Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/921 E. 2022/741 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/921
KARAR NO: 2022/741
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/04/2019
NUMARASI: 2015/1154 Esas – 2019/482 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/06/2022
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin Avrupanın çeşitli ülkelerinde benzin istasyonları ağı oluşturduğunu ve yakıt kartları uygulaması ile tırlara kredili yakıt temin eden bir Avusturya şirketi olduğunu, müvekkili şirketin 2009-2012 yılları arasında Türkiye’de irtibat ofisi kurduğunu, kurulan irtibat ofisinin … istasyonları ağına bağlanmış olup benzin istasyonlarında şirketin genel çalışma koşulları çerçevesinde Türk Müşterilerine hizmet verdiğini, davalıya ait tırlara Avrupada yakıt tedariki yaptığını ve hizmet sunduğunu, bu tedarik ve hizmet karşılığında davalıya toplam 13.468,72 Euro olan faturaların düzenlendiğini, fatura karşılığının taksitler halinde ödeneceğine dair ödeme planı yapıldığını, bu planın taraflarca imzalandığını, ancak taahhüdün yerine getirilmediğini ileri sürerek 13.468,72 Euro alacağın davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıl …, ortağı bulunduğu diğer davalı şirket ile davacı arasında ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişkide şahsını bağlayacak hiçbir sözleşme olmadığını, davalı şirketin faaliyeti esnasında yetkili müdür olması sebebiyle muhasebe kayıtlarından bilgi sahibi olduğunu, davacı şirketin hiçbir alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalılardan … Ltd Şti’ye usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarına göre sicil kaydının devam ettiği, bu nedenle tüzel kişiliğinin bulunduğu anlaşılmış olup diğer davalı …’in de davalı şirketin yetkilisi olduğu, davacı ve davalı şirket arasında ödeme planı taahhütnamesinde davalı şirketi temsilen davalı …’in imzasının bulunduğu ancak bu imzayı davalı şirketin yetkilisi sıfatıyla imzaladığı, bu nedenle …’in pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, davalının vergi dairesine vermiş olduğu BA formları ve davalı şirket yetkilisi tarafından inkar edilmeyen ödeme taahhüdü birlikte değerlendirildiğinde davacı ile davalı şirket arasında akaryakıt tedariki ve hizmet alımına ilişkin ticari ilişki bulunduğu dava konusu olan faturaların davalı tarafından vergi dairesine bildirilmiş olduğu, bu nedenle dava konusu fatura içeriğindeki hizmet ve edimlerin davacı tarafından yerine getirildiği, dava tarihi itibariyle davacının 13.468,72 Euro alacağı bulunduğu gerekçesiyle davalılar … yönünden davanın reddine, 13.468,72 Euro alacağın Euro döviz cinsine uygulanan 1 yıllık vadeli hesaba kamu bankalarınca uygulanan en yüksek faizi ile davalılardan … ‘den tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili … yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verildiğini ancak kendisini vekille temsil ettirmiş olmasına rağmen müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, davalı şirket yönünden ise, iddia edildiği gibi ödeme planı dahil olmak üzere, müvekkil şirket yetkilisinin verdiği dosyada mevcut cevap dilekçesinde de görüleceği üzere, davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, salt sözde ödeme planından dolayı müvekkilinin borçtan sorumlu tutulmasının doğru olmadığını, iddia edildiği gibi BA ve BS formaları müvekkilinin davalı ile geçmişte yaşadığı ticari ilişkilerine dayalı olarak olsa dahi, dava konusu faturaya ilişkin olmayıp, davacı tarafından da bu faturalara ilişkin olduğu ispatlanmış olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:Dava, faturalara dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, davalı … yönünden usulden; diğer davalı şirket hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut olayda, davacı şirketin Avusturya merkezli bir yakıt tedarikçisi olup davalı şirket ile aralarında imzalanan sözleşme doğrultusunda, davalı şirketin nakliye araçlarına sağladığı … kartlarıyla Avrupa’da davacının benzin istasyonlarından ve … benzin istasyonları ağına bağlanmış akaryakıt istasyonlarından nakit kullanmaksızın akaryakıt alımı hizmeti verdiği, bu çerçevede davalı tarafın müteaddit defalar yakıt aldığı, karşılığı düzenlenen faturaların davalı tarafça vergi dairesine bildirmiş olduğu Ba formlarında gösterilmiş olduğu, dosyaya örneği sunulan davalı şirket adına verilen ödeme taahhüdü belgesinin davalı şirket yetkilisi tarafından açıkça inkar edilmediği gözetildiğinde ilk derece mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesi doğru ise de, davalı … yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verildiği halde kendisini vekille temsil ettiren bu davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmadığından kararın bu yönden düzeltilmesi gerekmiştir. Açıklanan bu nedenlerle, davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun davalı şirket yönünden HMK 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı … yönünden ise HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun kabulü ile İDM kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun davalı şirket yönünden HMK 353/1.b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, davalı … yönünden ise HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Davanın davalı … yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden Reddine, 2-Davanın davalı … yönünden kabulüne, 13.468,72 Euro alacağın Euro döviz cinsine uygulanan 1 yıllık vadeli hesaba kamu bankalarınca uygulanan en yüksek faizi ile davalı … ‘den tahsili ile davacıya verilmesine,3-Alınması gerekli 2.898,12 TL harçtan peşin alınan 72,53 TL peşin harcın mahsubu ile 2.825,59 TL’nin davalı şirketten tahsili ile hazineye irat kaydına, 4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince 6.315,38 TL vekalet ücretinin davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine,5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT m.7/II gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,6-Davacı tarafından yatırılan 100,23 TL harç, 156,60 TL tebligat müzekkere gideri, 1.000 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.256,83 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine, İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak;a-Davalılar vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,b-Davalılar vekili tarafından istinaf aşamasında sarf edilen 363,90 TL istinaf başvuru harcı ve dosya masrafı toplamı 98,25 TL olmak üzere toplam 462,15 TL’nin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 09/06/2022