Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1260 E. 2021/1063 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1260
KARAR NO: 2021/1063
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/03/2021
NUMARASI: 2020/570 Esas – 2021/288 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün Davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacının İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/180 E. Sayılı dosyasında … Limited Şirketi aleyhinde rücuen tazminat davası açtığını, ancak şirketin Ticaret Sicil Müdürlüğünden resen terkin edildiğini ve Mahkemece ihya için kendisine süre verdiğini beyanla şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ilk derece Mahkemesince dava hakkında, “TTK’nın geçici 7/15 maddesinde belirtildiği üzere Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce resen terkin edilen şirketlerin terkin tarihinden sonra haklı sebeple ilgililerin başvurarak şirketin ihyasını talep edebileceği, davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, her ne kadar dava açmak için kanun metninde 5 yıllık süre şartı konulmuş ise de bu şartın gerçekleşmesi için usulüne uygun tebliğ yapılmış olması gerektiği, sicil dosyası incelemesinde şirkete yetkilisine usulüne uygun tebliğ yapıldığına dair bir belge bulunmadığı” gerekçesiyle, süre şartına bakılmadan davacının davasının dinlenmesine, usulsüz terkin nedeniyle bu davanın açılmasına sebebiyet veren davalıya yargılama giderinin yükletilmesine, Davacının davasının kabulüne, İstanbul Ticaret sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken re’sen terkin edilen … Limited Şirketi’nin terkine ilişkin işleminin iptaline, şirketin ihyasına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının dava konusu işleminin hukuka uygun olduğunu halde açılan davanın kabul edilerek, davalının aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuk aykırı olduğunu, mevzuat gereğince, dava konusu edilen şirketi sicilden terkin eden davalının davanın açılmasında, kanun gereği zorunlu işlem tesis eden taraf olduğunu, davanın açılmasına sebep vermediğini, davalının resen terkine ilişkin tüm prosedürü yerine getirdiğini, kararda belirtildiği gibi gerekli tebligatın eksik yapılmasının söz konusu olmadığını, davalının resen terkine ilişkin prosedürde bir eksik işlem yapmadığını, davacının derdest dava dosyası bulunduğuna dair sicil kayıtlarına intikal eden hiçbir bildirimi bulunmamasına ve işbu hususlar değerlendirilmeden karar verilmesinin dava konusu şirketin kaydının silinmesine ilişkin sorumluluğu bulunan şirket yetkililerinin basiretli tacir gibi davranmadığını, ihya davası açmak için ilgili geçici madde 7’de öngörülen beş yıllık süre içinde açmadığını, bu nedenle aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu bu nedenlerle kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nın geçici 7. maddesine göre terkin edilen şirketin derdest dava dosyası nedeniyle tüzel kişiliğinin ihyası istemine ilişkindir. Mahkemece davalı şirket yönünden davanın davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı … Sicil Müdürlüğü vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. TTK’nın geçici 7. Maddesi uyarınca, 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen şirketlerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. 559 sayılı KHK gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilirler. TTK’nın geçici 7. Maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde ticaret sicil memurluğu tarafından şirketin sicil kaydı terkin edilir. Terkin edilmeden önce, TTK’nın geçici 7/4-a maddesi uyarınca, kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. TTK’nın geçici 7/2. maddesine göre, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz. Somut olayda davalı … Sicil Müdürlüğü tarafından davalı şirketin 18/02/2015 tarihinde TTK geçici 7. Madde kapsamında, 30.12.2012 tarih 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ”Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğin 5. Maddesi (1-b) bendi uyarınca ticaret sicil gazetesinde gerekli ilan yapılarak süresi içerisinde bir başvuru yapılmadığından sicil kaydı resen terkin edilmiştir. Sicilden terkin edilen şirket hakkında İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/180 Esas sayılı dosyasında davacı tarafından davanın temelini oluşturan işçilik alacaklarına ilişkin kesinleşen mahkeme kararı uyarınca yapılan ödeme nedeniyle 25/09/2020 tarihinde, ihyası istenen şirkete karşı rücu davası açtığı anlaşılmıştır. Davacının devam eden dava dosyasının taraf teşkilinin sağlanması, kesinleştirmesi ve takip eden icra takibi nedeniyle şirketin ihyasını istemekte haklı ve hukuki yararı bulunduğu gibi davalı … sicil Müdürlüğü yasanın amir hükmü uyarınca terkin edilen şirketin kayıtlı son adresine ve ve şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtarın tebliğ edildiğini iddia etmiş ise de dosya kapsamı ve ticaret sicil dosyasında tebliğ yapıldığına ilişkin bir belge mevcut olmayıp, belirtilen yasa hükmünde öngörülen ihtar koşulunun yerine getirildiği hususu davalı tarafça ispat edilememiştir. Buna göre usulüne uygun geçerli bir terkin işlemi bulunmadığından eldeki davanı 5 yıllık hak düşürücü süreye tabii olmadığı ve terkin edilen şirket yönünden ihya koşulları oluştuğunun kabulü gerekmiştir. Davada İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. madde çerçevesinde yapılan terkin işleminin hatalı olup, davalı tarafından davaya cevap verilmemiş olup, müdürlük işleminin yerinde olduğundan bahisle davanın reddinin istendiği de nazara alındığında; somut olayda HMK’nın 312/2. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmayıp, HMK’nın 326. maddesi uyarınca davalı sicil müdürlüğü yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olacaktır. Buna göre mahkemece davanın kabulüne ve şirketin ticaret sicil kaydının ihyasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak mahkemece terkin edilen şirketin İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/180 Esas sayılı dosyası ile ilgili ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak şirketin yeniden ticaret siciline kayıt tesciline karar verilmesi gerektiği gözetilmeden böyle bir sınırlama yapılmadan yeniden tesciline karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından, kararın kaldırılmasına ve İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/180 Esas sayılı dosyası ile ilgili ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak şirketin yeniden ticaret siciline kayıt tesciline karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; Davalı … Sicil Müdürlüğünün vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Davacının davasının KABULÜ İLE; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil nosunda kayıtlı … LİMİTED ŞİRKETİ’nin İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/180 Esas sayılı dosyası yönünden dosyada taraf teşkilinin sağlanması, kararın kesinleşmesi ve infazı işlemleri ile sınırlı olmak üzere; sicilden terkin işleminin iptali ile tüzel kişiliğinin ihyasına, şirketin yeniden ticaret siciline KAYIT VE TESCİLİNE, 2-Tasfiye memuru olarak şirketin önceki yetkilisi …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, 3-Kararın ticaret sicil müdürlüğüne tebliğine ve ilanına, 4-Alınması gerekli 59,30 TL peşin harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına. 5-Yargılama sırasında davacı tarafından yapılan 47,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider ve delil avansının HMK.’nın 333. maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine, 8-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları; a-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının talep halinde tarafına iadesine, b-İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, 9-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 23/09/2021