Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/715 E. 2022/459 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/715
KARAR NO: 2022/459
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/03/2018
NUMARASI: 2017/49 Esas – 2018/231 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde özetle; kurum sigortalılarından …’nın 1997 yılında iş kazası geçirip sakat kaldığını, davacı tarafından kendisine gelir bağlandığını, oluşan kurum zararının tahsili için … A.Ş hakkında dava açıldığını, ancak şirketin 29/09/2006 tarihinde sicil kaydının terkin edildiğinin anlaşıldığını ileri sürerek şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin mevzuat gereğince işlem yaptığını, tasfiye sürecinde sorumluluğun tasfiye memurunda olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tasfiye memuru davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “Somut olayda; şirketin tasfiyesinin kapandığı ancak davacı tarafından Bakırköy 2. İş Mahkemesi’nde 2015/418 esas sayılı davasının açıldığı, bu nedenle TTK.nın 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu hale geldiği anlaşıldığından şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline, tasfiye memuru atanmasına ve durumun tescil ve ilanına,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı SGK vekili istinaf dilekçesinde özetle; HMK’nun 326. Maddesine göre müvekkili kurum lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin davalılardan alınarak müvekkili kuruma ödenmesine karar verilmesi gerekirken, aksine hüküm kurulmuş olması nedeniyle ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, tasfiye sonucunda tasfiyenin sona erdiği tescil edilerek ticaret sicilinden terkin edilen şirketin TTK’nın 547. Maddesi uyarınca ek tasfiyesi davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, tasfiye memurunun ve ticaret sicil müdürlüğünün ihya yargılaması nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olup olmadığı noktasındadır. İhyası istenen Tasfiye Halinde … A.Ş, tasfiyenin sona erdiği 12.01.2007 tarihinde tescil edilerek ticaret sicilinden terkin edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 547. maddesine göre; tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescili istenebilir. Bakırköy 2. İş Mahkemesi’nin 2015/418 esas sayılı dosyasında sigortalı …’nın 08/07/1997 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle SGK tarafından bağlanan gelir nedeniyle oluşan kurum zararının tazmini için ihyası istenen şirket hasım gösterilerek dava açılmıştır. Davacının açtığı bu davada yapılacak yargılama sonunda davanının kabulüne karar verilmesi halinde tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak tamamlandığından bahsedilemeyecektir. Somut olayda davacı ile ihyası talep edilen şirketin taraf olduğu, Bakırköy 2. İş Mahkemesi’nin 2015/418 esas sayılı dosyasının sonuçlandırılabilmesi için ticaret sicilinden terkin edilmiş şirketin yeniden sicile tescili zorunludur. 6100 sayılı HMK’nın Madde 326/1. maddesinede, Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir. HMK’nın 353/1-ğ maddesine göre vekâlet ücreti de yargılama masraflarındandır. Davanın kabulüne karar verildiğinden, tasfiye memurunun yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerekir. Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olarak yargılama masraflarından dolayı sorumluluğu bulunmamakla birlikte şirketin tasfiye işlemlerini yürüten tasfiye memurunun yasal hasım olarak kabulü mümkün değildir. Dolayısıyla davalı tasfiye memuru yargılama masrafı ve vekalet ücretinden dolayı sorumludur. Hal böyleyken, mahkemece dava kabul edilmekle birlikte yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılması ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiştir. Ayrıca, ek tasfiyeye talepte gösterilen sebeple sınırlı olarak karar verilmesi gerekir. Mahkemece de şirketin ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olarak ihyasına karar verilmiş olmakla birlikte infazda tereddüt oluşturacak şekilde ek tasfiyenin neleri kapsadığı hükümde gösterilmemiştir. Tüm bu eksik hususların yanı sıra mahkemece tasfiye memuru olarak atanan … 18/01/2021 tarihinde vefat etmiştir. Bu halde mahkemece ihya edilen şirkete yeni bir tasfiye memuru atanması gerekir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda, Mahkemece eksik inceleme ile davanın sonuçlandırılması isabetli görülmemiş ve bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 2-Davacı SGK harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi 14/04/2022