Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/597 E. 2021/1239 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/597
KARAR NO: 2021/1239
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/02/2019
NUMARASI: 2015/801 Esas – 2019/206 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/10/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı müflis … Bankası İflas İdaresi vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle, dava dışı şirket ile imzalan genel kredi sözleşmesine davalının müteselsil kefil olup, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek gönderilen ihtarnameye rağmen ödeme yapılmadığından alacağın tahsili için yapılan takibe davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilemesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece toplanan deliller ve alına bilirkişi raporu doğrultusunda, takip konusu nakit alacağın teminat mektubu komisyon bedelinden kaynaklandığı ve ödenmeyen komisyon bedeli olmadığı, gayri nakit alacağın dayanağı olan çek yaprağı sorumluluk bedeli ve teminat mektubu bedelinden müteselsil kefilin sorumlu olması için sözleşmede bu konuda açık hüküm bulunması gerektiği ancak genel kredi sözleşmesinde bu yönde bir düzenleme olmadığından davacının gayri nakit alacağın deposu isteminde de bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvuulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kefilin gayrinakdi alacağın deposundan sorumlu olması için genel kredi sözleşmesinde özel bir hüküm bulunmasına gerek olmadığı yönünde 11. Hukuk Dairesinin 2015/3554 esas, 2015/11727 karar sayılı ilamının bulunduğu, kefaletin asıl borçlunun tüm borçlarını kapsadığı, genel kredi sözleşmesinin 20.7 kefalet başlıklı maddesinde, kefil, kefalet limitiyle sınırlı olarak müşteri nakdi ve gayri nakdi borçlarını yerine getirmeyi taahhüt ve kabul ettiği, mahkemece bu hususun dikkate alınmadan hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu, rapora bu yönden ileri sürülen itirazların değerlendirilmediği, müvekkili bankanın müflis olup, 5411 sayılı yasanın 140/8 maddesine göre harçtan muaf olmasına rağmen harç alınmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan nakit alacağın tahsili gayri nakdi alacağın deposunu teminen yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re’sen yapılmıştır. Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında 28.11.2011 tarihli 100.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi akdedilmiş ve davalı da sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzalamıştır. Kefalet sözleşmesinin, kefalete ilişkin koşulları taşıdığı ve geçerli bir sözleşme olduğu anlaşılmıştır. Kefil, kefalet sözleşmesinde belirtilen azamî miktarla sınırlı olmak üzere, asıl borç ile borçlunun kusur veya temerrüdünün yasal sonuçlarından sorumlu olduğu gibi kendi temerrüdünün sonuçlarından ayrıca sorumludur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, deposu talep edilen gayrinakdi alacak, teminat mektubu ile çek yaprağı banka sorumluluk bedelinden kaynaklanmaktadır. İlk derece mahkemesince de belirtildiği üzere taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefilin gayri nakdi olarak kullandırılan teminat mektup bedeli ve çek yaprağı sorumluluk bedeli deposundan sorumlu tutulacağına dair açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Her ne kadar genel kredi sözleşmesinin “Kefalet ” başlıklı kısmının 20.7.1 maddesi ” iş bu sözleşmenin altında müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunan kişiler, sözleşme ile kullandırılan nakdi ve gayri nakdi kredilerden ve sari sebeplerden, bankaya karşı doğmuş ve doğacak borçların yerine getirilmesinden müşterinin borçlarına ve birbirlerinin borçlarına sözleşmenin girişinde yazılı kredi tahsis tutarına kadar müteselsilen sorumlu oldukları….” hükmü bulunmakta ise de; bu hüküm genel kredi sözleşmelerinin çerçeve niteliğinde sözleşmeler olmasına göre banka tarafından kullandırılan veya kullandırılacak kredilerden sorumlu olduğu anlamına gelmekte olup, kefilin teminat mektup bedeli ve çek yaprağı banka sorumluluk bedelinin deposundan sorumlu tutulmasına esas teşkil edebilecek bir düzenleme olarak kabul edilemez. Yargıtayın son yıllardaki yerleşik içtihatlarına göre, kefilden depo talebinde bulunulabilmesi için sözleşmede tereddüte mahal vermeyecek şekilde bu konuda açık hükmün yer alması zorunludur. Aksi halde kefil, gayri nakdi alacağın deposundan sorumlu tutulamaz. Bu durumda ilk derece mahkemesince gayri nakdi alacağın deposu isteminin reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki davacı müflis bankanın 5411 sayılı yasanın 140/8 maddesine göre harçtan muaf olmasına göre, harç alınmaması gerekirken davacı aleyhine maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi doğru görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenle kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ancak yeniden yargılamaya gerek olmadığından davanın reddine ve davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına dair karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı Müflis … Bankası İflas idaresi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 1-Davanın REDDİNE 2-Davalı müflis banka 5411 sayılı yasanın 140. maddesi gereğince harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı taraf yargılama aşamasında 160,00 TL posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı, 15,80 TL dosya masrafı olmak üzere toplam 1.175,80 TL’ nin davacı üzerinde bırakılmasına, 4- Kullanılmayan gider avansının HMK 333 maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine, 5-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak; a-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan posta gönderim ücretinin 23,65 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 22/10/2021