Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/494 E. 2021/1198 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/494
KARAR NO: 2021/1198
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/01/2018
NUMARASI: 2015/431 Esas – 2018/25 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA:Davacı vekili, müvekkilinin Kocaeli ili Dilovası ilçesindeki Dilderesi ıslah çalışması kapsamında, 2 adet DN300 çelik borunun “deplaseve demontaj” işini yapmak için dava dışı … Ltd.Şti. ile sözleşme imzaladığını, sözleşmede sadece iki taraf olup … Şti.’nin işveren, müvekili şirketin ise yüklenici olduğunu, işin başlama tarihinin 09/09/2014, yapılacak işin ise Dilderesi ıslah çalışması kapsamında 2 adet DN300 çelik borunun standartlara uygun olarak tamamlanarak teslimini kapsadığını, müvekkil şirket ile davalı … arasında 29/05/2014 başlangıç ve 29/05/2015 bitiş tarihli ve … poliçe numaralı 2 sayfadan ibaret 3. Şahıslara karşı mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlendiğini, müvekkilinin üstlendiği işe başladığını ve 09/09/2014 tarihinde Dilderesi ıslah çalışması sırasında, montajı yapılacak boru kiralanan bir vinç vasıtası ile taşınırken boruların vinçten kurtularak mevcut olan boru hattının üzerine düşerek mevcut olan boru hattında kırılmaların oluştuğunu, bu olay dolayısı ile üçüncü kişi dava dışı … A.Ş.’ye ait boru hattı hasarlanmış ve ilgili şirketin zararının meydana geldiğini, zararın daha fazla artmaması için geçici önlemler almak zorunda kalındığını, tüm bu geçici önlemler için 45.430 TL harcama yapıldığını, aynı zamanda hasarlanan mevcut hattı eski hale getirmek için de 32.240 TL harcama yapılmak zorunda kalındığını, kırılan boru hattı nedeniyle üçüncü kişi olan … şirketinde su sarfiyatı meydana geldiğini şirketin olaydan dolayı boşa sarf edilen su nedeniyle toplam 130.000,00 TL zararının oluştuğunu ve bu bedelin müvekkilden tahsil ettiğini, müvekkilinin olayı akabinde 08/12/2014 tarihinde davalı … şirketine durumu bildirdiğini, bunun üzerine hasar dosyası açıldığını, davalı … şirketinin ise, söz konusu hasarın poliçe teminatı dışında kaldığından bahisle tazminat ödemesi yapmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 207.670,00 TL’nin rizikonun gerçekleştiği tarih olan 09/09/2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan (poliçe limitleri ile sorumlu olmak kaydıyla) tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacı tarafın iddialarının aksine bahsi geçen işin yapılması amacıyla Dilovası Organiza Sanayı Bölgesinde yer alan firmalar ile dava dışı yüklenici … Ltd.Şti. arasında sözleşme imzalandığını, sözleşmede görüleceği üzere, sözleşmenin taraflarından bir tanesi de yapılan çalışma esnasında boruları zarar gören dava dışı … A.Ş. olduğunu, bu sözleşmede … Ltd.Şti.’nin ise, yüklenici pozisyonunda olduğunu, bu sözleşmeden sonra, … Ltd.Şti ile davacı arasında 01/09/2014 tarihli sözleşme imzalandığını, yapılan su borularının deplase edilmesi işinde boruları hasarlanan dava dışı … A.Ş. işveren, davacı ise alt yüklenici pozisyonunda olduğunu, bu sebeple boruları hasarlanan dava dışı … A.Ş.’nin üçünçü kişi durumunda olmadığını, akdi durumda dahi, davacı sigortalının adamları tarafından çalıştıkları bina ve araziye verdikleri zararların teminat dışında bırakıldığını, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, hasar tutarına %10 oranında muafiyet uygulanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince toplanan deliller sonucunda, dava dışı … A.Ş.’ nin 3. kişi konumunda olmayıp, asıl işverenlerden olduğu, davacının alt yüklenici olduğu talep edilen bedelin teminat dışında olduğu, bilgilendirmeye ilişkin def’i yönünden ise, TTK’ nın 1423/2. maddesine göre aydınlatma açıklamasının verilmemesi halinde sigorta ettiren sözleşmenin yapılmasına 14 gün içinde itiraz etmemiş ise sözleşme poliçede yazılı şartlarla yapılacağından ve davacı tarafın şartlara ilişkin bir itirazının davalı tarafa bildirildiğine dair bir delil dosyada bulunmadığından davacının bilgilendirme konusunda yapmış olduğu itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dava dışı … AŞ’nin 3. Kişi konumunda olduğunu, müvekkili ile … AŞ arasında iş ilişkisi bulunduğunun kanıtlanamadığını, kaldı ki, davalı … şirketinin aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, sigorta sözleşmesinin tarafların sözleşmenin müzakeresi safhasında üzerinde anlaştığı koşullarla kurulmuş sayılacağını, bu koşulların ise poliçe ile ispatlanacağını, poliçede yer alan bazı hükümlerin kararşlaştırılandan farklı ve sigorta ettiren aleyhine ise, bu hükümlerin geçersiz sayılacağını, 14 günlük itiraz süresinin ne zaman başlayacağı yasada öngörülmediğinden bu hususun müvekkili lehine uygulanması gerektiğini, zararın kısmen eksik hesaplandığını, bu bakımdan bilirkişi raporundaki hesaplamanın kabul edilmediğini, belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki üçüncü şahıs sorumluluk sigorta sözleşmesi kapsamında, davacı sigortalının 01.09.2014 tarihli eser sözleşmesinde yüklenici sıfatı ile dava dışı … A.Ş.’ye vermiş olduğu maddi zararların davalı sigortacıdan tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut olayda, davacı tarafça, dava dışı … Ltd.Şti. ile aralarında akdedilen 01/09/2014 tarihli Dilderesi ıslah işi sözleşmesi kapsamında, 2 adet DN300 çelik borunun deplaseve demontaj işinin üstlenildiği, ıslah çalışmaları sırasında, montajı yapılacak borunun vinç ile taşınırken vinçten kurtularak mevcut boru hattına düşmek suretiyle dava dışı … A.Ş’ye ait boru hattına zarar verdiğinden bahisle ortaya çıkan maddi zararların dava dışı zarar gören … A.Ş ‘ye ödendiği, ödenen bedelin davalı … ile aralarında imzalanan üçüncü şahıs sorumluluk sigorta sözleşmesi kapsamında, tazmini istenmiş, davalı ise, zarar gören … A.Ş’nin 3.kişi konumunda olmadığını, riskin poliçe teminatı kapsamında kalmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Uyuşmazlık, dava dışı zarar gören … A.Ş’ nin 3. Kişi konumunda olup olmadığı, riskin 3. Şahıslara Karşı Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında kalıp kalmadığı ve poliçede teminat dışı olan hususlar bakımından bilgilendirme yapılıp yapılmadığı noktalarında toplanmaktadır. Dilderesi ıslah işini konu alan ve yüklenicisi … Ltd. Şti olan 29.09.2014 tarihli sözleşmede, işveren olarak Dilovası Organize Sanayi Bölgesi İdaresi ile su hattı yapılacak 10 adet firmanın gösterildiği, bu 10 adet firma arasında … AŞ’nin de olduğu, bu kez … Ltd. Şti’nin işveren, davacı şirketin ise yüklenicisi olduğu aynı işi konu alan 01.09.2014 tarihli sözleşmenin imzalanmış olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Nitekim, davacı tarafından davalı … şirketine hitaben yazılan 23.12.2014 tarihli hasar bildiriminde, “…iş yaptığımız … firmasının taahhüdünde yapılan … fabrikasına ait boru deplase ve montaj işinde 09/09/2014 tarihinde hasar meydana gelmiştir..” denilmiştir. Taraflar arasındaki 3. Şahıs Mali Sorumluluk Poliçesi genel şartları 3. Maddesi b bendinde, bir mukavelenin ifasına veyahut hususi bir anlaşmava dayanan işler sonucu oluşan hasarların teminat dışı olduğu belirtilmiştir. Hal böyle olunca, dava dışı … AŞ’nin 3. Kişi konumunda olmayıp, asıl işveren, dava dışı … Ltd Şti’nin üst yüklenici, davacı şirketin ise alt yüklenici olduğu, hasar gören boru ve bağlantılı malzemelerin asıl işveren dava dışı … AŞ’ye ait olduğundan ve hasarın işin ifası sırasında meydana geldiğinden poliçe teminat kapsamında kalmadığı gibi, tacir sıfatını haiz olan davacının imzasının bulunduğu poliçede açıkça sigorta sözleşmesi ile kapsam dahilinde alınmış riskler ile kapsam dışı bırakılmış risklerin yer aldığı sigorta genel şartlarını ve klozlardan haberdar edilmiş olduğu belirtildiğinden ilk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan bu nedenlerle, HMK’nin 353/(1)-b.1. maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı davacı vekili tarafından başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına 3-Davacı vekili tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/10/2021