Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/996 E. 2022/986 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/996
KARAR NO: 2022/986
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/06/2019
NUMARASI: 2016/9 Esas – 2019/822 Karar
DAVA: Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/09/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete … sayılı nakliyat emtia sigortası sözleşmesi ve ona tekaddüm eden ıcc klozu hükümleri kapsamında dava dışı … A.Ş. adına sigortalı rulo sac emtiasının yurt dışından ithal edildikten sonra davalı yurtiçi taşıma işini üstlenen taşıyıcı tarafından Marport Limanından alıcı sigortalının Silivri’deki fabrikasına taşınması için fiili taşıyıcı …’ın sorumluluğundaki araca yüklendiği, ancak yüklenen bu emtianın paletten kayması sonucunda yere düştüğü ve hasara uğradığı, hasar ihbarı sonucunda sigorta tazminat bedeli olarak 4.980,00 TL.’nin 27/03/2015 tarihinde sigortalıya ödendiği, davalılardan … Sigorta’nın … şirketinin taşımalardan kaynaklanan mali sorumluluğunu teminat altına alan sigortacısı olduğu, davalı … Şirketinin ise taşıma işlerini organize eden forwarder olduğu, bu haliyle davalıların sorumlu olduğu belirtilerek 4.980,00 TL. sigorta tazminat bedelinin 27/03/2015 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davadan önce yapmış olduğu başvuru üzerine hasar dosyası açıldığı, hasarın Marpot Limanı’nda rulo saclarının tahliyesi sırasında meydana geldiği, bu hasarın Türkiye Cumhuyireti sınırları içerisinde gerçekleşmemiş olması ve kamyon klozu dışında kalan hasarlar için poliçede teminat verilmemiş olması nazara alındığında davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davalılardan … Sigorta A.Ş. tarafından temin edilen … no.lu nakliyat emtia sigortası sözleşmesi ile kamyon klozunun teminat altına alındığı, 01/08/2015 tarihli tutanak ile rulo sacın paletinden kayması sonucunda dorseden yere düştüğünün belirtildiği, dosyada mevcut ekspertiz raporu sonucunda davacının dava dışı sigortalısına 27/03/2015 tarihinde 4532,55 Euro sovtaj bedeli düşüldükten sonra 1827,40 Euro karşılığı 4.980,00 TL.nin ödendiği hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtilmiş olduğu üzere davalı şirkete ait araç şoförü …’ın dava konusu haksız fiilde kusurunun bulunmadığının anlaşıldığı, olayda tahliyeyi yapan liman görevlilerinin kusurlu olduğu, hasarın davalı şirketin seyri halinde oluşmadığı, dosyada mevcut tutanaktan da anlaşıldığı üzere bu rulo sacların tahliyesi esnasında işbu hasarın oluştuğu, hasarın oluşumunda araç sürücüsünün bir müdahalesinin bulunmadığı anlaşılmakla davalılara atfedilecek herhangi bir kusur bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince dosyaya kazandırılan 30.07.2018 tarihli bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, hasarın gemiden tahliye esnasında değil limanda yükleme esnasında meydana geldiğini, dolayısıyla davalı taşıyıcının sorumluluğunun bulunduğunu, buna rağmen bilirkişi kök raporunda tahliye esnasında hasar geldiği yönünde yanlış değerlendirme yapıldığını, esasen rulo saçın limanda araca yüklenirken düştüğünü, 15.03.2019 tarihli ek raporda liman işletmesinin davalının ifa yardımcısının olduğuna dair dosyada bir belge bulunmadığı tespitinin yapıldığı, taraflarınca ek rapora itiraz edilerek delil listesi ek-2 deki faturanın okunaklı bir örneğinin celbinin istenildiği, fakat mahkemece bu yönde hiçbir ara karar oluşturulmadığını, yine gümrük müdürlüğüne bu hususta müzekkere yazılması hususunda talepte bulunduklarını ancak bu konuda da bir karar verilmediğini, davalı sigorta şirketinin dosyaya ibraz ettiği poliçenin ikinci sayfasında Emtia Nakliyat Sigortası genel şartları ve kamyon klozu hükümlerine yer verildiği , bu hükümlerden anlaşılacağı üzere yükleme aktarma ve boşaltma sırasında meydana gelen hasarların da sigorta teminatında olduğu , bahsi geçen sebeplerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne, aksi takdirde eksik evrakların ikmal edilmesi suretiyle yargılama yapılarak davanın sonuçlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taşıma sigorta poliçesi kapsamında ödenen hasar bedelinin akdi taşıyıcı olan davalıdan ve onun mali sorumluluk sigortacısından rücuen tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama neticesi yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş. Davacı vekilince yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 30.07.2018 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; “TUTANAKTIR” isimli belgede açıkça dava konusu rulo saçın tahliye sırasında indirilirken kamyon kasasından kayarak yere düştüğünün belirtildiği, dolayısıyla hadise sebebiyle şoföre ve taşıyıcıya yüklenebilecek bir kusur olmadığı, ekspertiz raporunda bir adet net 9329 kg saç imtiyasının 6.359,095 EURO olduğu, 4.532,55 EURO sovtaş düşüldükten sonra 1.827,40 EURO karşılığı 4.980,00 TL nin 27.03.2015 tarihinde sigortalıya ödendiği, davacının sonuç olarak sigortalısına ödemesi gereken hasar toplamının 4.980,00 TL olduğu, davacı şirketin halefiyet ilkesi gereği rücuen tazminat talebinde bulunabileceği yönünde değerlendirme yapılmıştır. 15.03.2019 tarihli ek bilirkişi raporunun incelenmesinde; davalı taşıyıcının nakliye işi için ifa yardımcısı kullandığı, boşaltma talep formu ile Marport limanına geldiği, toplam 22 adet konteynırın boşaltılması ve araçlara yüklenmesi için liman işletmesinden tahliye talebinde bulunduğu, limandan aldığı yükleme boşaltma hizmeti ücretinin de kendi sigortalısından talep ettiği, nakliye işi yapılırken yükleme sırasında hasar oluştuğu, davalı taşıyıcının ve eylemlerinden sorumlu olduklarını, mesuliyet sorumlusu konumundaki diğer davalı … sigorta ile birlikte sorumlu olduğuna ilişkin hiçbir delil bulunmadığı sebepleriyle kök rapordaki görüşlerini aynı muhafaza etmişlerdir. “Yurtiçi taşıyacı sorumluluk poliçesi” isimli belgenin incelenmesinde sigorta başlangıç tarihinin 14.03.2014, bitiş tarihinin 14.03.2015 olduğu, sigortalının … şeklinde görüldüğü, sigorta konusunun her türlü emtia, ambalaj biçiminin konteyner, vasıta türünün kamyon, sigorta konusunun emtia nakliyat genel şartları ve kamyon klozu (yükleme, aktarma, boşaltma dahil) şeklinde düzenlendiği, 24 kalem halinde aksi belirtilmedikçe teminat dışı düzenlendiği, poliçedeki teminatın emtia nakliyat sigortası genel şartları ve kamyon klozu (yükleme, aktarma, boşaltma dahil) hükümleri ve poliçede belirtilen özel şartlar dahilinde gerçekleşecek rizikolar dahilinde olduğu belirtilmiştir. Dosya içerisinde … Sigorta Aş’nin lehtar … Aş’ye 4.980,00 TL ödediğine ilişkin 27.03.2015 tarihli dekont çıktısı mevcuttur. 04.03.2015 tarihli ekspertiz raporunda ise sigortalı … olarak gözüktüğü, hasarın sebebi olarak “düşme” şeklinde ibare bulunduğu, hasarın oluş şekli ise 08.1.2015 tarihinde Marpot limanının tahliyede liman sahasında …/… plakalı araca yüklenen … saçın paletinden kaymak suretiyle yere düşmek olarak belirtildiği, saç tutarı bedeli olarak sunulan faturaya göre emtianın birim fiyatının 6.359,95 EURO olarak hesaplandığı, piyasadan yapılan sovtaj araştırması neticesi sovtaj değerinin tanzimi ile birlikte zarar tutarının KDV hariç 1.827,40 EURO olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. 08.01.2015 düzenleme tarihli taşıma irsaliyesinde düzenleyenin …, gönderenin … Tic. Aş olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde söz konusu hadisenin 08.01.2015 tarihinde meydana geldiği, … Silivri fabrikaya limandan sevk olan bobinleri getiren araçta bulunan bir adet bobinde düşmeye bağlı hasarın tespit edildiğine ilişkin hasar tespit tutanağı mevcuttur. Dosya içerisinde … limited şirketinin keşide ettiği … sıra nolu fatura sureti bulunmakla, faturanın içeriği okunamamaktadır. Somut olayda sigortalıya ait emtianın davacı sigorta şirketi tarafından emtia nakliyat sigorta poliçesi ile teminat altına alındığı, poliçenin … (A) klozuna göre düzenlendiği, emtiadaki hasarın yüklemeden kaynaklandığı uyuşmazlık konusu değildir. İlk derece mahkemesince alınan ek raporda liman işletmesinin tahliye sürecini gerçekleştirdiği tespit edilmiştir. Ancak buna rağmen liman işletmesinin taşıma sürecindeki görevinin hukuki tanımlaması ortaya konulmadan eksik yargılama ile sonuca ulaşılmıştır. Zira davacı, liman işletmesinin davalının ifa yardımcısı sıfatı ile sözkonusu yüklemeyi gerçekleştirdiğini öne sürerek bu hususun ispatı açısından ilgili yerlere müzekkere yazılmasını talep etmiş ancak mahkemece bu husustaki eksikliğin ikmali yönünde herhangi bir araştırma yapılmamıştır.Genel anlamda; taşıma ilişkisinde ifa yardımcısının sorumluluğu, 6098 sayılı TBK 49 maddesinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğu olup, kusur esasına dayanmaktadır.Ancak; Davaya konu taşımanın tabii olduğu TTK’nın 850 ve devamı maddelerinde taşıma sözleşmesi uyarınca sözleşmenin ihlal edilmesi nedeniyle meydana gelen zararlar ve taşımaya konu eşyanın hasar ve ziya halinde taşıyıcının sorumluluğu sözleşmeye aykırılık hükümleri kapsamında değerlendirilmelidir. Kural olarak taşıma ilişkisinde ambalajlama,yükleme ve sabitleme yükümlülüğü gönderene ait olsa bile davalı taşıyanın tali de olsa yüklemeye nezaret yükümlülüğü bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta; liman işletmesinin davalının ifa yardımcısı olduğu az yukarıda bahsi geçtiği şekilde davacının taleplerini de karşılar nitelikte müzekkere yazılması suretiyle ortaya çıkarsa davalı taşıyıcının somut olaydaki kusur durumu adam çalıştıranın sorumluluğu kapsamında değerlendirilmelidir. Ancak liman işletmesinin davalının ifa yardımcısı konumunda olmadığı anlaşılsa dahi; ilk derece mahkemesince aldırılan bilirkişi raporlarında davalı taşıyıcının dava konusu araca yüklenmesine ilişkin nakliye sürecinde hasar görebileceğini taşıyıcının “basit bir değerlendirmeyle” öngörüp öngöremeyeceğine dair hiç bir değerlendirme yapılmadığı halin icabına göre yüklemeye karşı çıkması, göndereni uyarması, netice alamaması durumunda da çekincesini yazılı olarak belirtmesinin gerekiğ gerekmediği yani davalı taşıyanın somut olayın gerektirdiği özeni gösterip göstermediği dolayısıyla taşıyıcının somut olayda “yüke olan özen yükümlülüğünü ihlalden” dolayı müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. (Yargıtay 11. HD’nin 07.03.2016 tarih, 2015/7457 E.,2016/2437 K.-19.11.2013 tarih, 2013/6260 E., 2013/20837 K.-08/01/2018 tarih, 2016/4836 E. 2018/28 K. Sayılı emsal kararları). 6102 Sayılı TTK.nın “yükleme ve boşaltma” başlıklı 863. maddesi “Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.” hükmünü haiz olup yükleme sorumluluğunun kime ait olduğunun belirlenmesi, hasarın yükleme sırasındaki kusurdan meydana gelip gelmediğinin, taşıyan davalıların yükleme ve istiflemeye nezaret görevlerini yerine getirip getirmediğinin, aracın kullanımından kaynaklanan bir kusurun bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir. Sonuç olarak; dava dışı liman işletmesinin taşıma sürecindeki rolü tereddütsüz ortaya konulmalı sonrasında taşıma ve taşınan emtia konusunda uzman bilirkişilerin de katılımı ile oluşturulacak yeni bilirkişi kurulundan, belirtilen hususlarda açıklayıcı denetime elverişli rapor alınmak suretiyle tarafların sorumluluklarının belirlenmelir.Yukarıda bahsi geçen süre; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; istinafa konu ilk derece mahkemesinin kararının HMK.’nın 353(1)b-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 2-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine,3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.23/09/2022