Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/779 E. 2022/668 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/779
KARAR NO: 2022/668
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/03/2019
NUMARASI: 2017/909 Esas – 2019/348 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2022
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin 2017 yılı Mayıs ayında davalıdan satın almış olduğu ipliğin bir kısmının gizli ayıplı çıktığını, toplam 254 kilogram ayıplı ipliğin fabrikadaki diğer iplik ile birlikte dokunup boyanması işleminden sonra toplam 666 kilogram hasarlı polyester örme kumaş ortaya çıktığını, hasara satın alınan gipeli ipliğin boyama işlemi sonrasında puntalarındaki sorun nedeniyle kopmasının neden olduğunu, bu durumun davalıya şifahi olarak bildirildiğini, sonrasında hasarlı iplik için 02/06/2017 tarihli reklamasyon faturası düzenlenerek davalıya gönderildiğini, ancak davalının faturayı iade faturası ile iade ettiğini, müvekkilinin ayıplı ürün nedeniyle 12.000,61TL zararının oluştuğunu, Büyükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/70 D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırdıklarını, alınan raporda gizli ayıp bulunduğunun tespit edildiğini belirterek ayıp bedeli ile birlikte ihtarname bedeli ve delil tespiti giderleri olmak üzere toplam 12.926,20 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre, davacının satın aldığı ürünün tamamını kullanmadan önce ürünü test etmekle yükümlü olduğunu, bu gibi kalite testlerinin ürün teslim alındıktan sonraki 7 gün içerisinde yapılmasının gerektiğini, kalitenin uygun olmaması halinde test sonucunun en geç 2 iş günü içerisinde müvekkiline bildirilmesi gerektiğini, dolayısıyla ayıp ihbarının sözleşmeye uygun olarak yapılmadığını, yine sözleşme hükmü gereğince boyama işleminden sonra ortaya çıkan ayıptan dolayı müvekkilinin sorumlu olmadığını, delil tespiti raporunda esas alınan ipliklerin müvekkilinin sattığı iplikler olup olmadığının belli olmadığını, yine söz konusu ipliklerin müvekkili firmadan alındığının belli olmadığını, zira piyasada bu ipliklerin birçok satıcısının bulunduğunu, yine davacının ayıp iddiasına rağmen müvekkilinden iplik almaya devam ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı tarafından davacıya iplik satışı yapıldığı, davacı tarafından söz konusu iplik kullanılarak örme kumaş üretildiği, dava konusu 666 kilogram örme kumaşın da davalıdan satın alınan elastan gipe iplik kullanılarak örülmüş olduğu, bilirkişi incelemesi sonucunda teknik bilirkişi tarafından da tespit edildiği üzere kumaşıların bir kısmında kesik kesik enine çizgi hatası, bir kısımında ise kesik kesik boyuna çizgi hatasının bulunduğu, örme kumaşta boyuna çizgi hatasının iğne ve platin kaynaklı olması nedeniyle kusurun örme işlemini yapan davacıya ait olduğu, bu nedenle boyuna çizgi hatası bulunan kumaşlar yönünden davalıya kusur isnat edilmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla 135 kilogram yeşil renk kumaştaki ayıptan dolayı davalının sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, diğer kumaşlardaki enine çizgi hatasının puntolu ipliğin içerisindeki elastan ipliğin kopması sonucu oluştuğu, bu ayıbın davalıdan satın alınan puntolu ipliğin ayıplı olmasından kaynaklandığı, elastan ipliğin kopması sonucu oluşan kesik enine çizgi hatasının kumaşın boyanmasından sonra anlaşabilecek gizli ayıp niteliğinde bulunduğun tespit edildiği, davacı tarafından bu ayıp tespit edildikten sonra davacıya süresinde ayıp ihbarının yapılmış olduğu, bu kapsamda 142 kilogram siyah, 68 kilogram yeşil ve 321 kilogram bordo renk olmak üzere toplam 531 kilogram gipeli örme kumaşın kesik enine çizgi hatası nedeniyle ayıplı olduğu, gipeli örme kumaşın bilirkişi tarafından tespit edilen kilogram maliyeti 16,68 TL olup, ayıplı kumaşın 5,00 TL olarak tespit edilen kilogram başına piyasa satış fiyatı düşüldükten sonra toplam 531 kilogram ayıplı kumaş nedeniyle davacının oluşan zararının 6.202,08 TL olduğu, ihtarname masrafı ile delil tespiti giderleri tazminat kapsamında talep edilmiş ise de, bu tutarlar yargılama giderleri kapsamında değerlendirildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6.202,08 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinde, davacının satın aldığı ürünün tamamını kullanmadan önce ürünü test etmekle yükümlü olduğunun düzenlendiğini, bu yükümlülüğünün yerine getirilmediği gibi süresi içerisinde ayıp ihbarının bulunmadığını, dava konusu ürünün müvekkilinin sattığı iplikler olup olmadığının belli olmadığını, kaldı ki, davacının ayıp iddiasından sonra da ürün almaya devam ettiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, ticari satım sözleşmesi kapsamında ayıplı olarak teslim edildiği iddia olunan emtia nedeniyle sözleşmeden dönülerek malın iadesi ile ödenen bedelin tahsili davasıdır. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK.’nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleriyle ve kamu düzeniyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut olayda, taraflar arasında satıma dayalı süre gelen ticari ilişkinin bulunduğu, davalıdan 2017 Mayıs ayında satın alınan elastan gipe iplik kullanılarak örülmüş olan kumaşların boyama işlemini tabi tutulması sonucunda bir kısım kumaşlarda hata meydana geldiği, bu hatanın satın alınan iplik emtiasının ayıplı olmasından kaynaklandığı iddia edilmiş olup, uyuşmazlık, satıma konu iplik emtiasının ayıplı olup olmadığı ve her iki tarafın kaşe ve imzalarının bulunduğu ve inkar edilmeyen sözleşme hükümlerine göre, davalı satıcının ayıptan dolayı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda, 666 kg gipeli interlok örme kumaşın davalıdan satın alınan dava konusu gipe iplik kullanılarak örüldüğü, kumaşların bir kısmında kesik kesik enine çizgi hatası, bir kısımında ise kesik kesik boyuna çizgi hatasının bulunduğu, örme kumaşta boyuna çizgi hatasının iğne ve platin kaynaklı olması nedeniyle kullanım hatasından kaynaklandığı, dolayısıyla 135 kilogram yeşil renk kumaştaki ayıptan dolayı davalının sorumluluğun bulunmadığı, diğer kumaşlardaki enine çizgi hatasının puntolu ipliğin içerisindeki elastan ipliğin kopması sonucu oluştuğu, bu ayıbın davalıdan satın alınan puntolu ipliğin ayıplı olmasından kaynaklandığı, elastan ipliğin kopması sonucu oluşan kesik enine çizgi hatasının kumaşın boyanmasından sonra anlaşabilecek gizli ayıp niteliğinde bulunduğu, 531 kg. gipeli interlok örme kumaşın kesik kesik enine çizgi hatası nedeniyle ayıplı olduğu, belirtilmiştir. Dosyaya sunulan davacı tarafça inkar edilmeyen her iki tarafın kaşesinin ve imzasının bulunduğu dava konusu satış sözleşmesinin 5. Bendinde; “Alıcı bu satış sözleşmesi ile satın aldığı ticari fatura altında satılan/teslim alınan ürünün tamamını kullanmadan önce maksimum satın alınan ürünün %5 kg miktarını, ürünü örme/dokuma ve boyamada test etmekle yükümlüdür. Bu gibi kalite testleri ürün teslim alındıktan sonraki en geç 7 gün içerisinde yapılmalıdır. Kalitenin uygun olmaması durumunda, alıcı test sonucunu da sonraki en geç 2 iş günü içerisinde satıcı … Tekstil’e bildirmek zorundadır.”; 6. Bendinde; “..satılan ürünün maksimum %5 oranında veya daha az miktardaki test miktarı için sorumludur. Satılan ürünün %5 kg harici miktar ancak orijinal paket bozulmadığı takdirde geri alınacaktır.”; 9. Bendinde ise; “Örülmüş, dokunmuş veya boyanmış mallarda reklamasyon/ayıp iddiası kabul edilmez.” şeklinde düzenlemeler yer almaktadır. Bu durumda somut olaya gelindiğinde, davacının davalıdan 05.05.2017 tarihinde satın aldığı 83/36/1 Ekru Pes+44 Elastan cinsi iplikten örülen kumaşların boyama işleminde bir kısmında hata meydana geldiği, bunun üzerine davacının davalıya 26.05.2017 tarihinde ayıplı üründen kaynaklı iade faturası düzenlediği, bu faturanın ve ayıp iddiasının davalı satıcı tarafça kabul edilmediği, bunun üzerine davacı alıcının davalı satıcıya 15.06.2017 tarihinde ihtarname düzenlendiği dosya kapsamından sabit olup, davacı alıcının yukarıda anılan sözleşme hükümlerinde düzenlenen, ürünü test, muayene ve ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiği ileri sürülmediği gibi buna ilişkin dosyada herhangi bir delil ya da belgeye rastlanılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi kabule göre de ayıplı malın davalıya aynen teslimine karar verilmemesi de doğru olmamıştır. Açıklanan bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Davanın REDDİNE 2-Davacı tarafından yatırılan 220,75 TL peşin harçtan 80,70-TL karar ve ilam harcının mahsubu ile fazla alınan 140,05-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine, 3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince takdir ve tayin olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5- Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, 6-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak; a-Davalı vekilince yatırılan 102-TL istinaf karar harcının istemi halinde davalıya iadesine, b-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı 121,30 TL, posta gideri 89,10 TL olmak üzere toplam 210,40-TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 25/05/2022