Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/700 E. 2022/57 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/700
KARAR NO: 2022/57
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/04/2019
NUMARASI: 2018/1436 Esas – 2019/452 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/01/2022
Hasımsız olarak görülen davada ilk derece mahkemesince ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA:Davacı vekili, müvekkili şirkete ait karar defterinin müvekkili şirket yetkilisine ait … plakalı araçtan 13.11.2018 tarihinde hırsızlandığını belirterek müvekkiline ait karar defterinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince, davacı şirket yetkilisince verilen ifade tutanağında karar defterinin aracın ön koltuğunda ve araç camı hafif açık bırakılacak şekilde bırakıldığı, davacı şirketin, ticari defterlerin korunması, saklanması ve zayinin önlenmesi bakımından üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, diğer yandan şirket merkezinde bulunması gereken karar defterinin araç içerisinde bulunduğuna dair herhangi bir delil de dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından ticari defterin hırsızlık nedeni ile zayi olması akabinde süresi içerisinde ve yetkili / görevli mahkemede zayi belgesi verilmesi için usulüne uygun olarak huzurdaki davanın ikame edildiğini, gerek C. Başsavcılığı dosyasında yer alan bilgi ve deliller gerekse dava dosyasında yer alan bilgi ve deliller sayesinde hırsızlık olayının yaşandığının açık olduğunu, karar defterlerinin veya diğer ticari defterlerin devamlı olarak şirket merkezinde tutulması gerektiğine yönelik herhangi bir yasal zorunluluk bulunmadığını, noter tasdiki işlemleri için defterin notere götürülmesi sırasında olayın meydana geldiğini, davanın reddinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 82/7. maddesi gereğince …açılan zayi belgesi istemine ilişkindir. Davacı, şirkete ait karar defterinin araçta meydana gelen hırsızlık sonucunda zayii olduğunu iddia etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesi uyarınca, bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kâğıtlar hırsızlık veya yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziya uğrarsa, tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine zayi belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkeme, lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. Böyle bir vesika almamış olan tacir defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılır. Somut uyuşmazlıkta talebin, TTK’nın 82/7. maddesinde öngörülen hakdüşürücü süre içinde yapıldığı anlaşılmaktadır. TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir. Başka bir ifadeyle, tacirin yukarıda bahsedilen kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir. Ayrıca, ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesi zorunludur. Somut olayda; şirkete ait tüm ticari defterlerin ve sair belgelerin kural olarak şirket merkezinde bulundurulması ve korunması için gerekli tedbirlerin alınması gerekirken, davacı tacirin, defterin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden, ilk derece mahkemesince verilen red kararı isabetlidir (Yargıtay 11 H.D’si 04/02/2008 tarih, 2006/14049 E. 2008/956K. Sayılı ilamı). Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 20/01/2022