Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/571 E. 2021/1410 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/571
KARAR NO: 2021/1410
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/01/2018
NUMARASI: 2015/528 Esas – 2018/21 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/11/2021
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkilin bilişim sektöründe faaliyet gösteren bir firma olduğunu, müşterisinin 7 (yedi) adet akıllı telefon alımı için siparişi üzerine, 7 (yedi) adet akıllı telefonu satmış ve toplam satış bedeli 16.850.-TL’yi müvekkilinin tedarikçisi olan “… AŞ” Internet sayfasından müşteri kredi kartı çekimi yapılmak suretiyle tahsil ettiğini, kredi kartı çekimi nedeniyle, müşteriden “Mail Order” formu, kredi kartı fotokopisi ve kimlik (pasaport) fotokopisi alındığını, kart hamilinin kendi bankasına satış işleminin kendisi tarafından yapılmadığını söyleyerek itirazda bulunduğunu, aracı şirketin “Mail Order’ talimatı, kimlik ve faturayı istemesi üzerine anılan belgelerin “… AŞ’ iletildiğini, bilahare davalı banka alım/satımda kullanılan kredi kartının kopyalanarak üzerindeki ismin değiştirildiğinin bildirdiğini, davalı bankanın 18.850.-TL “… AŞ’den geri aldığını, akabinde müvekkilinde bu bedeli “… AŞ ‘nin ödediğini, davalı bankanın özensizliği nedeniyle satışta kullanılan kredi kartının kopyalandığını, kredi kattın üzerindeki isim farklı olduğu halde bankaca uyarı verilmemesi, bankanın kredi kartı üzerindeki ismi kontrol etmemesi nedeniyle dolandırıldıklarını ve zarara uğradıklarını, İstanbul C. Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkili banka ile dava dışı üye işyeri “… AŞ” arasında imzalanan 0ye İşyeri ve “Mail Order” sözleşmesine istinaden pos cihazı bağlandığını, kopyalanmış “… Bankası AŞ” ne ait kredi kartının, dava dışı … AŞ’ye sağlanan POS cihazı üzerinden işlem yapıldığını, üye işyerinin kullandığı POS sistemi üzerinden satış yaparken gerekli güvenlik önlemlerini almak zorunda olduğunu, ayrıca işlem sırasında davacının müşterisinden onay numarasını bankasından istemesi suretiyle işlemin güvenliliğini sağlamayan davacının kusurlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda, davalı bankanın kart hamilinin bankasından aldığı onaya göre harcama bedelini dava dışı üye işyeri hesabına alacak geçtiği, daha sonra gerçek kart hamilinin itirazı üzerine, satış tutarının davalı bankaca kart hamilinin bankasına ‘… Bankası AŞ’ ters ibraz (Chargeback) edildiği, üye iş yerinin bağlı bulunduğu post bankası ne de kart hamilinin bankası mail order talimatını fiziksel olarak görüp irdeleme olanağına sahip olmadığı, öte yandan mail order işleminde şifre kullanılmadığı için kart bilgilerini sunan hamilin gerçek kart hamili olup olmadığını test etmek imkanı bankalarca bulunmamakta olup, olayda davalı bankanın kusurlu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf sebeplerinde özetle; davalı bankanın pos üye işyeri sözleşmesinin tam metnini sunmaması nedeniyle sözleşme bağlamında bir değerlendirme yapılamadığını, bu eksiklik tamamlandıktan sonra ek rapor alınmadan karar verildiğini, ispat yükünün davalıda olduğunu, davalının özensizliği nedeniyle, satımda kullanılan kartın kopyalandığını, kartın üzerindeki isim farklı olduğu halde bankaca uyarı verilmediğini, bankanın kart üzerindeki ismi kontrol etmemesi nedeniyle dolandırıcı(lar) haksız biçimde kazanç elde ederken müvekkilinin zarara uğradığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Davacı, 7 adet akıllı telefon alımı için sipariş verilmesi üzerine, toplam satış bedelinin tedarikçi firma olan dava dışı … AŞ’nin internet sayfasından, müşteri kredi kartı çekimi yapılmak suretiyle tahsil edildiğini, bu işlem için müşteriden “Mail Order” formu, kredi kartı fotokopisi ve kimlik (pasaport) fotokopisi alındığını, ürünün de müşteriye teslim edildiğini, ancak kart hamilinin harcamaya itiraz ettiğini, charge back işlemi sonucunda, davalı bankanın söz konusu tutarı üye işyeri … AŞ’den geri aldığını, bu paranın kredi kart hamiline iade edildiğini, davacının da bu bedeli … AŞ’ye ödemek zorunda kaldığını, satış işleminde kullanılan kredi kartının kopyalandığını, kredi kartı üzerindeki isim farklı olduğu halde bankaca uyarı verilmediğini, bankanın kusurlu olduğunu iddia ederek uğradığı zararın tazminini istemiş, davalı banka ise, davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince, yukarıda belirtilen gerekçe doğrultusunda, davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK 355. Maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni nedenleri ile sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Somut olayda, davacının teknoloji ürünleri toptan dağıtıcısı olarak faaliyet gösterdiği, 7 adet akıllı telefon siparişi üzerine, satışa konu ürünlerin müşteriye teslim edildiği, karşılığı satış tutarının ise, davacının tedarikçisi ve aynı zamanda davalı bankanın POS üye işyeri olan … AŞ’nin “mail order” veya “sanal pos” kanalıyla kredi kartı hamilinden mail order talimatı alınmak suretiyle tahsil edildiği, gerçek kredi kartı hamilinin söz konusu harcama işlemine yapmış olduğu itirazın kabul edilerek mail order yoluyla yapılan satış tutarının davalı bankanın POS üye işyeri … AŞ hesabına borç kaydetmek suretiyle kartı çıkaran … Bankası AŞ kanalıyla gerçek kart hamiline ödendiği dosya kapsamından sabit olup, davacı tarafça, satış işleminde kullanılan kredi kartının kopyalanmış olduğu, kartın üzerindeki isim ile gerçek kart hamilinin isminin uyuşmadığı, ters ibraz (chargeback) işlemleri sonucunda, tedarikçi firma … AŞ’nin davalı bankaya ödemiş olduğu tutarı, bu kez davacıdan tahsil ettiği, davalı bankanın kusuru nedeniyle zarara uğradığını iddia etmiş ise de, davacı ile davalı banka arasında POS üye işyeri sözleşmesinin bulunmadığı gibi kopyalanan kredi kartını çıkaran bankanın da davalı banka olmadığı gözetildiğinde, davalıya husumet tevcih edilemeyeceğinden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmemesi doğru değil ise de, sonucu itibariyle doğru olan ilk derece mahkemesinin kararına yönelik istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcı başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a. maddesi uyarınca KESİN olarak oy birliğiyle karar verildi. 18/11/2021