Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1348 E. 2021/1001 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1348
KARAR NO : 2021/1001
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/04/2021
NUMARASI : 2021/365 Esas
DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/09/2021
Taraflar arasındaki şirketin feshi davasında talep edilen ihtiyati tedbirin reddine yönelik olarak verilen ara kararına karşı süresi içinde ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeTARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA : Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı …i A.Ş. ile birlikte dava konusu-tasfiyesi talep edilen …aat Sanayi A.Ş.’ nin ortakları olduğunu, adı geçen şirkette, müvekkillerinin %25’şer, diğer davalı …Ş’nin ise %50 pay sahibi olduğunu, şirketin yönetim kurulunun ise, yönetim kurulu başkanı …at’ı temsilen…, yönetim kurulu başkan yardımcısı …, Yönetim Kurulu başkan yardımcısı …’ den oluştuğunu, şirketin kuruluşunda her bir yönetim kurulu üyesinin şirketi münferiden temsili kararlaştırıldığını, ancak …şaat’ı temsilen …’ nin yaptığı işlerde müvekkillere bilgi ve hesap vermemesi, yapılan bir takım işlerin şaibeli olması sebebi ile, 19.08.2019 tarihli genel kurul kararı ile şirketin temsil şekli değiştirilerek 3 yönetim kurulu üyesinin 2 tanesinin atacağı imza ile temsili kararlaştırıldığını, davalı … Gayrimenkul’ ün esas sözleşmesinin 3. maddesinde kuruluş amacının; “her türlü gayrimenkul alım satım ve inşaat yapım işleri” olarak belirlendiğini, esasen … Gayrimenkul’ ün kuruluşu, …, …, davalı … İnşaat arasında imzalanan 05.09.2013 tarihli Taşınmaz Mal(Arsa) Alış Sözleşmesi Başlıklı Adi Ortaklık Sözleşmesi’ ne dayandığını, ancak bu sözleşmenin gereği davalı … İnşaat tarafından yerine getirilmediğini, hal böyleyken, davalı …Gayrimenkul ile arsa sahibi gözüken diğer davalı …. İnşaat arsasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, inşaatın gerçekleşmesi için, müvekkillerin ödedikleri arsa parası haricinde 2.000.000,00 TL’nin üzerindeki parayı banka üzerinden ödemek sureti ile …. Gayrimenkul’e sermaye olarak koyduklarını, proje inşa edilip tamamlanmış, ancak müvekkiller yapılan satışlardan elde edilen gelirlerin, yapılan harcamalar ile ilgili bilgi talep edip, inşa edilen projedeki taşınmazların ortaklar arasında 05.09.2013 tarihli sözleşmeye uygun biçimde paylaştırılmasını istediklerinde, müvekkillere şirket işleyişi, yapılan harcamalar, satıştan elde edilen gelirler hakkında bilgi verilmediği gibi, müvekkiller şirketten fiilen uzaklaştırıldığını, davalı … Gayrimenkul tarafından inşa edilen projedeki 34 adet daire ve dükkanlardan oluşan taşınmazların, henüz karşılıklı anlaşma ile proje tasfiyesine başlanmadan davalı…İnşaat’ a devredildiğinin öğrenildiğini, ayrıca yaşanan bu süreçte, müvekkillerin imzası veya muvafakati olmadan…Gayrimenkul’ ün inşa ettiği ve/veya maliki olduğu daire ve dükkanları kiraya verilerek kira bedellerini doğru bir biçimde beyan edilmediğinin ve kira bedellerinin şirket kasasına girmediğinin anlaşıldığını, bunun yanında halen davalı … İnşaat ‘ ın halen 34 adet daire ve dükkanları davalı … Gayrimenkule devretmediğini, gelinen aşamada davalı …nşaat’ ın haksız ve uzlaşmaz tutumu sebebi ile, 19.08.2019 tarihinden bu yana yönetim kurulu toplanamamakta olup, şirketin yönetim kurulu toplanamadığından şirketin yönetim organının işlevsiz kaldığını, davalı… İnşaat’ ın bilgi paylaşmayarak haksız menfaat teminini devam ettirme çabası içerinde olması ve bilgi paylaşımından imtina etmesi, şirket kayıt ve defterlerini fiilen elinde bulundurması sebebi ile 2020 yılı genel kurul toplantısının yapılamadığını, usulüne uygun biçimde kar dağıtımı yapılamadığı gibi, şirket davalı taraf eylemleri neticesinde sürekli zarar ve ziyana uğradığını ileri sürerek davalı …Gayrimenkul şirketinin fesih ve tasfiyesine, ihtiyati tedbiren davalı şirkete yönetici kayyım atanmasına ve halen davalı şirkete ait olan taşınmazlar ile diğer davalı …İnşaat adına devredilen ve halen bu şirket adına kayıtlı olan taşınmazların tamamı üzerine, devir ve temlikin önlenmesi teminen ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince, davalı şirkete kayyım atanmasını talep etmiş ise de, kayyım atanması yönünde tedbir kararı verebilmek için hâkimin somut sebep göstermesi ve tedbir kararının haklılığını ortaya koyacak delil değerlendirmesi yapması ve yaklaşık ispat ölçüsüne yaklaşması gerekli olup haklılık konusunda yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uyulmadığı gibi davanın niteliği gereği konunun yargılamayı gerektirdiği, dava dilekçesinde belirtilen ve yukarıda bahsedilen iddiaların davacı tarafın haklılığının yaklaşık olarak kanıtlanması şartını karşılamadığı, HMK nun 389. vd maddelerindeki koşulların oluşmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin kayyım atanması talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu ara kararına karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek tasafiyesi istenen davalı şirkete kayyım atanması gerektiğini, yaklaşık ispatın gerçekleştiğini, ayrıca taşınmazlar üzerine tedbir konulması talebinin mahkemece karşılanmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılmasına ve tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Talep, davalı … Gayrimenkul..AŞ’nin fesih ve tasfiyesi istemli davada, davalı şirkete yönetim kayyımı atanması ve şirket taşınmazlarının devrinin önlenmesi için tedbir kararı verilmesine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçeyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Limited şirketler yönünden TTK’nın 636 ve 638. maddelerinde özel geçici hukuki koruma düzenlemesi getirildiği halde, anonim şirketler yönünden geçici hukuki korumaya ilişkin özel düzenleme yapılmadığından, tedbir talebi hakkında genel hüküm olan HMK’nın 389 vd. maddelerinin uygulanması gerekir.HMK’nın 389. Maddesi uyarınca; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir “.Aynı Yasa’nın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir.Somut olayda, üç ortaklı davalı … Gayrimenkul..AŞ’nin ortaklarının davacılar …, … ve davalı …İnşaat..AŞ olup, davalı şirketin yönetimi, yönetim kurulu başkanı davalı … İnşaat..AŞ’yi temsilen …, yönetim kurulu başkan yardımcıları … ve …den oluştuğu, şirketin müşterek imza ile temsil edildiği, davalı ortak …İnşaat..AŞ’nin tarafı olduğu davacılar ile akdettiği adi ortaklık sözleşmesinin gereklerini yerine getirmediği gibi, aynı zamanda yönetiminde yer aldığı davalı …Gayrimenkul…AŞ’nin yüklenicisi olduğu kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu bir kısım taşınmazları kendi üzerine geçirdiği, şirketi zarara uğrattığı, yönetim kurulunun toplanıp karar alamadığı, bu nedenle genel kurulun toplanamadığı iddia edilerek davalı … Gayrimenkul..AŞ’nin haklı nedenle fesih ve tasfiyesine, tedbiren şirkete yönetim kayyımı atanmasına ve şirket taşınmazları üzerine tedbir konulması talep edilmiş ise de, davada ileri sürülen iddia ve neticei talep, şirketin yönetim organın mevcut olması ve dosyanın geldiği aşama itibariyle itibariyle yaklaşık ispat olgusu gerçekleşmediği gibi, şirketin iştigal konusunun taşınmaz alım-satım ve inşaat işleri olduğu ve uyuşmazlık konusu olmayan taşınmazlar üzerinde tedbire hükmedilmeyeceği de gözetildiğinde, ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi yerindedir.
Yukarıda açıklanan gerekçeler doğrultusunda HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf karar harcı ihtiyati tedbir talep eden davacılar tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati tedbir talep eden davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)f maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 09/09/2021