Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/608 E. 2021/1443 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/608
KARAR NO: 2021/1443
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/03/2019
NUMARASI: 2018/1117 Esas – 2019/331 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı aleyhine faturalara dayalı cari hesap bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davacının bu ticari ilişkiye istinaden 2018 yılında 47 adet belgeye istinaden 76.963,00 TL KDV hariç BS formuyla bildirim yaptığı, davalının da 47 adet belgeye istinaden 76.963,00 TL KDV hariç BA formuyla bildirim yaptığı, BA ve BS formları uyumlu olup, toplam satış tutarı ile toplam tahsilat tutarı arasındaki farkın 20.994,00 TL olarak bulunduğu, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 20.994,00 TL cari hesaba dayalı hesap alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; icra drosyasına vekil olarak itiraz edilmesine rağmen dava dosyasının hiçbir aşamasında tarafına vekil olarak tebliğ yapılmadığını, dava esnasında müvekkili şirketin defterleri incelenmemiş vekil olarak taraflarına defter tebliğ hususun da bir ihtar çıkarılmadığını, bu ihtarın müvekkili şirkete duruşma tebliği içinde yapıldığını, bu şekilde taraf teşkilinin yapıldığı Yargıtay İçtihatlarına göre kabül edilmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, faturalara dayalı cari hesap bakiye alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İcra takibine vekil aracılığıyla itiraz edilmiş olması, itirazın iptali davasının da aynı vekil aracılığıyla yürütüleceği sonucunu doğurmayacağı gibi, vekaletnamenin avukata müvekkilinin talimatı olmadan dava açma veya açılmış davaya girme yetkisi vermeyeceğinden dava dilekçesinin davalı asile tebliğ edilerek yargılamanın yapılmasında usule ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Somut olayda, usulüne uygun ihtara rağmen davalının ticari defterlerini bilirkişi incelemesine ibraz etmemiş ise de, tarafların vergi dairesine bildirmiş oldukları BS ve BA formlarının birbiri ile uyumlu olduğu, buna göre, davacının 2018 yılında 47 adet belgeye istinaden 76.963,00 TL BS formuyla bildirim yaptığı, davalının da 47 adet belgeye istinaden 76.963,00 TL BA formuyla bildirim yaptığı, toplam satış tutarı ile toplam tahsilat tutarı arasındaki farkın davacının alacak talebi olan uyuştuğu, ispat yükü üzerinde olan davacının alacağını kanıtladığı, davalı tarafça ödemeye ilişkin bir savunma ya da bu yönde bir delil ileri sürülmediği gözetildiğinde davalı vekilinin istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir. Açıklanan bu nedenlerle davalı vekilinin yerinde olmayan bütün istinaf sebeplerinin HMK 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davalı tarafından başvuru sırasında peşin olarak yatırılan 358,50 TL harcın, alınması gerekli olan 1.434,10TL harçtan mahsubu ile eksik 1.075,60 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 26/11/2021