Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/778 E. 2022/756 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/778
KARAR NO: 2022/756
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/12/2018
NUMARASI: 2018/263 Esas – 2018/811 Karar
DAVA: Ticari Şirket (İHYA)
DAVA TARİHİ: 15/03/2018
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ: 13/04/2018
DAVA: Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/06/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün Asıl ve birleşen dosya Davacısı … ile Birleşen Dosya Davalısı … vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde … Dış Tic. Ltd. Şirketi’ aleyhine Bakırköy 3.İş Mahkemesinin 2017/130 Esas sayılı dosyası ile hizmet süresinin tespiti davası açtıklarını, yargılamanın devamı sırasında şirketin tasfiyeye girerek tüzel kişiliğini sona erdirdiğini öğrendiklerini, müvekkilinin sosyal güvenlik haklarına ilişkin uyuşmazlık çözümlenmeden şirketin tasfiye edilmesinin kamu düzenine ilişkin bir hukuki aykırılık olduğunu ileri sürerek Tasfiye Halinde Tasfiye Halinde … San ve Dış Tic. Ltd. Şirketi’ tüzel kişiliğinin Bakırköy 3.İş Mahkemesinin 2017/130 Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan davanın sonuçlandırılması ve infazı işlemleriyle sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurumun TTK.m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini müvekkili sicil müdürlüğünün tespit etmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, yasal hasım konumunda bulunan müvekkili aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek müvekkili yönünden açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.. Birleşen dosya davalısı tasfiye memuru … davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “davacı kurumun ihyası istenilen şirket aleyhinde Bakırköy 3.İş Mahkemesine 2017/130 esa sayılı dosyada hizmet süresinin tespitine yönelik dava açıldığı anılan mahkemece davacı SGK vekiline ihya davası açması hususunda süre verildiği, huzurdaki davanın bu amaçla açıldığı, şirketin 22/12/2015 tarihinde TTK.nın geçici 7.maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin işleminin yapıldığı, davacı kurum tarafından açılan ve Bakırköy 3.İş Mahkemesinde devam eden 2017/130 Esas sayılı dosyasında taraf teşkilinin sağlanması ve davanın devamı yönünden terkin olunan şirketin ihya edilmesinde davacının hukuki yararının bulunduğu kabul edilmiştir. Tüm bu nedenlerle; asıl ve birleşen davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde … Dış Tic. Ltd. Şirketi’nin Bakırköy 3.İş Mahkemesinin 2017/130 Esas sayılı dosyasının sonuçlandırılması ve infazı işlemlerine münhasır olmak üzere TTK 547 maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin ihyasına, tasfiye memuru olarak eski tasfiye memuru davalı …’ın atanmasına, tasfiye memuruna takdiren ücret tayinine mahal olmadığına, karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına Bakırköy 4.İş Mahkemesindeki davanın ise terkinden sonra açıldığı, davalı … müdürlüğünün terkin işlemleri sırasında henüz açılmayan davadan haberdar olmasının beklenilemeyeceği, bu nedenle davanın açılmasına davalı kurum sebebiyet vermediğinden davalı kurumun yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Asıl ve birleşen dosya Davacısı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava kabul edilerek şirketin ihyasına karar verildiğini ancak yargılama giderlerinin kurum üzerinde bırakıldığını, ayrıca kurum lehine vekalet ücreti takdir edilmediğini, vekalet ücreti takdir edilmemesine yönelik ilam hükmün usul ve yasaya uygun olmadığını, kaldırılması gerektiğini, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 332. Maddesi gereği “yargılama giderlerine mahkemece resen hükmedileceği ve hangi tarafa ne oranda alınacağı hüküm altına yazılır” hükmünün havi olduğunu, Karşı taraf aleyhine hükmedilecek vekalet ücreti AAÜT nin 3. Bölümüne göre hesaplanması gerektiğini ve vekil ile takip edildiğini beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın davacı kurum lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi ve yargılama giderlerinin kurum üzerinde bırakılması kararının talep doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Birleşen Dosya Davalısı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı tarafça ihyası talep edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü ‘nün … numarasına kayıtlı Şirketin Ortaklar Kurulu, şirketin 31.10.2012 tarih de tasfiye edilmesine karar vermiş olup müvekkil tasfiye memuru olarak tayin edildiğini, 13.01.2014 tarihinde bu karar tescil edildiğini, İş bu karar Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 17.01.2014 tarih … sayısı … numaralı sayfasında yasa ve amir hükümlere uygun olarak yayımlandığını, davalı tasfiye memuru sıfatı ile ihyası talep edilen şirketin tasfiye işlemlerini tam ve eksiksiz olarak usulü dairesinde icra ettiğini, İhyası talep edilen şirketin alacak ve borçlularına yönelik ellerindeki belgelere ile birlikte müracaat taleplerine dair çağrı ilanları 15.12.2014- 08.12.2014 -01.12.2014 tarihlerinde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlandığını, İş bu ilanlar ile alacak ve borçlulara 3. İlanın yayımlanmasından itibaren 1 yıl içinde tasfiye memurlarına müracaat sağlandığını, davacı tarafça çağrı ilanları süresi içinde tasfiye memuruna herhangi bir müracaat yapılmadığı gibi anılan tarihler itibarıyla davacı yönünden ortada kesinleşmiş, muaccel olmuş herhangi bir alacak da olmadığını, tasfiye memuru müvekkilin muaccel olmayan bir alacak yönünden nasıl bir sorumluluğu olabileceği anlaşılamadığını, Tasfiye memuru tarafından (3. Çağrı ilanından 1 yılın içerisinde) tüm görevlerini eksiksiz yerine getirmek suretiyle tasfiye bilançosu sunmuş, alacak-borç bilançolarını hazırlamak suretiyle tasfiye edilmiş ve ibra edilmek suretiyle yasal çağrı sonrası yasa ve yönetmeliklere uygun olarak üzerine düşen yükümlülüklerin tamamını yerine getirmiş olup, tasfiyenin tamamlandığını, İş bu tasfiye 22.12.2015 tarihinde tescil edilmiş olup, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 28.12.2015 tarihli 8977 sayısında yayımlandığını, davacı tarafın tasfiye memurun kötü niyetli olduğu ve tasfiyenin usulüne uygun yapılmadığı idaası yersiz olduğunu, Davacı taraf ihya talebine dayanak olarak sürdüğü dava dosyasında, İlk Derece Mahkemesi Davalı tasfiye halinde … San. Ve Tic Ltd Şti’nin yeniden ihyası kararı haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, tasfiye sonucunda tasfiyenin sona erdiği tescil edilerek ticaret sicilinden terkin edilen şirketin TTK’nın 547. Maddesi uyarınca ek tasfiyesi, davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, şirketin tasfiyesinin gerekip gerekmediği ve tasfiye memurunun ihya yargılaması nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olup olmadığı noktasındadır. İhyası istenen Tasfiye Halinde … Ve Tic Ltd Şti’nin tasfiyesine karar verilmiş olup, tasfiyenin sona erdiği 22/12/2015 tarihinde tescil edilerek ticaret sicilinden terkin edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 547. maddesine göre; tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescili istenebilir. Bakırköy 3. İş Mahkemesi’nin 2017/130 esas sayılı dosyasında davacı SGK tarafından 24/04/2017 tarihinde, ihyası istenen şirketin de hasım gösterildiği iş kazası nedeniyle kurum tarafından bağlanan gelirin rücuen tahsili davası açılmıştır. Bu davada 18.01.2018 tarihli celsede davacıya ihya davası açması için süre verilmiştir. Ayrıca bu davada, ihyaya ilişkin dava dosyasının bekletici mesele yapılmasına karar verilmiştir. Davacının iş mahkemesinde açtığı davada yapılacak yargılama sonunda davanının kabulüne karar verilmesi halinde tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak tamamlandığından bahsedilemeyecektir. Somut olayda davacı ile ihyası talep edilen şirketin taraf olduğu, Bakırköy 3. İş Mahkemesi’nin 2017/130 esas dosyasının sonuçlandırılabilmesi için ticaret sicilinden terkin edilmiş şirketin yeniden sicile tescili zorunludur. Bu nedenle, mahkemece şirketin ihyasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. 6100 sayılı HMK’nın Madde 326/1. maddesinede, Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir. HMK’nın 353/1-ğ maddesine göre vekâlet ücreti de yargılama masraflarındandır. Davanın kabulüne karar verildiğinden, tasfiye memurunun yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerekir. Davalı … Müdürlüğü yasal hasım olmakla birlikte şirketin tasfiye işlemlerini yürüten tasfiye memurunun yasal hasım olarak kabulü mümkün değildir. Hal böyle iken Mahkeme yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılması ve davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi yerinde olmamıştır. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; şirketin ihya edilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun reddine; Mahkemece davacının yargılama masrafı ve vekalet ücreti talebi olmadığından bahisle davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama masrafına hükmedilmemesi isabetli görülmemiş ve bu nedenle Asıl ve birleşen dosya Davacısı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından Dairemizce esas hakkında yeniden karar verilmek suretiyle davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama masrafına hükmedilmesi suretiyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; Birleşen Dosya Davalısı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca esastan REDDİNE; Asıl ve birleşen dosya Davacısı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Asıl ve Birleşen Davanın KABULÜNE, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … ŞİRKETİ’NİN Bakırköy 3.İş Mahkemesinin 2017/130 Esas sayılı dosyasının sonuçlandırılması ve infazı işlemlerine münhasır olmak üzere TTK 547 maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin İHYASINA, 2-Tasfiye memuru olarak eski tasfiye memuru davalı …’ın atanmasına, tasfiye memuruna takdiren ücret tayinine mahal olmadığına, 3-Karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına, 4-Davacı SGK harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yargılama sırasında davalı tasfiye memuruna yönelik olarak yapılan posta ve tebligat gideri 127,00 TL’nin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı tarafından davalı … Müdürlüğü yönünden yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına, 7-Davacı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı tasfiye memuru …’dan alınarak davacı …’na verilmesine, 8-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, 9-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak;a-Davacı harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,b-Davacı tarafça istinaf aşamasında avalı tasfiye memuruna yönelik olarak yapılan posta ve tebligat gideri 61,1‬0 TL’nin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, kalan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,c-Davalı … tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına10-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09/06/2022