Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2021/1209 E. 2021/1583 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1209
KARAR NO: 2021/1583
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/04/2021-07/06/2021
NUMARASI: 2020/471 Esas-2021/555 Karar
DAVA: Zayi Nedeniyle Çek İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/12/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün 3. kişi vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle; keşidecisi … Ltd.Şti, lehtarı ve yetkili hamili … Ltd.Şti olan 500.000-TL bedelli, … Bankası A.Ş Bakanlıklar Şubesine ait olan 06.10.2020 keşide tarihle çekin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiş ve yargılama sırasında alacağını … Ltd. Şti’ye ‘ye temlik ettiği anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, çekin zayi olmadığı keşideci tarafından iptal edilerek bankaya verildiği gerekçesiyle davanın reddine ve karar kesinleştikten sonra 1 ay içerinde tazminat davası açılmadığında teminatın davacıya iadesine karar verilmiş, bu karara karşı çeki keşide eden şirket tarafından yapılan istinaf başvurusunun mahkemenin 07.06.2021 tarihli kararı ile; istinaf yoluna başvuranın davada, taraf sıfatına haiz olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, üçüncü kişi (keşideci) vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Üçüncü kişi vekili istinaf dilekçesiyle; iptale konu çekin keşidecisi olan müvekkilinin davaya 11.12.2020 tarihinde asli müdahale talebi ile dilekçe sunduğu ve davanın reddini talep ettiği, mahkemece asli müdahale talebi ile ilgili bir karar verilmediği gibi karar başlığında müvekkilinin ilgili kişi olarak gösterildiği, üçüncü şahıs olarak davada taraf sıfatı olunmadığından bahisle istinaf talebinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, HMK 65. maddesine göre, bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabileceği, asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülüp karara bağlanması gerektiği, bu hüküm doğrultusunda istinaf incelemesine konu kararda iptal davasına konu edilen müvekkili … Ltd. Şti. tarafından keşide edilen … Bankası Bakanlıklar Şubesi’nin … seri numaralı 06/10/2020 tarihli 500.000-TL bedelli çekin iptali talebi ile açılan davada verilen karar 02.06.2021 tarihli davanın reddi yönünden doğru olmakla birlikte kararda yine aynı tarihli dilekçe ekinde sunulan aynı davacı tarafça bir başka çekin iptali talebi ile Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesinleşmiş 2020/661 Esas 2021/93 K.sayılı gerekçeli kararında belirtildiği üzere(ki o davada müvekkil şirket asli müdahil sıfatı ile davada yer almıştır), karar kesinleştikten 1 ay içerisinde tazminat davası açılmadığı takdirde HMK.392(2) gereğince teminatın davacıya iadesi yönünde bir hükme yer vermemesi açısından hatalı ve hukuka aykırı olduğunu belirterek dosyada üçüncü kişi sıfatına haiz olunduğu ve davada taraf sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, öncelikle istinaf incelemesi sonuçlanana kadar dava dosyasında davacılar tarafından depo edilen teminat tutarının davacılara ödenmesinin tedbiren durdurulmasına, davacı tarafından dosyaya teminat olarak yatırılan tutar yönünden karar kesinleştikten sonra 1 ay içerisinde tazminat davası açılmadığı taktirde davacı tarafa iadesine şeklinde düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, 6102 sayılı TTK’nın 818/1(s) maddesi yollamasıyla aynı kanunun 757 vd. maddelerine dayalı çek iptali istemine ilişkindir. HMK’nın 65/1. maddesi uyarınca, çekişmesiz yargı işinde de asli müdahale kural olarak mümkün olup, HMK’nın 65/2. maddesinde uyarınca asli müdahale davasının asıl dava ile birlikte yürütülüp karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır. Ancak, çek iptali davaları, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardan olması ve TTK ‘da açıkça gösterilen prosedürün uygulanacak olmasına göre, üçüncü kişilerin asli ya da fer’i müdahale imkanı yoktur. Zira HMK 65. maddesine göre, asli müdahalede; görülmekte olan dava konusu üzerinde hak iddia edilmek suretiyle o davanın taraflarına karşı yöneltilen bir talebin ileri sürülmesi gerekmekte olup, keşideci tarafından çekin bankaya iade edilerek iptal edildiği, zayi olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesinin istenmesi asli müdahale olarak değerlendirilemez. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/8776 E-2016/3417 K sayılı 28.03.2016 tarihli, 2016/2027 E-2017/4464 K sayılı 18.09.2017 tarihli kararları) Somut olayda, çek keşidecisi sıfatıyla üçüncü kişi tarafından istinaf yoluna başvurulmasına ve mahkemece çek keşidecisinin davada taraf sıfatının bulunmadığından istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi zayi nedeniyle iptal davalarının hamil tarafından açılabilecek olmasına göre esasen keşidecinin davada taraf olma imkanının da bulunmadığı tartışmasız olduğundan, üçüncü kişi çekin keşidecisi şirket vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- 3. kişi konumunda olan keşideci vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- 3. kişi tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından mahsubuyla başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-3. kişi tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 23/12/2021