Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/738 E. 2022/596 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/738
KARAR NO: 2022/596
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/05/2019
NUMARASI: 2017/490 Esas – 2019/396 Karar
DAVA: Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/05/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı … Sigorta A.Ş’ne … nolu 01.08.2015/01.01.2016 tarihli CMR-Karayolu ile yapılan uluslararası emtia taşımaları için taşıyıcı sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin maliki olduğu, … / … plakalı araç ile 33320.-Euroluk taze meyve yükünün 30.07.2015 – 05.08.2016 tarihleri arasında Bursa’dan – Almanya’ya taşımasını yaptığını, malların Almanya’da alıcıya teslimi esnasında 26.070,35.-EuroIuk kısmının hasarlandığının görüldüğünü, davalı … Sigorta A.Ş. ne derhal hasar ihbarında bulunulduğunu ve kendileri tarafından … nolu hasar dosyası açarak ekspertiz incelemesi yaptırdığını, hasar nedeni malların bir kısmında aşırı soğutma nedeniyle donma meydana geldiğini, davalı yanın 02,02.2016 tarihli yazı ile müvekkil şirkete hasarı ödemeyeceklerini yazılı olarak bildirdiklerini, müvekkil şirket malın göndericisi … Ltd.Şti ve alıcısı … ile uzun yıllardır taşıma ilişkisi içinde çalıştıklarını, davalı … Sigorta A.Ş, hasarı ödemeyeceğini belirtmesi üzerine, gönderici … Ltd. Şti.’nin cari hesap ilişkisi nedeniyle müvekkili şirketin navlun cari hesabından hasar bedelini kestiğini, davalı yanın haksız hasar reddi nedeniyle müvekkili şirketin hasar bedelini ödemek zorunda kaldığını, hasar müvekkili şirketin sorumluluğunda gerçekleşmesine ve poliçe teminatında olmasına rağmen davalı yanın hasar bedelini zarar görene ödemediğini, müvekkili şirketin bu tür hasarların ödenmesi için davalı yana prim ödemesine ve hasarın poliçe teminatında olmasına rağmen, davalı yanın gerekçe göstermeksizin harı reddettiğini ve müvekkil şirketi mağdur ettiğini, müvekkili şirket tarafından hasar ödenerek ibraname alındığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 26.070,35.-Euro’nun 28.07.2016 ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işletilecek dövizli mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte, ( sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitleri ve ferileriyle sınırlı olmak kaydıyla ) mahkemece tespit edilecek kusur oranlarına göre davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … Ltd. Şti. Nin, müvekkil şirket nezdinde … poliçe numaralı 01.08.2015-01.01.2016 vadeli CMR Karayolu ile Yapılan Uluslararası Emtia Taşımaları için Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Sözleşmesi ile sigortalı olup, davacının hasar başvurusu üzerine … numaralı hasar dosyası açıldığını ve hasarın ilgili sigorta poliçesi teminatında bir riskten kaynaklanmadığı belirlenerek hasara ilişkin talep Genel Şartlar/Cmr Konvansiyonu ve ilgili poliçe şartları gereği reddedildiğini, müvekkil şirket nezdindeki CMR Karayolu ile Yapılan Uluslararası Emtia Taşımaları için Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Poliçesi bakımından müvekkil sigorta şirketinin sağlamış olduğu koruma, taşıma sırasında yükte meydana gelen hasarlara ilişkin olup CMR Konvansiyonu’nun 32. Maddesi açılacak davalarda zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğunu, davacı şirketin 02.02.2016 tarihli red yazılarına istinaden 1 yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra iş bu davanın açıldığını, taşınan emtia davacının ağır ihmali nedeniyle zayi olduğundan müvekkil şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davalı şirketin basiretli bir tacir gibi davranma, teslim aldığı poliçeyi inceleme yükümlülüğü ve de itiraz edecek bir hususu varsa 14 gün içinde itiraz etme hakkının bulunduğunu, davalı şirketin poliçe özel şartlarına itiraz etmediğinden açık yasa hükmü gereğince sözleşmenin poliçede yazılı şartlarla yapıldığını, ayrıca dava kabul edilmemekle birlikte müvekkil şirketin CMR hükümleri çerçevesinde faizden sorumlu tutulabileceklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “davacının taşıyıcı sıfatı ile CMR m.17 kapsamında sorumluluğunu gerektirecek şekilde meydana gelen hasarda, meydana gelen zarardan sorumlu olacağı ve davacının bu sorumluluk risklerinin sigorta güvencesi altında olduğu, kural olarak pervasızlıkla oluşan zararın karayolu taşımacılık sorumluluk sigortası kapsamında olmasına karşın sigorta sözleşmesi ile bu zararların da sigorta güvencesi dışına çıkarılmasına izin verildiği ve mevcut poliçede bu kaydın yer aldığı göz önünde bulundurularak davacı tarafın ve dava dışı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olması ve defter kayıtlarının 6100 sayılı HMK 22 maddesi gereğince sahibi lehine delil özelliği taşıması, dava konusu hasar bedeline adet faturanın davacının 2016 yılı yevmiye defterinde 28.07.2016 tarihinde kayıtlı ve toplamının 87.069,75-TL (26.070,35 Euro) olduğu, dava dışı şirketin defter kayıtlarında davacı tarafından düzenlenen 87.069,75-TL (26.070,35Euro) faturanın 31.07.2016 tarihinde kayıtlı olduğu ve bu fatura bedeline karşılık ödeme ve mahsup işlemlerinin yapıldığı, davacı şirketin kayıtlarında davacının hasar bedeli olarak dava dışı şirkete 87.069,75-TL ödeme yaptığı anlaşılmakla davanın kabulü ile 26.070,35-EUR’ nun 28/07/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca 1 yıllık EURO üzerinden açılan mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu zararın davalı şirket tarafından tanzim edilen poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu, davacı tarafın uluslararası taşıma konusunda uzmanlığa, başka bir ifadeyle, meyve emtiasının nasıl taşınması gerektiğine ilişkin bilgi ve uzmanlığa haiz olduğu dikkate alındığında, meyve emtiasını uygun araç tahsis etmeksizin taşıyan Davacı tarafın basiretli bir tacir gibi davranmadığı ve bu bağlamda meydana gelen zarara ağır ihmaliyle sebebiyet verdiğinin açık olduğunu, davalı şirketin, poliçede yer alan B.1.1.4 ve 8.3.1. hükümleri uyarınca, dava konusu zarara ilişkin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığının kendiliğinden kanıtlandığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, yerel mahkeme tarafından hükmedilen tazminat tutarı fahiş olup, gerçek zarar miktarını yansıtmamakta olup bilirkişi raporunda, dava konusu zarara ilişkin tanzim edilen faturanın Davacı tarafın ticari defterlerinde 87.069,75-TL olarak kayıtlı olduğu ve Davacı tarafın hasar bedeli olarak dava dışı şirkete 87.069,75-TL tutarında ödeme yaptığının tespit edildiğini, 26.070,35 Euro üzerinden kabulüne karar verilmesi hatalı hukuka aykırı olduğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle: hasarın poliçe teminatında olduğunu, davacı şirketin hasarın oluşumunda ihmali olmadığını. davacı şirket poliçede yazan yükümlülükleri tek tek yerine getirmiş olup bu hususun mahkemece de tespit edildiğini, davalının davacı şirketin taşımaya uygun araç tahsis etmediği iddiası asılsız olduğunu, davacının saygın bir tacir olup sektörde tanındığını, davacının ve dava dışı …’un ticari defterleri usülüne uygun tutulmuş olup lehine delil teşkil etmek olup dava dışı …’un ticari defterlerinde 26.070,35.-euro davacı şirketten tahsil ettiği tespit edildiğini, davacı şirketin ve dava dışı … şirketinin ticari defterleri birbirlerini doğrulamakta olup 26.070,35.- e hasar ödemesi yapılmış ve yasal zorunluluk nedeniyle 26.070,35.- e yu ödeme tarihinde ki kurdan TL ye çevirerek ticari defterlerine işlediğini, mahkemece tespit edilen hasar bedeli doğru olup davalı yanın itirazlarının haksız olduğunu, müvekkil şirket hasar nedeniyle oluşan istifleme, nakliye ve gümrükleme vd. zarar kalemi olan masrafları da ödemiş olup CMR konvansiyonuna göre hasar nedeniyle oluşan masraflardan nakliyeci olup bu masraflar sigorta teminatı altında olup sigorta şirketince ödenmesi gerektiğini, dosya ticari defterlerin incelenmesi için tekrar bilirkişiye gittiğini, yapılan inceleme neticesinde müvekkil şirketin 26.070,35.-euro ödeme yaptığı ve zararın tazmini davalı şirketten isteyebileceğinin ortaya çıkmış olup istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taşıma(CMR) sorumluluk sigortası kapsamında sigortalanan riskin gerçekleşmesi nedeniyle gönderene ödenen bedelin rücuen tahsili davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, zararın sigorta teminatı kapsamında olup olmadığı, zarar miktarının CMR’ye göre hesaplanıp hesaplanmadığı noktasındadır. Dava konusu taşımaya ilişkin CMR Hamule Senedi, 30/07/2015 tarihinde, … Ltd. Şti.’nin … firmasına ihraç ettiği 26 palet 20.770 Kg yaş sebzenin …-… plakalı araçla Bursa/Türkiye adresinden Almanya’ya taşınmasına ilişkin olarak, taşıyıcı sıfatıyla … San. Ltd. Şti. tarafından düzenlenmiştir. Taşımaya konu ihracata ilişkin satıcı tarafından, alıcıya 28.07.2015 tarihli … nolu 33.320,00 Euro bedelli fatura kesilmiş ve teslim şekli FOB, ödeme şekli ise mal mukabili olarak belirtilmiştir. 01/0902015 tarihli eksper raporunda hasarın aşırı soğutmadan meydana geldiği ifade edilmiştir. Davalı sigorta şirketi tarafından, davacı taşıyıcının sorumluluğu davaya konu kara taşıması 01/08/2015-01/01/2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere “emtea taşımaları için taşıyıcı sorumluluk sigortası” ile sigortalanmış bulunmaktadır. Davacı tarafından, taşımada oluşan hasar nedeniyle davalıdan sigorta bedelinin ödenmesinin talep edilmesi üzerine yapılan ekpertiz çalışması sonucunda hasarın sigorta kapsamında kalmadığı bildirilerek tazminat talebi reddedilmiştir. Davacı taşıyıcı tarafından, hasarın sigorta poliçesi kapsamında kaldığından bahisle gönderici firmaya ödediği tazminat tutarının davalıdan tahsili istemiyle eldeki dava açılmıştır. Davaya konu sigorta poliçesinin kapsamı, sigortalıya karşı iddia edilen haklı tazminat taleplerinin yerine getirilmesi olarak belirlenmiştir. Ayrıca poliçenin 8.1.1.4. Maddesinde, sigortalının ısıya bağlı taşımalarda sadece, nizami çalışan soğutucu üniteleri olan araç ve römorklar kullanılmasını, riayet edilmesi gereken ısının taşıma evraklarına not düşülmesini ve personele, taşıma sırasında ısıya riayet edildiğinin düzenli olarak kontrol etmeleri ve belgelemeleri gerektiğine dair talimat verilmesini sağlamak yükümlülüğü bulunduğu, 8.3.1. sigortalının yükümlülüklerinden birini ihlal etmesi halinde ve bu ihlalin kasıt ve ağır bir ihmalden kaynaklanması durumunda sigortacının ödeme yükümlülüğünden muaf olacağı düzenlenmiştir. Poliçeye göre, sigortalının yükümlülüğünü ihlal etmesi halinde bu ihlalin kasıt ve ağır bir ihmalden kaynaklanması durumunda hasar teminat dışı kalacaktır. Taşımaya konu CMR Hamule Senedinde termoking devamlı +2 C’de çalışacaktır notu bulunduğu gibi davacı taraf aracın şoförüne gereken talimatı vermiştir. Davaya konu hasar soğutma sisteminden kaynaklanmakla birlikte bu durumun davacının kastından veya ağır kusurundan kaynaklandığı ispatlanamamıştır. Bu halde taşıma sırasında meydana gelen hasar nedeniyle oluşan zarar poliçe kapsamındadır. Polçenin 5.4 maddesinde teminat limiti olarak CMR’nin 23 ve müteakip maddelerinde öngörülmüş olan tazminat ödemesi ile birlikte diğer ziya ve hasarlarda maktu bedeller belirlenmiştir. CMR Konvansiyonu’nun 17/1. Maddesine göre, taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur. CMR’nin 23/1. maddesinde ise, taşıyıcının, yükün kısmen veya tamamen kaybından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğundan, bu tazminat yükün taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetine göre hesaplanacağı, bununla beraber, tazminatın, eksik brüt ağırlığın kilogramı başına 8.33 hesap birimini aşmayacağı düzenlenmiştir. Taşımaya konu emtianın satış faturasına göredeğeri 33.320,00 Euro’dur. Yaptırılan eksper raporunda fatura bedelinden düşük değer karşılığında satış yoluyla elde edilmiş değer olan14.550,82 Euro hesaptan düşüldüğünde zarar 18.769,18 Euro olarak hesaplanmıştır. Ancak mahkemece dava bu zarar miktarına 7.301,17 Euro ilavesiyle 26.070,35 Euro üzerinden kabul edilmiştir. Davacı taraf, bu farkın 7.301,17 Euro hasar nedeniyle yapılan masraftan kaynaklandığını beyan etmektedir. Ayrıca davacı tarafça bilirkişi raporuna karşı sunulan beyan dilekçesinde bu farkın … tarafından istifleme, nakliye, ve gümrük masrafları olarak yansıtıldığını açıklamıştır. Ancak bu masrafların, taşıma sırasında emtianın hasarlanmasından kaynaklandığı ve ödendiği hususları ispatlanabilmiş değildir. Bu nedenle davacının iddia ettiği 7.301,17 Euro tutarındaki masrafın tazminat tutarına eklenmesi mümkün değildir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davacının gönderici …’a hasar bedeli olarak 26.075,35 Euro karşılığı 87.069,75 TL ödeme yaptığı anlaşılmakla birlikte, davacının sigortasından talep edebileceği miktar ancak göndericinin davacı-taşıyıcıdan isteyebileceği gerçek zarar ile sınırlıdır. Bu ise eksper raporu ve bilirkişi raporu ile 18.769,18 Euro olarak tespit edilmiştir. Taşımaya konu emtianın brüt ağırlığı 20.770 Kg olup karar tarihindeki SDR kuru itibariyle davacının sorumlu olduğu tazminat tutarı taşıyıcının sınırlı sorumluluk limitini aşmamaktadır. Dolayısıyla mahkemece gönderenin gerçek zararı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, zarar nedeniyle yapıldığı ispatlanamayan masraflar da eklenerek davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmamıştır. Davalı vekili istinaf, dilekçesinde davacının gönderene 87.069,75 TL ödeme yaptığı ve bu miktarın bugünkü Euro kuru üzerinden karşılığına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de, taşımaya konu emtianın satış bedeli euro cinsinden olup zararın da euro cinsinden oluştuğu açıktır. Davacı tarafça gönderene yapılan ödemede zararın ödeme tarihindeki Türk Lirası karşılığı üzerinden yapılmıştır. Dolayısıylı sigorta şirketinden zararın Euro cinsinden istenmesine bir engel bulunmamaktadır. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; Mahkemece davanın gerçek zarar dışında kalan masraflara ilişkin talep yönünden de kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiş ve bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından Dairemizce esas hakkında yeniden karar verilmek suretiyle davanın 18.769,18 Euro yönünden kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Davanın kısmen KABULÜ ile; 18.769,18 Euro’nun 28/07/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca 1 yıllık Euro cinsinden açılan mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair taleplerin REDDİNE, 2-Başlangıçta peşin olarak alınan 1781,29 TL harcın alınması gerekli olan 5129,77 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.348,48 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 31,40 TL, posta ve tebligat-talimat gideri 270,00 TL, bilirkişi ücreti 1.450,00 TL olmak üzere toplam 1751,4 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.260,93 TL yargılama masrafına, peşin harç 1781,29 TL eklenerek sonuç olarak 3042,22 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 490,47 TL yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına, 4-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 10.562,41 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 5-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine, 6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; davalı tarafça yatırılan avansın kendisine iadesine, 7-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak; a-Davalı vekilince yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, b-Davalı tarafça istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı 121,30 TL yargılama masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 12/05/2022