Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/994 E. 2022/1017 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/994
KARAR NO: 2022/1017
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/12/2017
NUMARASI: 2016/135 Esas – 2017/1237 Karar
DAVA: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/09/2022
Taraflar arasındaki Alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Ağrı siciline kayıtlı tacir olduğunu, davalı … A.Ş.’nin 15/03/2015 tarihli … Projesi 332 Adet Ticari ünitenin satışı ihale dosyasının bedelini ödeyerek posta yolu ile teslim alındığını, söz konusu ihale dosyasının davalının yüklenicisi tarafından … Kargo ile gönderildiğini, kargonun teslim adresinin ihale dosyası için müvekkilinin bildirdiği adresi olduğunu, müvekkilinin birden fazla dükkan alabileceği düşüncesi ile 60.000,00 TL bedelli teminat mektubu sunarak ihaleye katıldığını, ihale sırasında listenin … Sırasında … Blok … nolu … Kat dükkanı satın almak istediğini beyan ettiklerini, iş bu dükkanın teminat tutarı ise 20.000,00 TL olduğunu, şartname gereği ihale sonucunun yetkili şirket organlarının onayına sunulması ve onay alındıktan sonra alıcıya Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi yapmak üzere çağrı yapılması gerektiğini, bahsi geçen gün çağrının müvekkilinin davalıya bildirmiş olduğu adrese yapılmadığını, müvekkiline daha sonrasında başvuru süresini kaçırdığını söylendiğinde müvekkilinin bu defa bundan sorumlu olmadığından bahisle teminat mektubunu geri istediğini, bunun üzerine davalı tarafın teminat mektubunun iadesini istiyorsa cezai şart olarak 20.000,00 TL yatırması gerektiğini, aksi halde teminat mektubunu bankaya ibraz edeceklerini müvekkiline söylediklerini, müvekkilinin banka kredibilitesi bozulmasın diye davalıya 20.000,00 TL bedeli 04/05/2015 tarihinden EFT yaparak teminat mektubunu geri alabildiğinden bahisle davalının haksız ve mesnetsiz tahsil ettiği 20.000,00 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte müvekkiline geri ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; onaylanarak kesinleşen ihale sonucu davacının “15.03.2015 Tarihli Açık Artırmaya Katılma Ve Yüklenim Belgesi’ nde adres olarak bildirdiği … Mah…. Sok No … Ağrı adresine müvekkili tarafından iadeli taahhütlü olarak gönderildiğini ve davacının sözleşme imzalamaya davet edildiğini, ancak mezkur tebligatın davacının adresinden taşınmış olduğu gerekçesi ile iade olunduğunu, bu durumun yüklenici ortak girişim yetkileri ile paylaşıldığını ve yüklenici … A.Ş. yetkilisi … tarafından davacının …@hotmail.com şeklindeki mail adresine tebligatın mail olarak gönderildiği bildirildiğini, davacının tacir olmasına rağmen basiretli davranmadığını, ihale şartnamesinde belirtilen sürede peşinatı yatırmadığını, satış vaadisi sözleşmesini imzalamadığını, dolayısı ile cezai şart olarak tahsil edilen bedelin kendisine iadesini talep edemeyeceğinden bahisle davanın reddini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ilk derece Mahkemesince; ” Davacı tarafça davalı yana bildirilen adresin … Mah. … Sk. 3/3 Ağrı olduğu, bu adrese tebligatın yapıldığı ve fakat bila tebliğ iade edildiği, davacının davalıya bu adresin yanında …adresini de bildirmiş olduğu, davalının davacının tüm adreslerine ayrı ayrı tebligat yapmak zorunda olmadığı, birden fazla adres bildiren davacının kusurlu olup basiretli bir tacir gibi davranmadığı, cezai şartın tahsilinde sözleşmeye ve hukuka aykırılık bulunmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvurusunda önceki iddialarını tekrarla birlikte özet olarak; yüklenici … A.Ş’.nin, ihale şartname ve belgelerini müvekkilinin işyeri adresi olan … Cd. No:… Ağrı adresine göndermesinin bundan sonra gelecek belgelerin de iş bu işyeri adresine geleceğine dair bir güven oluşturduğunu, basiretli tüccar kavramı değerlendirilirken, müvekkilinin Ağrı ilinde ticaret yaptığı ve yerel koşulların ticari teamüller bakımından ağır basacağının mahkemece değerlendirilmediğini, müvekkilinin ticari teamüller ile davalı ve yüklenici şirket tarafından oluşturulan kanaat ve beklentiye uygun davrandığını, … A.Ş. tarafından ihale şartnamesinin gönderildiği iş yeri olan … Cd. No:.. Ağrı adresine yeniden tebligat yapılabileceğini, bunun yerine e posta ile “…” şeklinde bilgi verildiğini, bu mesajda, müvekkilinin dikkatini çekecek uyarıcı, hatırlatıcı bir ibare olmadığını, müvekkilinin Ağrı’da yaşadığını, davalı tarafın ikinci bir adres istemesi üzerine o tarihte ikamet ettiği evinin adresini yüklenim belgesine yazdığını, aynı belgede telefon numarası da bulunduğunu, bu telefon numarasının aranmadığı gibi SMS ile de bilgilendirme yapılmadığını, davalı şirketin, basiretli bir tacirden öte kurumsal bir şirket olduğunu, ihale katılımcılarına ilişkin bilgilerin kayıtlarının daha titiz ve detaylı tutulmasını sağlaması gerektiğini, yüklenici … A.Ş. Tarafından … Cd. No:… Ağrı adresine kargo gönderildiği bilgisinin göz ardı edildiğini, davalının tahsil ettiği 20.000,00 TL’nin haklı ve hukuki bir nedeni bulunmadığını, ihaleye katılan bir çok katılımcının, teminat mektubu bankaya ibraz edilmesin diye cezai şartı ödemek zorunda kaldığını, davalı tarafın, müvekkiline yapılması gereken bildirim konusunda neden özenli davranmadığını açıkladığını, iyi niyet kuralına aykırı davrandığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, davalı tarafça tahsil edilen cezai şart bedelinin iadesi talebine ilişkindir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, davacının sözleşme imzalamaya usule uygun olarak davet edilip edilmediği noktasındadır. Taraflar arasında; davacının, davalı ve dava dışı … Ortak girişimi tarafından yapımı üstlenilen inşaat projesinden bağımsız bölüm satın almak için ihale şartnamesini aldığı, 60.000 TL teminat mektubu verdiği, davacının gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi yapmak üzere davet edilmesine ilişkin tebligatın Açık Artırmaya Katılma Ve Yüklenim Belgesi’nde bildirdiği adrese gönderildiği ve bila tebliğ iade edildiği, ihalenin iptal edildiği, davacının 20.000 TL cezai şart ödediği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. Dosya kapsamından; 15.03.2015 tarihli Açık Artırmaya Katılma Ve Yüklenim Belgesi’nde davacının adres olarak “… Mah…. Sk. 3/3 Ağrı” adresini bildirdiği, bu adrese gönderilen tebligatın taşınmış olduğundan bahisle iade edildiği görülmektedir. Davalı tarafça sunulan ve davacı tarafça da itiraz edilmeyen dava dışı yüklenici tarafından gönderilen e-posta örneğinden de davacıya tebligat örneğinin gönderildiği anlaşılmaktadır. İhale şartnamesinin 19. Maddesinde “onaylanan ihale sonucu, onaylandığı tarihi izleyen 5 iş günü içerisinde üzerine ihale yapılana veya vekiline imza alınmak suretiyle elden veya adres beyanında belirtmiş olduğu faks numarasına veya adresine faks veya iadeli taahhütlü mektupla bildirileceği hususu düzenlenmiştir. Tüm bunlara göre davacıya bildirmiş olduğu adresine tebligatın gönderildiği, aynı şekilde bildirdiği e-posta adresine de tebligat örneğinin gönderilmiş olduğu, bu rağmen davacı tarafça süresinde peşinatı yatırmadığı, sözleşme de yapmadığı, davacının sicil adresinin de tebligat adresi olduğu anlaşıldığından mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur. Bu itibarla,ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi uyarınca reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 27/09/2022