İhtiyati Tedbir (Genel Kurul Kararının İcrasının Durdurulması)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/09/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP : İhtiyati tedbir talep eden-davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından 12/11/2020 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısında %10 hissedarı olan müvekkilinin toplantı başlamadan evvel finansal tabloların ve bilançoların müzakeresi ile ilgili maddelerin görüşülmesinin TTK 420.maddesi uyarınca 1 (bir) ay süre ile ertelenmesini talep ettiğini, toplantı gündemine bakıldığında oylama gerektiren tüm maddelerin finansal tablolar ve buna bağlı maddeler hususunda olduğunu, davalı şirket ve toplantı başkanı, müvekkilin bu talebine rağmen toplantıyı gerçekleştirmiş, toplantıyı 1 ay süre ile ertelemediğini, davalı şirket tarafından gerçekleştirilen dava konusu 2018 ve 2019 yılı olağan genel kurul toplantısının 4.1. ve 4.2. numaralı kararları , müvekkilin yazılı muhalefetine rağmen, yönetim kuruluna TTK 395 ve 396.maddedeki izinlerin verilmesine karar verildiğini, Türk Ticaret Kanunu’nun 436/1 maddesi gereğince Pay sahibinin kendisinin ortağı olduğu şirketleri ile kişisel nitelikte bir işe veya işleme ilişkin olarak müzakerelerde oy kullanamayacağı açıkça hüküm altına alındığını, ancak somut olayda , bu yasa hükmüne aykırı olarak TTK 395 ve 396.maddelerdeki izin verilirken davalı şirketin hissedarı ve aynı zamanda yönetim kurulunda olan dava-dışı …ri iç ve dış Ticaret anonim Şirketi de karara olumlu oy vermiş ve karar oyçokluğu ile alınmış olduğunu, müvekkili tarafından sunulan muhalefet şerhinde de belirtildiği üzere, yönetim kurulu, … markası ile ilgili üretimi şirket adına yapmalı gelirleri de şirkete aktarması gerektiğini, Üçüncü kişi/şirket/taşeron firmaya üretim yaptırılması müvekkili tarafından kabul edilmediğini, yönetim kurulunun şirket ile kendisi veya başkası ile herhangi bir işlem yapması hukuken mümkün olmadığını, muhalefet şerhinde de “şirketin işletme konusuna giren ticari işin, yönetim kurulunun kendileri veya başkaları hesabına yapılması” müvekkili tarafından kabul edilmediğini, buna rağmen, hukuka aykırı olarak işbu karar alındığını, genel kurulda 4.1. ve 4.2. numara ile alınan kararlar açıkça TTK 436.maddesine aykırı olup, hissedar olan yönetim kurulu üyesi … kararda oy kullandığından, kararın iptalini davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı genel kurul toplantısının 4.1. ve 4.2. numaralı “Yönetim Kurulu üyelerinin TTK 395 ve 396.maddelerinde işlemleri yapabilmeleri için gerekli iznin verilmesi” kararı açıkça usul ve yasaya aykırı olduğundan, pay sahibi olan yönetim kurulu üyesi işbu karara katılarak olumlu oy vermiş olduğundan ancak bu husus TTK 436. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden 4.1. ve 4.2. numaralı kararların butlan ile malul (kesin geçersiz) olduğunun tespitine, mümkün olmadığı takdirde iptaline karar verilmesini toplantının 5 numaralı “yönetim kuruluna ortaklarına olan borçların yapılandırılması ve tasfiyesi hususunda yetki verilmesi” kararı usul ve yasaya aykırı olup, şirketin ortaklarına herhangi bir borcu olmaması ve bu şekilde bir yetki alınmasına gerek olmaması sebebiyle kararının butlan ile batıl ve geçersiz olduğunun tespitine, mümkün olmadığı takdirde iptalini, genel kurul toplantısının 6.2. numaralı “yönetim kurulu üyelerinin 2019 yılı faaliyetleri ile ilgili ibrası” kararı açıkça usul ve yasaya aykırı olup, yönetim kurulu üyesinin, gerek kendi gerekse diğer yönetim kurulu üyesinin ibrasıyla ilgili oylamada oy hakkı bulunmadığından 6.2. numaralı ibra kararının ve buna bağlı 3.2.numaralı kararının butlan ile batıl ve geçersiz olduğunun tespitine, mümkün olmadığı takdirde iptaline, yönetim kurulu 2019 yılı çalışmalarından dolayı ibra edilmediğinden, aynı yönetim kurulunun görevine devam etmesine dair alınan 7 numaralı kararın butlan ile batıl ve geçersiz olduğunun tespitine, mümkün olmadığı takdirde iptaline karar verilmesi istemli davada, davalı şirket nezdinde alınan kararların uygulanması halinde müvekkilinin telafisi güç zararları oluşacağından dolayı; HMK 389.maddesi ve TTK 449.maddesi gereği icranın geri bırakılması suretiyle ihtiyati tedbire hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen-davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının toplantının ertelenmesi yönünde talebinin dinlenmediğine ilişkin iddiası usulüne uygun olmayıp, haksız ve kötü niyetli olduğunu , ayrıca davacının toplantı esnasındaki iradesini de yansıtmadığını, davacı, TTK.m.420 gereğince finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların ertelenmesini talep ettiğini ve bunun kabul görmeyerek toplantıya devam edildiğini iddia ettiğini, ancak davacının bu yöndeki iddiaları doğru olmadığı gibi, kötü niyetli olduğunu, toplantıdan önce hazırlanmış şerhlerde davacı pay sahibi, finansal tabloların müzakeresi ve bununla ilgili maddelerin görüşülmesi ve karara bağlanması aşamasında TTK.m.420’ye uygun bir istemde bulunmadığını, önceden hazırlanmış muhalefet şerhlerinde gündemdeki finansal tablolar ve ilgili konuların değil, toplantının tümünün ertelenmesi talepli olduğunu, genel kurul toplantısında yönetim kurulu’na ttk’nın 395-396. maddeleri uyarınya yetki verilmesine ilişkin gündem maddesinin oylanmasında oydan yoksunluğu bulunan pay sahiplerinin oy kullandığı ve karar alındığı yönündeki itirazların dayanağı bulunmadığını, olumlu oy kullanan dava dışı pay sahibi … anonim şirketi yalnızca pay sahibi olup yönetim kurulu üyesi olmadığını, yönetim kurulu üyelerinin şirketle işlem yapma ve rekabet yasağının kaldırılmasına ilişkin olduğunu, ….anonim şirketi yönetim kurulu üyesi olmadığından, bu maddenin müzakeresine voicevale’in oydan yoksunluk sebebiyle katılamayacağı yönündeki savunmalar yerinde olmadığını, yönetim kurulunun 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin faaliyetlerinden dolayı ibra edilmelerine yönelik karar hukuka uygun olarak alındığını, genel kurulda alınan 5 numaralı kararın geçersizliğini veyahut iptalini gerektirir bir durum söz konusu olmayıp, Genel Kurulun 5 Numaralı kararı ile Yönetim Kurulu’na şirketin kendi bünyesindeki ortaklarına ve diğer alacaklılarına olan borçların yapılandırılması, tasfiyesi hususunda gerekli izin ve yetkilerin verilmesine oy çokluğu ile karar verildiğini, Şirket finansal olarak zor duruma düşüp parasal ihtiyaç içine girdiğinde ortaklardan veya üçüncü kişilerden borç alınması, hayatın olağan akışına da uygun bir durum olduğunu, Açıklanan sebeplerle itiraza konu maddenin geçersizliğini veyahut iptalini gerektirir bir durum söz konusu olmadığını, davacı pay sahibinin bilgi alma talebine cevap verilmediğinden bahisle genel kurulda alınan kararların iptalini istemesi hukuken mümkün olmadığı gibi, davacının bilgi alma talebi yönetim kurulunca genel kurul toplantısından sonra cevaplandığını, pay sahibinin bilgi talep etmesi halinde bu isteği karşılanmamış olsa dahi, bu durum genel kurul toplantısında alınan kararları etkiler nitelikte olmadığından ve bilgi almak için TTK.m.437/5 kapsamında izlenecek başka yollar bulunduğundan talebinin reddini, davacının genel kurul’da alınan kararlara ilişkin yürütmenin durdurulması yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ihtiyati haciz talebi hakkında ilk derece Mahkemesi tarafından, ” davalı şirket yönetim kurulu üyelerine TTK 449.maddesi gereği icrasının geri bırakılması konusundaki görüşlerini yazılı olarak bildirmek üzere ihtaratlı tebligat yapılmıştır. Ancak yönetim kurulu üyelerine yapılan tebligata rağmen beyanda bulunmamıştır. İptali istenen 3.2, 4.1, 4.2, 5, 6.2 numaralı kararların Finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konulardan olduğu, davacının şirkette 1/10 pay sahibi bulunduğu dosya kapsamı belgeler ile tespit edilmiştir. TTK 420 md gereğince erteleme talebinde ” genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın, toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılır ” hükmü gereğince taraflara takdir hakkı verilmediği açıktır. HMK 389 gereğince icranın geri bırakılmaması halinde mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişmenin zarar doğurabileceği konusunda yaklaşık ispatın gerçekleştiği mahkememizce takdir olunmuştur. Davacı tarafın ihtiyati tedbir istemi iptali talep edilen 3.2, 4.1, 4.2, 5, 6.2 numaralı kararlar yönünden kabul edilmiştir. İptali istenen 7.madde ise önceki genel kurulda alınan karar gereğince devam eden yönetim hakkına ilişkin olup, bu kararın durdurulması halinde şirkette yönetim boşluğu olacağı görülmüş, finansal tablolara ilişkin bulunmadığı anlaşılmış bu madde yönünden icranın geri bırakılması istemi kabul edilmemiştir.” gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin, iptali istenen 3.2, 4.1, 4.2, 5, 6.2 numaralı kararlar yönünden kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbire itiraz eden-davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının toplantı öncesinde hazırlamış olduğu muhalefet şerhlerinde yer alan erteleme talebinin toplantı anındaki iradesini yansıtmadığına ilişkin itirazların değerlendirilmediğini, davacının toplantı başkanına sunmuş olduğu olumsuz oy kullandığı gündem maddelerine ilişkin şerhler, her şerhin başında ve metnin içeriğinde yer alan ertelemeye ilişkin ifadelerden de anlaşılacağı üzere, toplantıdan önce hazırlanmış olduğundan davacının toplantı anındaki iradesini yansıtmadığını, davacı tarafından toplantı öncesinde hazırlanmış şerhlerde; gündemdeki finansal tablolar ve ilgili konuların değil, toplantının tümünün ertelenmesinin talep edildiğini, kanunlarımızda usulüne uygun olarak toplanmış Genel Kurul toplatısının tümden ertelenmesi gibi bir durum bulunmadığını, gerekçe göstermeksizin bu yönde bir talepte bulunulmasının öğretide de hakkın kötüye kullanılması olarak yorumlandığını, yönetim kurulu’na TTK’nın 395-396. maddeleri uyarınya yetki verilmesine ilişkin gündem maddesi hakkında tedbir kararı verilmesinin hukuki dayanağı bulunmadığını, öncelikle olumlu oy kullanan dava dışı pay sahibi voicevale anonim şirketi yalnızca pay sahibi olup yönetim kurulu üyesi olmadığını, yönetim kurulunun 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin faaliyetlerinden dolayı ibra edilmelerine yönelik kararın hukuka uygun olarak alındığını, …i’nin toplantıda yönetim kurulu üyesi sıfatıyla değil; …. Anonim Şirketini temsilen bulunduğunu, dava edilmesinde hukuki yarar dahi bulunmayan gündem maddesine yönelik tedbir kararı verilmesinin hatalı olduğunu, yönetim kurulu’na ttk’nın 395-396. maddeleri uyarınya yetki verilmesine ilişkin gündem maddesi hakkında tedbir kararı verilmesinin hukuki dayanağı bulunmadığını, öncelikle olumlu oy kullanan dava dışı pay sahibi …Anonim Şirketinin yalnızca pay sahibi olup yönetim kurulu üyesi olmadığını, yönetim kurulunun 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin faaliyetlerinden dolayı ibra edilmelerine yönelik kararın hukuka uygun olarak alındığını, …, toplantıda yönetim kurulu üyesi sıfatıyla değil; Voicevale Anonim Şirketini temsilen bulunduğunu, TTK.m.449 kapsamında yürütmenin durdurulması talebininin reddi gerektiğini, Genel Kurul toplantısının hukuka uygun olarak gerçekleştirildiğini ve pay sahiplerinin iradeleri doğrultusunda neticelendirildiğini, yürütmenin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin şartları oluşmadığını, Mahkeme’nin ihtiyati tedbirin kabulüne ilişkin kararının kaldırılmasının gerektiğini beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE :Talep, TTK 420. maddesi uyarınca 1 ay süre ile erteleme talep edilmesine rağmen toplantının gerçekleştirilmiş olması sebebiyle olağan genel kurul toplantısının hükümsüz veya butlan ile malul olduğunun tespiti ve iptali istemiyle açılmış davada genel kurulda alınan kararların yürütmesinin durdurulması suretiyle ihtiyati tedbir kararı verilmesi, istemidir.
İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ilgili genel kurulda alınan 3.2, 4.1, 4.2, 5, 6.2 numaralı kararların yürütmesinin durdurulmasına ilişkin olarak ihtiyati tedbir şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Davalı … Ticaret A.Ş.’nin 12/11/2020 tarihinde yapılan 2018 ve 2019 olağan genel kurulunun, 3.2 nolu maddesi ile şirketin 2019 yılı bilanço ve kar/zarar hesabının tasdikine; 4.1 ve 4.2 nolu maddeleri ile yönetim kuruluna TTK’nın 395 ve 396. Maddelerinde sayılan hususlarda yetkiler verilmesine; 5 nolu madde ile şirketin ortaklara ve diğer alacaklılara olan borçları yapılandırma yetkisi verilmesine, 6.2 nolu madde ile de yönetim kurulunun 2019 yılı faaliyetlerinden dolayı ibrasına karar verilmiştir. Tüm bu kararlara karşı davacı tarafından olumsuz oy kullanarak muhalefet şerhi sunulmuş ve muhalefet şerhlerinde ilgili maddenin finansal tabloların müzakeresini içerdiğinden toplantının 1 ay süre ile ertelenmesi talep edilmiştir.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 420/1. maddesi, finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular, sermayenin onda birine, halka açık şirketlerde yirmide birine sahip pay sahiplerinin istemi üzerine, genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın, toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılacağı düzenlenmiştir.TTK’nın 449. Maddesine göre, genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir.6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 389/1. Maddesi ise, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir, şeklindedir. HMK’nın 390/2 maddesine göre de, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Davacı, şirket genel kuruluna katılarak oy kullanmış ve bazı gündem maddelerine olumsuz oy vererek muhalefet şerhi sunmuş, sunulan muhalefet şerhlerinde de ilgili maddenin finansal tabloların müzakeresiyle ilgili olduğunu beyanla genel kurulun ertelenmesini talep etmiştir. Genel kurul kararının iptali istemli açılan eldeki davada da genel kurul kararlarının icrasının tedbiren durdurulması talep edilmiştir. İhtiyati tedbir talebinin kabul edilebilmesi için davanın esasının yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunludur. Ancak dosyanın geldiği aşama itibariyle sunulan deliller itibariyle, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat şartı gerçekleşmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece ihtiyati tedbirin kabulüne karar verilmesi yerinde olmamıştır.HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; Mahkemece eldeki ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiş ve bu nedenle İhtiyati tedbire itiraz eden-davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından Dairemizce esas hakkında yeniden karar verilmek suretiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;
İhtiyati tedbire itiraz eden-davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
1-Davalı şirketin 12/11/2020 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısıyla ilgili olarak, yürütmenin durdurulması istemli ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE,
2-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak;
a-İhtiyati tedbire itiraz eden Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istem halinde kendisine iadesine,
b-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin verilecek nihai kararla birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
3-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca KESİN olarak oy birliğiyle karar verildi.