Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1291 E. 2021/1335 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1291
KARAR NO: 2021/1335
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/02/2021
NUMARASI: 2020/85 Esas – 2021/130 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/11/2021
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin mülkiyeti …’ye ait dükkanı … olarak 15 yıl işlettiğini, bu yerden taşınmadan önce, aynı yerde “…” ismiyle eczane olarak işletilmek üzere, kendi eczanesinin bulunduğu dükkanı isim hakkıyla birlikte “…” olarak davalı Ecz. …’ye 04/10/2016 tarihli protokol ile devrettiğini, bu sözleşmeye göre, müvekkilinin yaklaşık 15 yıla aşkın bir süre ile işlettiği ve “…” olarak bilinen, tanınmış, geniş müşteri portföyü bulunan eczanesinin bulunduğu dükkanı, boş bir şekilde aynı işletme ismi ile eczane olarak kullanılmak amacı ile davalıya devredeceği ve bu devir karşılığında davalı borçlunun, müvekkiline toplamda 75.000,00-TL ödeme yapacağının ve bu devir bedelinin 3 taksit şeklinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının ilk iki ödeme 3.000,00-TL ve 47.000,00-TL’yi yaptığını, kalan 25.000-TL’yi ödemediğini, bu alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, taraflar arasında 04.10.2016 tarihinde eczane yeri devri için sözleşme imzalandığını, ancak sözleşmede belirtilen dükkanın müvekkiline eksiksiz ve zamanında teslim edilemediğini, dükkan hakkında geçerli bir kira sözleşmesi olmadan müvekkiline haksız ve yetkisiz bir devir gerçekleştirildiğini, bundan dolayı doğan zararın davacı alacağından takas ve mahsup defi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince, temel ilişkinin kira sözleşmesinden doğduğu ve HMK 4. maddesi gereğince kira sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların Sulh Hukuk Mahkemelerince görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve istek halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karara davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki hukuki ilişkinin kira sözleşmesi olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını, uyuşmazlık ticari bir nitelikte olup, taraflar arasında düzenlenen eczane devir sözleşmesinden kaynaklandığını, görevsizlik kararının doğru olmadığını belirterek belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, işletme devir sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda görevsizlik kararı verilmiş olup, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut olayda, davacı tarafça, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince, eczane olarak olarak işletilen işletmenin davalıya devredildiği, işletme devri karşılığı sözleşmede kararlaştırılan alacağın ödenmediği iddia edilmiş, davalı ise, eczane olarak işletilen dükkanın bulunduğu taşınmazın kira sözleşmesinin feshedilmiş olduğunu, geçerli bir kira sözleşmesinin bulunmadığını, devrin gereği yerine getirilmediğinden zarara uğradığını, bu zararın davacı alacağından takas mahsubunu talep ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 Sayılı TTK’nın 4.maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Ticaret Kanununda düzenlenmiş olan hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Aynı kanunun 5.maddesinde ise, ticari davaların dava olunun şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleyeceği ve Asliye Ticaret Mahkemesi ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu hüküm altına alınmıştır. Somut uyuşmazlık, eczane olarak işletilen işletmenin devrinden kaynaklandığı gibi, esnaf odasına kaydı bulunmayan her iki tarafın da esnaf faaliyeti sınırlarını aşan gelir elde ettiği, ticaret sicilinde gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmakla; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-c maddesi uyarınca, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun malvarlığının veya işletmenin devralınması hakkındaki düzenlemelerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları, ticari dava sayılacağı gözetildiğinde, taraflar arasındaki ilişki TTK 4/1.c.maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliğinde olup, Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanına girmektedir. Bu sebeple ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararı usul ve yasaya aykırı olup, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, ilk derece mahkemesinin kararının, HMK.’nun 353(1)a-3 gereği KALDIRILMASINA; 1-Davanın HMK 114/1-c bendinde düzenlenen mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu nedeniyle aynı yasanın 115/2 fıkrası gereğince usulden REDDİNE, 2-HMK. 20.maddesi gereğince Dairemiz gerekçeli kararının tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde taraflardan birinin başvurusu halinde dosyanın görevli bulunan İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, 2 haftalık kesin süre içinde ilk derece mahkemesinden, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına. 3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca harç,vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin davanın açıldığı mahkemece dava dosyası üzerinden karara bağlanmasına, 4-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan peşin istinaf karar harcının talep halinde kendilerine iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğ işlemleri tamamlanmak üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/11/2021