Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/794 E. 2022/309 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/794
KARAR NO: 2022/309
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/05/2019
NUMARASI: 2017/591 Esas – 2019/463 Karar
DAVA: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/03/2022
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine bonolara dayalı olarak icra takibine girişildiğini, icra takibine konu bonolardaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek bonolardan ve bonolara dayalı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, dava konusu bonoların dava dışı … Ltd. Şti. tarafından müvekkili bankadan kullanmış olduğu kredi borcuna karşılık alındığını, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve adli tıp raporu sonucunda, dava konusu bonolardaki imzanın davacının eli ürünü olmadığının tespit edildği, davalı bankanın bonoları ciro yolu ile iktisap ettiği, kötü niyetin ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatı şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, icra takibine dayanak bonolar nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; imza incelemesinin davacıya ait yeterli imza örneği toplanmadan yapıldığını, davacıya ait yeterli imza örnekleri toplandıktan sonra 3 kişilik bir bilirkişi heyetine atanması gerekmekteyken, mahkeme tarafından mevcut rapora itimat edilerek karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı, takibe konu bonolardaki keşideci imzasının kendisine ait olmadığından bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti isteminde bulunmuş, davalı ise davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince, adli tıp raporu ile bonodaki davacı adına atılı imzanın davacının eli ürünü olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı banka vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava konusu muhtelif tutarlı ve vadeli 4 adet bononun keşidecisi davacı …, lehtarı …Ltd Şti olup, bonoların arkasında lehtar cirosunun bulunduğu ve davalı bankanın bonoların yetkili ve meşru hamili olduğu anlaşılmıştır. İncelemeye konu ve karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması şart olup, bu bakımdan ilk derece mahkemesince yaptırılan imza incelemesi sonucunda alınan adli tıp raporunda, bonolardaki imzanın davacının eli ürünü olmadığının tespitine yer verildiği, bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu, bonoların düzenlenme tarihine yakın tarihli ve yeterli mukayese evraklarına göre inceleme yapılmış olduğu gözetildiğinde ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi yerinde olup davalı vekilinin yerinde olmayan istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir. Açıklanan bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davalı tarafından başvuru sırasında peşin olarak yatırılan 534,55 TL harcın, alınması gerekli olan 2.138,10 TL harçtan mahsubu ile eksik 1.603,55 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 17/03/2022