Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/446 E. 2021/1318 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/446
KARAR NO: 2021/1318
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2018
NUMARASI: 2016/349 Esas – 2018/1031 Karar
DAVA: Menfi Tespit /Çek İstirdatı
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/11/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 10.09.2015 tarihinde iş yerinde meydana gelen hırsızlık neticesinde dava konusu … A.Ş Avcılar E-5 şubesine ait 31.01.2016 keşide tarihli 6.000,00 TL tutarlı çek ile birlikte 67 adet çekin çalındığı, olayla ilgili olarak İstanbul ve Küçükçekmece C.Başsavcılıklarında soruşturmanın yürütüldüğü, çekin … Ltd.Şti ‘nin cirosu ile iktisap edildikten sonra müvekkili tarafından ciro edilemeden çalındığı, çek iptali davasının açıldığı, çekte son hamili olarak görünen davalı … ..Ltd.Şti tarafından İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile takibe konu edildiği, çekin haklı ve meşru hamilinin müvekkili olması nedeniyle dava konusu çekten davalılara borçlu olmadığının tspiti ile çekin istirdatına karar verilmesini ve davanın … Ltd.Şti ile ilk ciranta … Ltd. Şti’ye davanın ihbarını talep etmiştir.
CEVAP:Davalı … Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin düzgün ciro silsilesine haiz olduğu, müvekkilinin dava konusu çeki şofben satışı karşılığında davalı … Ltd.Şti’den ciro yoluyla edindiği çekin iyi niyetli ve meşru hamili olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Diğer davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı ile davalı … Ltd.Şti’nin ticari defterlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamına göre, çekin davacı ve davalı … Ltd.Şti’nin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının … Ltd:Şti’den ciro yoluyla iktisap ettiği, çekin … Ltd.Şti tarafından … Ltd.Şti’ye ciro edildiği, adı geçen firma tarafından davalı … Ltd.Şti’ye sonrasında da sırasıyla davalı … Ltd.Şti ve son olarak davalı … Ltd.Şti tarafından ciro ile iktisap edildiği ve son hamilin adı geçen davalı olduğu, son hamil olan davalı … Ltd.Şti ile bir önceki ciranta … Ltd.Şti arasındaki kombi satımına ilişkin ticari ilişki kapsamında edinildiği, satım faturasının ve karşılığında alınan dava konusu çekin davalının defterlerinde kayıtlı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu çekin … Ltd:şti tarafından müvekkili şirkete ciro edildiğinin tespit edilmesine göre, müvekkilinin en azından davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiği, yargılama sırasında davalı … Ltd.Şti ile davalı … arasındaki ticari ilişkinin incelemesi gerektiği, davalı … Ltd.Şti’nin kötüniyetli olduğu, basiretli bir tacir gibi davranmadığı, mahkemece bu hususun incelenmediği sadece her iki davalı arasındaki ticari ilişkiye göre çekin iktisap edildiğinin belirlenip kötüniyetin araştırılmadığı, oysa adı geçen davalının müvekkili şirket ile bağlantı kurup, bankalardan araştırma yapması halinde iyi niyetli olduğundan bahsedilebileceği, bu gerek yerine getirilmediğine göre iyi niyetli davranmadığının anlaşıldığı, çeki iktisapta iyi niyetli olduğunu iddia eden davalı … Ltd.Şti’nin yalnızca bir defaya mahsus bir ticari ilişki sonucunda nasıl güvenerek binlerce lira tutarındaki ticareti gerçekleştirdiği anlaşılamamış olup, bu hususun açıklanması ve ispatı gerekirken mahkemece dikkate alınmadığı zira adı geçen davalılar arasındaki ticari ilişkinin tek bir faturadan ibaret olduğu, bu fatura karşılığında da … Ltd. Şti. tarafından davalı … Tic. Ltd. Şti.’ye müvekkilinden çalınan 13 adet çeki ciro edilerek fatura bedelinin ödendiği, faturaya konu edilen ürünlerin … Ltd. Şti.’ye teslim edilip edilmediği, teslim edilmiş ise şirket merkezine mi, yoksa ürünlerin kullanacağı şantiyeye mi teslim edildiğine ilişkin tüm yargılama süresi boyunca herhangi bir herhangi bir beyanda bulunulmadığı, defaatle belirtilmesine rağmen bu hususun araştırılmadığı, tek bir fatura bedelinin, herhangi bir nakit ödeme olmadan yalnızca 13 çek ile ödenmesini ilk defa ticaret yapacak kişilerce kabul edilmesinin mümkün bulunmadığı, olağan şartlarda çek verecek kişinin satın aldığı ürün bedellerinin bir kısmını peşin olarak ödemesi ya da ürün bedellerine istinaden bir teminat mektubu vermesi gerektiği ayrıca davalı … Şti ile diğer davalı … Ltd. Şti arasındaki mahkemece de hüküm altına alındığı şekilde bir defaya mahsus dava konusu ciro silsilesindeki gibi bir ticari ilişki olmasının da mümkün bulunmadığı, mahkemece davalılardan … Ltd, Şti. ile dava konusu çek de dahil toplam 13 adet çeki tek bir fatura ve bir defaya mahsus ticari ilişkisi ile aldığının kabul edildiği, bununla birlikte davalılardan … Ltd. Şti.’nin iktisap ettiği tüm çeklerin davalılardan … ve sonrasında ciro silsilesini aynı olduğu, daha önce herhangi bir ticari ilişkisi bulunmayan bir şirketten tek bir faturaya karşılık dava konusu çek le birlikte 13 adet çek almasının olağan ticari hayata uygun olmadığı, olağan ticari hayat şartlarında piyasada bu şekilde çek dönmesi mümkün olmadığı, davalı yanın iktisap ettiği çeklere bakıldığında çekin keşidecileri, ilk hamilleri ve ilk cirolarının birbiriyle alakası olmayan kişi ve şirketler olduğu, ancak her nasılsa çeklerin …’de toplandığı ve devamında bahse konu şirketten … Ltd. Şti.’ye aynı ciro silsilesiyle de geldiği son olarak şirketten de … Ltd. Şti.’ye ciro edildiği, mahkemece bu husus irdelenmeden davanın reddedildiği, takip alacaklısı davalı … Ltd. Şti.’nin basiretli bir tacir gibi davranmayarak çekleri kötü niyetli bir şekilde iktisap ettiğinin ispatı anlamında en önemli delillerden birinin … Bankasının … numaralı 31.12.2015 tarihli çeki olduğu, dosyada fotokopisi mübrez olan ve diğer çekler ile birlikte bu çeke bakılmış olması halinde dava konusu çeki iktisap etmekten imtina edileceği ancak davalı tarafından anılan çekler incelenmeden iktisap edildiğinden iktisabın kötüniyetli olduğunun açık olduğu, sadece … Bankası’nın 31.12.2015 tarihli, … numaralı ve 4.000,00-TL bedelli çekin incelenmesinde bile … A.Ş. tarafından müvekkilim şirkete tam ciro ile ciro edildiğinin görüleceği, müvekkili şirketin cirosu olmadan 3. kişilere ciro edilmesinin ciro silsilesini koparan bir husus olduğu, davalı … Ltd. Şti. tarafından iktisap edilen çeklerde ciroları bulunan şirketlerin cok uzun süredir gayri faal oldukları, bu konunun ticaret sicil kayıtları ile kanıtlandığı ve anılan şirketlerin hiç bir beyanda bulunmadıkları sadece bunun bile davalıların gayri faal olduğunun ispatına yeterli olduğu, ayrıca dava konusu çek ile birlikte davalı yan tarafından iktisap edilen çekler üzerindeki imzaların da çeki ciro eden davalı … Ltd. Şti.’nin yetkililerine ait olmayıp, sahte imzalar olduğu, ticari teamüller gereğince bir çek iktisap edilirken çeki iktisap eden kişi tarafından çeki veren kişinin imza sirküleri veya imza beyannamelerinin, çeklerin üzerindeki imzalar ile en azından çıplak göz ile kontrolü gerektiği, mahkemece davalıların imza sirkülerine bakılmış olması halinde çıplak gözle bile imzaların gerçek olmadığının tespit edilebileceği ancak mahkemece değerlendirmediği, davalının tek fatura karşılığında 13 adet çeki iktisap ettiği, ilk çekin ibraz edilmesinden sonra cek ile ilgili ödeme yasağı olduğu tespit edilmiş iken elindeki diğer çeklerle işlem yapmasının da iktisapta kötü niyetli olduğunun kanıtı olduğu, bu konuda araştırma yapılmadan sadece taraf defterleri üzerinde yapılan bir inceleme ile ticari ilişkinin hukuka uygun olduğunun kabul edilemeyeceği, yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas alındığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak itirazları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK 72. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit ve 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarına yazılı gerekçe doğrultusuna davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf nedenleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re’sen yapılmıştır. 6102 sayılı TTK 790. maddesi uyarınca, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. TTK 818/c maddesi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanacak TTK 677. maddesinde, “imzaların istiklali” prensibi benimsenmiş olup, ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesinde yer alan diğer imzalar geçerlidir. 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde ise “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü bulunmaktadır. Bu düzenlemelere göre, çek istirdatı davasında ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, somut olayda, davacının öncelikle çekin yetkili hamili olduğunu ve çeki elinde bulunduran davalı … LTd.Şti’nin çeki iktisapta kötüniyetli bulunduğu veya ağır kusurlu olduğunu kanıtlaması gerekmektedir. Davacı taraf, dava konusu çekin ihbar olunan … Ltd.Şti ile aralarındaki ticari ilişki çerçevesinde adı geçen şirketin cirosu ile iktisap edildiği ancak ciro edilmeden iş yerinden çalınması nedeniyle ciro silsilesinde gözükmemekle birlikte çekin haklı ve meşru hamili olunduğu ve çeki elinde bulunduran davalı şirketin iktisapta kötüniyetli bulunduğunu ileri sürmüş, davalı … Ltd.Şti ise, çekin düzgün ciro silsilesi ile iktisap edildiği gibi çekin bir önceki ciranta olan davalı … Ltd.Şti ile aralarındaki satım ilişkisi kapsamında satılan mal bedeline karşılık alındığı, iyiniyetli meşru hamil olduğunu savunmuştur. Dava konusu çek incelendiğinde; keşidecinin ihbar olunan … Ltd.Şti olup, yine ihbar olunan … Ltd.Şti emrine düzenlendiği, ilk cirantanın çekin lehtarı olan … Ltd.Şti, daha sonraki cirantaların sırasıyla davalılar … Ltd.Şti, … Ltd.Şti ve son hamilin davalı … Ltd.Şti olduğu, ciro silsilesinin düzgün bulunduğu anlaşılmıştır. İstanbul … İcra Dairesinin … esas (Yeni esası 2019/10) sayılı dosyasında, çekin son hamili alacaklı davalı … ..Ltd.Şti tarafından, keşideci ve cirantalara karşı, kambiyo takibi yapılmış olup, çek bedelinin borçlu keşideci tarafından lehtar ve ilk ciranta … Ltd.Şti’ye ödendiği tespit edilmiştir. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, dava konusu çekin … Ltd.Şti tarafından davacı şirkete ciro edildiği ve davacı ile davalı … Ltd.Şti’nin defterlerinde kayıtlı olduğu ve adı geçen davalının bir önceki ciranta olan davalı şirket ile aralarındaki kombi alım-satımı nedeniyle düzenlenen fatura karşılığında çeki iktisap ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de; çek üzerinde davacı şirketin cirosuna rastlanmadığı gibi esasen davacı tarafından da; çekin … Ltd.Şti tarafından kendisine ciro edilmesine rağmen çekin çalınması nedeniyle çek üzerinde kendi cirosunun bulunmadığı ileri sürülmüştür. Çek, havale hükmünde bir ödeme vasıtasıdır. TTK 790.maddesi uyarınca çeki düzgün ciro silsilesi ile iktisap eden davalı … Ltd.Şti yetkili meşru hamil olup, adı geçen davalının iktisapta kötü niyetli olduğunun TTK 792. madde hükmü gereği, mevcut durumun aksini iddia eden davacı tarafından ispatlanması gerekir. Düzgün ciro silsilesiyle iktisap edilen bir çekin, iktisap edenin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmamasının da çek istirdatı davasının neticesine etkisi bulunmamaktadır. Diğer taraftan TTK 677.maddesi ile imzaların istiklal prensibi benimsenmiş olduğundan davacı, çekteki diğer cirantaların ciro imzalarının sahteliğine dayanamaz. Dava konusu çek üzerinde davacı şirket cirosu bulunmadığı gibi davacı tarafından ciro edilmiş olması halinde ve imzasının sahte olması dahi bu durum menfi tespit isteminin kabul için yeterli olmakla birlikte tek başına çek istirdatı isteminin kabulüne dayanak olamaz. Zira davalı hamil … Ltd.Şti’nin ciro silsilesinde yer alan imzaların gerçek cirantalara ait olup olmadığını tahkik zorunluluğu bulunmamaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 686. maddesi hükmüne göre, bu hususta, ciro silsilesinin görünüşte düzgün olması yeterlidir. Dava konusu çekte ciro silsilesi birbirine takip eder şekilde düzgün nitelikte olup, bu anlamda herhangi bir kopukluk olmadığı görülmektedir. Ayrıca davalı … Ltd.Şti’nin çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur. Adı geçen davalının çekin rıza dışında elden çıktığını bilmesi veya bilebilecek durumda olduğunun davacı tarafından kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre; takip alacaklısı davalı … ltd.Şti’nin çeki iktisapta ağır kusurlu veya kötüniyetli olduğunu ispata yarar delil ibraz edilemediği dava konusu çekle ilgili olarak bir soruşturmanın bulunmadığı, davacının dayandığı savcılık soruşturma dosyalarına da konu olmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesince; çekin istirdatı isteminin reddine karar verilmesi sonuç itibarıyla doğru olduğu gibi davacının çekte cirosunun bulunmamasına göre çekten borçlu olmadığının tespiti talebinin dinlenmesi de mümkün bulunmadığından davacı vekilinin yerinde olmayan tüm istinaf nedenlerinin esastan reddine reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gerekli 59,30 TL istinaf karar harcından davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf peşin karar harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 05/11/2021