Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/435 E. 2021/1514 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/435
KARAR NO: 2021/1514
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/12/2018
NUMARASI: 2013/91 Esas – 2018/1304 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün taraflar vekillerince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin … A.Ş. unvanı ile hastane işletmek üzere bir anonim şirket kurduklarını; müvekkilleri tarafından büyük malvarlığı, bilgi, tecrübe ve tüm mesailerinin tahsisi suretiyle söz konusu hastane ve anonim şirketin sektöründe haklı bir itibar kazandığını, davacılardan …’in aynı zamanda doktor olduğunu; bir müddet sonra … A.Ş.’nin nakit akışında sıkıntı yaşadığını; müvekkilleri bütün malvarlığını … A.Ş.’ye tahsis ettiğinden, kısa sürede çözülmesi gereken bu sıkıntının giderilemediğini; davalılardan … A.Ş.’nin; … A.Ş.’nin işlettiği hastanenin son derece değerli ve gelecekte hastaneler zincirleri oluşturabilecek kapasitede olduğunu bildiğinden, müvekkillerinin bu nakit sıkıntısını … A.Ş.’nin % 50 hissesinin devri mukabilinde çözebileceğini beyan etmeleri üzerine, … A.Ş. ve … A.Ş. arasında 23.02.2008 tarihinde … Hastanesi Hissedarlık Anlaşması imzalandığını; bunu takiben 06.03.2008 tarihinde müvekkillerinden … ile davalı … A.Ş. arasında … Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi sözleşmesi imzalandığını; taraflar bu sözleşme ile hastanenin işletilmesi amacıyla kurulmuş olan … A.Ş.’de …’in sahip olduğu % 50 hissesinin devri ve bilahare % l’lik hissenin kapanış gününü takip eden 26. ayın sonunda devri hususunda mutabakata vardıklarını; müvekkillerinin devrettikleri hisse bedellerinin düşük tespit edilmesine razı olmalarının en önemli sebebinin … A.Ş. ile …A.Ş. arasındaki çeşitli tarihlerde imzalanan finansal kiralama sözleşmelerine, müvekkillerinden …’ın kardeşlerinin şirketinin kefaletinin bulunması, … A.Ş.’ye derhal ödenmesi gereken finansal kira bedellerinin mevcut olması, ailenin tüm fertlerinin malvarlığına haciz konulması tehlikesinin bertarafının zorunlu olması; bunun temini amacıyla öncelikle … A.Ş.’ye ödenecek olan birikmiş kira bedellerinin ödenmesi, ailenin ve … Ltd. Şti/nin kefaletlerinden ibra edilmesinin sağlanmasını; bu kişiler yerine … A.Ş.’nin doğrudan doğruya, … ile olan finansal kiralama sözleşmelerine kefalet vermesini; ayrıca şirketin borçlarının müvekkillerinin alacağı olan hisse bedellerinden müvekkiller adına ve hesabına ödenmesi suretiyle … A.Ş.’nin bulunduğu mali zorluğu kısa dönemde ortadan kaldırılmasına temin ve bu miktar kadarda … A.Ş.’den alacaklı duruma gelerek, şirketin nakit akış zorluğundan kurtarılmasının amaçlandığını; bu şekilde müvekkillerinin alacaklı olduğu miktar, müvekkillerin talebi üzerine ödenmesi, derhal … A.Ş. tarafından sağlanacağını; buna mukabil müvekkili şirketinde % 50 hissesini davalı … A.Ş.’ye devredilmesinin amaçlandığını; buna rağmen davalı şirke¬tin bu sözleşmelerde üstlendiği edimleri yerine getirmediğini; … A.Ş.’nin durumu¬nun fiilen ve hukuken daha da kötüleşmesine yol açtığını; nihayet müvekkillerini oyalayarak özellikle… şirketi ile olan ilişkinin kopma noktasına gelmesinin sağlandığını; planlı bir biçimde müvekkillerinin düştüğü zor durumdan yararlanarak, başka çarelerinin kalma¬masının sağlandığını; sonuç olarak hem … A.Ş.’deki müvekkil hisselerinin daha önce devredilmiş olan % 50’lik kısmına tekabül eden bedelleri ödemedikleri gibi, geriye kalan hisselerin tamamını tek taraflı olarak tespit ederek aynı anda devre konu hisse bedelleri arasında dahi uçurum yaratacak şekilde belirledikleri bedel ile devre zorladıklarını; bu¬nun karşılığında kayda değer fiili bir ödeme yapılmadığını; … A.Ş.’deki alacaklarını ortadan kaldırmak için yeni bir formül bularak, … A.Ş.’de bulunan ve esasen gerçekte hiçbir değeri bulunmayan … A.Ş. hisselerini yine tek taraflı olarak tespit ettik¬leri yüksek bedel ile müvekkillerine devrettiklerini; bu hisse bedellerine ilişkin ödemelerin ise müvekkillerin … A.Ş.’deki alacaklarından takas ve mahsubu suretiyle gerçek¬leşmesini sağladığını; müvekkillerinin hiçbir şekilde müzakereye dahi açık olmayan ibrana¬me muhtevalı, bir ek protokol ve eklerini imzalamaya zorladıklarını, aksi takdirde,… şirketindeki müvekkillerinin kardeşi ve … Ltd. Şti/nin kefaletini kaldırmayacakla¬rını beyan ettiklerini; bu belgelerin imzalanmasının …’in kefalet vermesinin ön koşulu olarak ileri sürdüklerini; kardeşlerinin icra tehdidinden kurtulmasını sağlamak için davalı şirketin gönderdiği bütün belgeleri ve bu arada 24.07.2008 tarihli ek protokolü ekleriyle birlikte İmzalamak ve … A.Ş.’yi neredeyse hiçbir hisse devir bedeli fiili ve nakdi olarak tahsil etmedikleri halinde, kağıt üzerinde yaratılan karşılıklar ile takas ve mahsubu şeklinde sözde ödeme yapıldığı iddiasıyla, tamamen davalı şirkete terk etmek zorunda kal¬dıklarını; davacılara söz konusu ibraname ve sair belgelere ihtirazı kayıt konulmayacağını bildirdiklerini; bunun üzerine müvekkillerinin bildirilen tarih ve saatte, bu belgeleri imzalamak için … şirketine gitmeden önce Beşiktaş … Noterliğinden 24.07.2008 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname, diğer müvekkili …’in de Aydın … Noterliğinden 24.07.2008 günü keşide ettikleri ihtarname ile 24.07.2008 tarihinde imzalanması istenen ek protokol başlıklı ibraname ve eklerinin kendilerinin zor durumda kalmasından yararlanılarak imza edileceği, tek taraflı olarak dayatılan bu belgelerin kendilerinin aleyhine olan kısımlarının esasen geçerli sayılmayacağı ve kendilerini bağlamayacağı hususunun peşinen ihtirazı kayıtlarını bildiren bir ihtarname ile tespit ettirdiklerini; ardından mecburen sunulu belgeleri imzalamak zorunda kaldıklarını; imza sirkülerinin davalıların kasıtlı davranışlarıyla çıkarılmadığını; müvekkilinin esasen şirketi temsil edecek durumda bulunmamasına ve tüm hisselerini .. A.Ş/ye devretmesine rağmen, şirket adına borç senetleri imzalatıldığını; bu belgelerin imzalanması akabinde, hisse devir sözleşmesiyle, davalıların üstlendikleri kefaletten ibranın sağlanmasına ilişkin borcun nihayet yerine getirildiğini; bu ibra protokolü karşılığında, diğer menfaatler temin edildiğini; A.Ş.’ye ilişkin evrakların teslim edilmediğini; davalı şirketin hisse devir ve hisse devir vaadi sözleşmesiyle, hissedarlık anlaşmasında üstlendiği % 50 hisse devir bedelini ödenmesi borcunu yerine getirmediğini; buna rağmen 24.07.2008 tarihli protokol ve yine 23.02.2008 tarihli anlaşma kapsamında 06.03.2008 tarihli belgelerle bedel ödenmediği halde, ibra beyanının alınmasının sağlandığını; Leasing ödemelerinin ve borçlardan arındırılmasından sonra şirket değerinin 7.000.000,oo USD ve böylece ilk devre konu % 50 hisse devir bedelinin 3.500.000,oo USD olarak belirlediklerini; tarafların mutabakatıyla 06.03.2008 tarihli Merkez Bankası kuru karşılığı 4.260.600,oo TL olarak tespit edildiğini; bir başka anlatımla hisseyi devreden müvekkili …’e 3.5 milyon USD ödeneceğinin kabul edildiğini; ABN Amro lehine tahakkuk eden 1.200.000,oo USD’nin şirket değerinin belirlenmesinde dışta bırakılma nedeninin, taraflar arasındaki anlaşmaya göre esasen … tarafından bu borcun bilinmesi bizzat kabul ve üstlenilmesi ve kefaletlerin kaldırılması, …’in şahsi kefalet taahhüdü nedeniyle hisse devri yapıldığını; kararlaştırılan hisse bedelinin doğrudan …’e ödediği ahvalde, hisse devir bedeli ödeme borcundan kurtulacağı ya da sözleşmede kararlaştırıldığı gibi … A.Ş.’nin borçlarının hisse bedellerine mahsuben ödemesi, buna karşılık bu ödeme nedeniyle …’in şirkete verdiği borç kabul edilerek ortaklar cari hesabına lehine alacak kaydı yapılması gerektiğini; bu hususun ve ödeme şeklinin hisse devir sözleşmesinin 3 ve 4. maddelerinde belirlendiğini; ancak, … tarafından hisse devir bedeline mahsuben yaptığı ödemelerin müvekkili … adına ve hesabına değil, … ad ve hesabına olduğunun bilahare anlaşıldığını; böylece …’in sözde müvekkile ödemesi veya müvekkil tarafından şirketin borçları kapatılmak suretiyle borç olarak verildiği şeklinde muhasebeleştirilmesi gerekirken, sözleşmeye ve hukuka aykırı olarak muhasebeleştirildiğinin tespit edildiğini; böylece …’in şirket borçlarını kapatmak için yaptığı ödeme kadar … A.Ş. ve/veya üçüncü kişilerden alacaklı hale geldiğini; her nasılsa tamamen hukuka aykırı olarak hisse devir bedelinden kaynaklanan … borcundan mahsup ederek gerçekleştirdiğini; dolayısıyla …’e yapmış olduğu ödeme dışında, hisse devir bedeli altında …’in aktifinde herhangi bir azalma meydana gelmediğini; tersine 3.500.000,00 USD bedelli hisselere münhasıran …’e yaptığı nakdi ödeme miktarının … tarafından şirkete konulan kısmın düşülmesi sonunda ortaya çıkan bakiye karşılığa sahip olduğunu; hisse bedellerine mahsuben … A.Ş. borçlarının kapatılması için yapılan ödemeler doğrudan … ad ve hesabına yapıldığından, …’in fazladan alacaklı olduğunu; başka bir deyişle davalı şirketin yaklaşık 500.000,oo USD bedel ödemek suretiyle müvekkilinin 3,5 milyon USD değerindeki hisselerine sahip olduğunu; hissedarlık sözleşmesi ve öngörülen süre gelmemesine ve müvekkilin hisse devir borcu doğ¬mamasına rağmen, zor durumundan yararlanılarak … A.Ş.’nin % 1 hissesinin devir zorunluluğu altında bırakıldığını; bu hisse içinde de herhangi bir ödeme yapılmadığını; % 1’lik hisse bedelini maksimum performans koşullan esas alınarak 2.100.000,oo USD oldu¬ğunda tarafların mutabık kaldığını; % l’lik hissenin devir bedeli olarak referans ciro olarak belirlenen miktarlara ulaşmanın ön koşulu olduğunu; buna rağmen % l’lik 20 adet hisseyi de kapsayan toplam 342 hissenin 1.644.000,oo TL bedel ile … A.Ş.’ye devredildiğini; şirketin sermaye artırım kararı aldığını; müvekkillerinde, hisse bedellerinden tahsil ederek şirketin borçlarının ödenmesi için … A.Ş/ye koyduğu 459.000,oo TL’yi iade alınmayarak, üstüne 166.000,oo TL tamamlanmak suretiyle, … A.Ş.’e 625.000,oo TL payı oranında sermaye artırımında mutabık kalındığını; ancak ana sözleşmenin bu yöndeki tadil tasarısının …’in o anda sermaye artırımı yapmak istememesi üzerine, gündemden çıkarıldığını; ana sözleşmenin değişik 11. maddesinde öngörüldüğü biçiminde 3 üyeden oluşan yönetim kurulunun 2 üyesinin davalı …’in göstereceği adaylar arasından seçildiğini; istis¬nai birkaç karar hariç olmak üzere, yönetim kurulu kararlarının salt çoğunlukla alınabileceği öngörülmek suretiyle, şirketin ve yönetimin fiilen …’in eline geçtiğini; % l’lik hisseye tekabül eden hisse devir bedelinin 2.100.000,oo USD olması nedeniyle bu miktar kadar devir bedeli alacağı olduğunu; bakiye hisse bedellerinin çok düşük tespit edilerek herhangi bir fiili ödeme yapılmaksızın müvekkillerin zor durumdan yaralanarak hisse bedellerine ilişkin ibraname verilmesi sağlandığını; sözleşmede müvekkillerinden … için 199 hisse karşılığı 70.000,oo TL toplam bedel, diğer müvekkili … için 342 hisse karşılığı 1.644.000,oo TL bedel belirlendiğini; bu durumun dahi sözleşmenin tek taraflı davalı tarafından müvekkiline dayatıldığının kanıtı olduğunu; kaldı ki, davalının tek taraflı olarak dayattığı bu devir bedelinden dahi halihazırda 616.000,oo TL borcu bulunduğunu; … A.Ş/den ek protokolün yapıldığı tarih itibarîyle müvekkillerin yaklaşık 2.500.000,00 TL cari hesap alacağı bulunduğunu; öte yandan, … A.Ş.’de bulunan ve beheri 24.600,oo TL değerinde olduğu belirtilen 22 adet hissenin …’e devredildiğini; bunun karşılığında 541.200,00 TL değerin davalı şirket tarafından tayin olunarak …’in … A.Ş.’den olan alacağının mahsubu yoluyla tahsil edileceğinin kararlaştırıldığını; oysa, … A.Ş.’nin aktifinde kayıtlı önemli bir değer bulunmadığını; anılan bedelin nasıl tayin edildiğinin anlaşılamadığını; müvekkillerinin 858.085,00 TL alacaklı olmasına rağmen bakiye hisse bedelleri yönünden ibra edilmesinin sağlandığı; müvekkillerinin yaklaşık 2.500.000,oo TL cari hesap alacağı bulunduğunu; müvekkillerinden …’a huzur hakkı ödenmediğini; hissedarlık anlaşmasının 3.2.6 maddesi uyarınca, 2008 ve 2009 yılları için aylık brüt 20.000,oo TL huzur hakkı ödeneceğinin kararlaştırıldığı; şirketten ayrıldığı tarihe kadar 5 aylık devrede 100.000,oo TL huzur hakkı alacağı mevcut olup, davalıdan tahsili gerektiğini; ABN Amro’ya ödemenin … nam ve hesabına yapılarak şirket borcundan mahsup edilmesi ve söz konusu miktar kadar şirketten alacaklı olması gerekirken, …’in nam ve hesabına ödeme yapıldığını; edimlerini yerine getirmeyen davalıların, düzenledikleri sözleşmelerin hisse bedellerine nazaran, açık nispetsizlik oluşturduğundan bahisle, 24.07.2008 tarihli ek protokol başlıklı ibranamenin müvekkilleri aleyhine olan hükümlerini müzayaka ve/veya ikrah sebebiyle, geçersizliğinin tespitini, müvekkillerinin davalı … Sağlık Hizmetleri A.Ş.’den hisse devir bedelleri ve sair ala¬cakları kapsamında şimdilik 20.000,00 USD’nin, kredi faiz oranları ortalaması oranındaki faiziyle birlikte davalılardan … A.Ş/den huzur hakkı ve cari hesap alacaklarının 20.000,oo TL tutarlındaki kısmının ise avans faiziyle birlikte her iki davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 24/07/213 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu alacaklara ilişkin talebini 1.260.000,00 TL’ye çıkarmıştır.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …A.Ş.’nin sermayesinin 2000 hisseye bölündüğünü; davacıların … hisseyi kontrol ettiğini; bir başka anlatımla sermayenin % 77,25 hissesinin davacılara ait olduğunu; anılan şirketin Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde tescilli olduğunu; poliklinik düzeyinde sağlık kuruluşu işletmesine rağmen, Aydın ilinde şube olarak 27.12.2006 tarihinde hastane işlettiğini; şirketin kalan % 22,5’luk hissesinin ise, halen bu şirketin yönetim kurulu üyesi olan …’a ait olduğunu; … A.Ş.’nin sağlık alanında yatırım yapan bir kuruluş olarak Türkiye’nin muhtelif illerinde BSK Hastaneleri bulunduğunu; halen inşaatları ve tefrişleri devam eden açılmamış hastaneleri de olduğunu; … A.Ş.’nin % 50 hissesi olan 1000 hissenin satışı için 23.02.2008 tarihli… Hastanesi Hissedarlık Anlaşması 06.03.2008 tarihli… Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi Sözleşmesi ile 06.03.2008 tarihli protokolün … adına vekaleten kendi adına asaleten … tarafından imzalandığını; anlaşmanın başlıca şartının … A.Ş.’nin merkezinin Aydın’a taşınarak, Samsun’daki faaliyetlerin tasfiye edilmesi ve kapatılması ol¬duğunu; taraflar arasında 06.03.2008 günü imzalanan hisse devir bedelinin tespiti ve ödenmesi başlıklı 3. maddeye göre, hisse bedelinin hastane binasının 31.01.2008 tarihinden sonra ödenmesi gereken Leasing ödemeleri için …’ya olan 1.200.000,00 ABD Do¬ları borç dışındaki tüm borçlardan arındırılmış olarak … A.Ş.’nin değerinin 7.000.000,oo ABD doları olmak üzere 3.500.000,oo USD olarak belirlediklerini; tarafların mu¬tabakatıyla 06.03.2008 itibariyle, Merkez Bankası kuru üzerinden 4.240.600,oo TL olarak tespit edildiğini; tüm muhasebe işlemlerinde TL cinsinden tespit edilen toplam devir bede¬linin kullanılacağının kararlaştırıldığını; toplam devir bedelinden … A.Ş.’nin 31.01.2008 tarihi itibariyle borç tutarı şirkete ( … A.Ş’ye) ödenerek düşüldükten sonra bakiye rakam kapanışta nakden ve peşinen davacılardan …’in banka hesabına ödeneceğini; 06.03.2008 tarihli sözleşmenin kapanış başlıklı 4. maddesinin son paragrafın¬da, kapanışta … A.Ş.’nin belgelerin teslimi üzerine, 3. maddede belirtilen borç tutarını ilgili alacaklı Kurum, Kuruluş ve kişilere ödenmesi amacıyla, şirketin yazılı olarak bildireceği banka hesap veya hesaplarına ödemesi, bakiyeyi 3. maddede belirtilen hisse devir bedelinin tamamlanması amacıyla satıcının İş Bankasindaki hesabına nakden ve defaten ödeyeceğinin kararlaştırıldığını; aynı sözleşmenin davacı …’in taahhütleri bölümünde 9.10. maddesinde, 3.500.000,oo USD’nin kapanış gününden 2 gün öncesi Merkez Bankası kuru ile TL’ye çevrilerek belirlenen toplam devir bedelinin 3.000.000,oo TL, 31.01.2008 rakamı kesinleşince, tutarının şirketin borçlarının ödenmesi amacıyla … A.Ş. tarafından şirkete borç olarak konacağını; kendisinin … A.Ş’ne devrettiği % 50 hisse karşılığında alacağı paranın …’in şirkete ödeyeceği bu tutarın toplam devir bedelinden düşülmesinden sonra kalan bakiye olacağının kabul ve taahhüt edildiğini; bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere …’in … A.Ş.’den devir bedelinin tam olarak belirlenmediğini; …’in hisse değerinin … A.Ş.’nin 31.01.2008 tarihli bilançosuna göre ve bu tarih itibariyle bü¬tün borçları çıktıktan sonra şirketin değerinin belirleneceği; 31.01.2008 tarihi itibariyle, fi- nansal kiralama şirketine olan 1.200.000,oo ABD Doları vadesi gelmemiş borcun bu değerlendirmeden hariç tutulacağını; bu suretle şirketin tüm borçlarından arındırılacağını; sadece ileride tahakkuk edecek …’ya olan Leasing ödemelerinin bunun dışında tutulduğunu; taraflarca belirlenen değerin şirket borçlarından arındırılmış haldeki öz varlık değeri olduğunu; bir başka anlatımla, üçüncü şahıs alacaklarının ödenmesinden sonra, … ve/veya …’ın alacaklı hale gelmesi, şirketin öz varlık hesabında bir değişiklik yapmayacağından tarafların bu yönde bir iradeleri olduğunu iddia etmenin abesle iştigal olduğunu; bilanço tetkik edildiğinde, şirketin TTK.m.324. maddesinde belirlenen halinin ortada ve her türlü izahtan vareste olduğunu; bir başka anlatımla davacıların eksilen sermayeyi tamamlama cihetine gitmeyi kabul ve taahhüt ettiklerini; şirketin ortakları olan 1.587.927,38 TL borcunun bir başka anlatımla davacıların alacağını … A.Ş.’nin iştiraki … A.Ş.’de sahip olduğu hisselerin devri suretiyle, takas edilerek tasfiye edilmesinin kararlaştırıldığını; 06.03.2008 tarihli protokol gereği davacı …’in hesabına 07.03.2008 günü 500.000,oo ABD doları karşılığı 605.800,oo TL … A.Ş.’deki % 25 hissesi olan 500 adet hisse karşılığı ödeme yapıldığını; müvekkili … A.Ş.’nin sözleşme gereği …’in devre konu bakiye 500 adet hissesinin devri için 28.03.2008 tarihinde 1.080.800,oo TL’yi banka hesabına havale ettiğini; yine sözleşme gereği hissesi devralınan … A.Ş.’nin borçlarının ödenmesi için adı geçen şirketin hesabına da aynı gün 1.374.300,oo TL havale edildiğini; yine aynı gün … şirketine birikmiş finansal kiralama borçlan kapsamında, 973.653,00 ABD Doları (1.230.697,39 TL) olarak havale yapıldığını; bu ödemenin de, doğrudan müvekkili … tarafından yapıldığını; ancak, ödemede açıkça … A.Ş. hesabına yapıldığının belirtildiğini, aksi iddianın doğru olmadığını; 06.03.2008 tarihli sözleşmedeki şartlara uygun 1000 adet hissenin kesin olarak değeri belirlenmemesine rağmen, toplam 4.291.597,39 TL ödemenin 28.03.2008 tarihine kadar gerçekleştirildiğini; davacılardan …’in sahip olduğu 1000 adet hisse değerinin 31.01.2008 tarihine kadar bütün borçların ödendikten sonra tespit edilen azami değerin 4.240.600,00 TL olduğunu; 28.03.2008 tarihi itibariyle bu hisseler için 50.997,39 TL fazla ödeme de bulunulduğunu; kaldı ki davacıların 23.02.2008 ve 06.03.2008 tarihli sözleşmeye dayanarak herhangi bir talep hakları kalmadığı gibi, bir an için kaldığı düşünülse dahi zamanaşımına uğradığını; esasen müvekkilinin yaptığı ödemeler dışında, davacıların ödemeyi taahhüt ettikleri SGK, Vergi Dairesi, Makine ve ekipmanların nakli ve onarımların yapılması gibi parasal içerikli taahhütleri bulunduğunu; anılan sözleşmeler sebebiyle müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığı gibi alacaklı du¬rumda olduklarını; 1000 adet hissenin devir tarihi itibariyle, yönetim kurulunda olmaları ve yönetim kurulunun bu hisse devirlerini onaylayarak, şirketin pay defterine kaydedildiğini; bu durumun genel kurul toplantısı ve şirket kayıtlarıyla sabit olduğunu; davacıların naklini ve bakımını üstlendikleri ekipmanı getirmemeleri üzerine, onarım ve nakil giderlerinin mü-vekkili tarafından karşılandığını; bu hususun davacı tarafın iptalini talep ettiği 24.07.2008 tarihli protokolde hüküm altına alındığını; ayrıca müvekkili şirketin çalışanların maaşının ödenebilmesi için şirketin genel müdürü …’in şahsi hesabına muhtelif tarihlerde 603.000,oo TL gönderdiğini; ayrıca şirket kayıtlarının davacılardan … tarafından kaçırıl¬dığını; bu durumun davacılara Kadıköy … Noterliği’nden 16.06.2008 tarihinde …yevmi¬ye ile keşide edilen ihtarname ile bildirilerek taahhütlerin yerine getirilmesinin istendiğini; finansal kiralama borcu kapsamında ödeme yapılmasına rağmen sözleşmenin yenilenebil- mesi için davacılar üstüne düşeni yerine getirmeyerek, hazır olmasına rağmen davacıların söz konusu sözleşmelerde kararlaştırılan kişiler haricindeki kişilerinde, kefaletlerinin kaldırılması talebinin kabul edilmemesi üzerine yenilemekten kaçındıklarını; bunun üzerine davacıların … A.Ş.’deki bakiye hisselerin tamamını her iki davacının şirkete olan bütün borç ve alacaklarının silinmesiyle, kendileri hakkında herhangi bir sorumluluğa gidil¬memesi karşılığında gerek kendileri gerek ise kontrolü altında tuttukları hisseleri … A.Ş’deki diğer bütün alacaklarından vazgeçerek toplam 1.714.000,00 TL’ye devrini teklif ettiklerini; bunun üzerine gerek hisse devir sözleşmeleri ve protokollerin gerek ise finansal kiralama sözleşmelerini yenileme anlaşmalarının aynı anda imzalama kararının karşılıklı olarak verildiğini; 24.07.2008 tarihinde imzalanan bütün protokol, temlikname ve hisse devir sözleşmelerinin …’nun binasında aynı anda yapıldığını; buna ilişkin ödemelerinde aynı gün kararlaştırılan şekilde banka hesaplarına ödendiğini; davacıların 24.07.2008 tarihli sözleşme ve protokolleri imzalamadan önce, Beşiktaş … ve Aydın … Noterliğinden keşide ettikleri ihtarname ile tavırlarını gizlediklerini; karşılıklı mutabakata bağlı imzaladıkları sözleşme için dürüstlük kuralına aykırı davrandıklarının en büyük göstergesi olduğunu; aslında ihtarname incelendiğinde, davacıların 24.07.2008 tarihli protokol hakkında önceden bilgileri olduğunun aşikâr olduğunu; müvekkili … A.Ş.’nin finansal kiralama şirketiyle ilişkisinin davacılar sebebiyle başladığını; bu nedenle finansal kiralama binasına zorla getirilmesi ve imzalaması için başına güvenlik görevlisi dikildiği tezinin tamamen çürüdüğünü; finansal kiralama şirketinin tamamı yabancı sermayeli bir kuruluş olduğunu; bu biçimde faaliyet yürütmesinin mümkün olmadığını; % l’lik kontrol amaçlı 20 adet hissenin satışının, 26 ayın sonunda şirketin son 3 ay ciro ortalamasına göre belirleneceğini; davacı …’in % l’lik 20 hissesi dahil şirkette kalan 342 hissesinin tamamını 1.644.000,oo TL’ye devretmeyi ilk hisse satışından 3 ay sonra anlaşmanın diğer şartlarını yerine getirmesinin istenmemesi karşılığında teklif ettiğini; bu teklifin müvekkili şirket tarafından uygun görülerek 24.07.2008 tarihinde ek protokol ve hisse devir sözleşmesi gereği devredildiğini; davacılardan …’ın ise, söz konusu anlaşma gereği kendi üstüne düşen görevleri ve şartları yerine getirmemesine karşılık 200 adet hissesinden 199 hissesini 70.000,oo TL’ye müvekkili … A.Ş/ye, kalan 1 adetini aynı şartlarda yerine getirmesinin müvekkili şirket tarafından sağlanması karşılığında …’e devrettiğini; davacı …’in 24.07.2008 tarihinde müvekkili şirkete sattığı hisselerin her halükarda piyasa değerinin çok üstünde olduğunun açık olduğunu; her iki davacının gabin ve ikrah iddialarının sözleşmeler nedeniyle kendilerine yapılan ödeme sebebiyle müzayaka iddiaları hukuk dışı, dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu; öte yandan, sözleşmeyi … adına vekaleten …’ın imzaladığını; imzalanan sözleşmelere karşı bir itirazı var ise, vekillik görevini asilin talimatlarına uygun yerine getirmeyen … olduğundan, taleplerin muhatabının müvekkili şirket değil, adı geçen kişi olduğunu; öte yandan, … A.Ş.’nin devri ile ilgili gerek … A.Ş. adına gerek … adına gerekse kendi adına imzaladığını; dolayısıyla, hem alıcı taraf, hem satıcı tarafı temsil ettiğini; …’in bu işleme muvafakati olmaması halinde, sorumluluğun …’a ait olduğunu; …’ın 24.07.2008 tarihinde … A.Ş. ve … A.Ş. arasındaki sözleşmeleri imzalarken her iki şirketinde yönetim kurulu başkanı ve imza yetkilisi olduğunu; davacıların … A.Ş.’nin içinin boş olup olmadığı konusunun daha iyi bilmesi gerektiğini; … A.Ş.’nin sermayesinin 2006 yılında 2.460.000,oo TL’ye çıkarıldığını; bu sermayenin 2.017.200,oo TL’sinin …, 344.400,oo TL’sinin …’a ait olduğunu; dolayısıyla davacıların … A.Ş/den 2.017.200,oo TL tutarındaki sermaye karşılığı hisselerinin 1.159.115,oo TL karşılığında nominal bedelin altında sahip olduklarını; hal böyle olunca, aksini iddia etmenin, abesle iştigal olduğunu; şirketin içinin boşaltıldığı ileri sürülüyorsa bunu en iyi davacıların bilmesi gerektiğini; … A.Ş.’de yönetimde oldukları döneminde şirketin bilançosunda iştirakler olarak 3.094.314,48 TL gösterildiğini; bu durumun izahının ancak davacıların yapmasının mümkün olduğunu; kısacası kendilerine yük olan bu şirketi söz konusu sözleşmeler çerçevesinde davacılara satılmanın uygun görüldüğünü; taraflar arasındaki sözleşmelerde … A.Ş.’nin hisselerinin mali ve vergisel yükümlülük getirmemek şartıyla, davacılara devredileceğinin şart edildiğinin kararlaştırıldığını; bir başka deyişle, işin başında bu hissenin onlara verileceğini ve bu suretle … A.Ş.’nin pasifinde yer alan alacağının sıfırlanacağını; alacağın fiktif olduğunun davacıların kabulünde olduğunu; 24.07.2008 tarihli protokol ve sözleşme imzalamadan önce müvekkilinin keşide ettikleri ihtarnameden de anlaşıldığı üzere, protokolden haberdar olduklarını; köprüden geçene kadar hesabıyla hareket ettiklerini; imzalanmasından sonra ise, zor durumda olduklarını ileri sürerek ya tutarsa amacıyla hareket ettiklerinin ortaya çıktığını; finansal kiralama sözleşmesinin feshedildiği bilgisi saklanarak, bu sözleşme gereği kiralanan menkul ve gayrimenkullerin 31.01.2008 tarihli bilançoda gösterilmesi sebebiyle, … A.Ş.’nin değerinin çok üstünde tespite, dolayısıyla devrettikleri hissenin değerinin piyasa fiyatının çok üstünde müvekkiline sattığını; öte yandan, finansal kiralama şirketinin feshedilen sözleşmeler sebebiyle, kefiller hakkında haciz tehlikesi altında bulundukları iddiasının faraziden ibaret olduğunu; bu sözleşmeler ile ilgili olarak kefiller hakkında herhangi bir haciz başlatılmadığını; gabin iddialarının zorlama ve kılıf uydurma çabası olduğunu; müvekkili şirketin anlaşmanın yapıldığı anda yaklaşık (gerek davacılara gerek üçüncü kişilere yaptığı ödemeler toplamının) 5.500.000,oo ABD doları olduğunu; davacının uzun yıllar farklı şirketler kurup, yönettiğini; bu nedenle kendilerinin tecrübesizliğinden bahsetmelerinin abesle iştigal olduğunu; hisse devir bedelleri arasındaki farkın ise, iddia edildiği gibi olmadığını; müvekkili şirket tarafından hisselerin bir bütün olarak değerlendirildiğini; davacıların vergisel kaygıları sebebiyle hisse devir bedellerinin kendileri tarafından aile arasında belirlendi¬ğini; hisse bedeli şirket özvarlığı dikkate alınarak belirlendiğinden, aradaki bedel tayinlerinin müvekkili şirket için önem ifade etmediğini; bu satışlarda … aleyhine bir durum varsa, bu kendi vergisel problemleri sebebiyle satış bedelinin yüksek kısmını eşi … üstünde gösterme ihtiyacından olduğunu; … A.Ş.’ye yönelik huzur hakkı talebinin diğer sözleşmelerden bağımsız olması sebebiyle davaların tefriki gerektiğini; yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı ödenmesi, ana sözleşmede hüküm bulunmaması ya da şirket genel kurulu tarafından kararlaştırılması halinde, söz konusu olduğunu; ana sözleşmede bu yönde hüküm bulunmadığı gibi genel kurulda da gündeme gelmediğini; bu nedenle huzur hakkı talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu; bunlardan başka davacıların geçersizliğini talep ettiği 24.07.2008 tarihli ek protokolün … A.Ş. ile doğrudan herhangi bir ilgisi bulunmadığını; dolayısıyla, buna dayalı taleplerin … A.Ş. bakımından, tümüyle reddi gerektiğini; öte yandan … A.Ş.’nin de … A.Ş.’deki huzur hakkı ve cari hesap alacağıyla bir ilişkisi bulunmadığını; davacılardan …’ın … Şirketi’nde hiçbir zaman ortak olmadığı gibi, yönetim kurulu üyesi de olmadığını; 24.07.2008 tarihli protokolün 5. maddesinde bilançoya aksetmemiş şirket borçlarını ödediğine ilişkin belgelerin 30.09.2008 tarihine kadar ibrazı halinde, davacıya ödeme yapılacağının kararlaştırıldığını; ancak, herhangi bir belge ibraz edemediği gibi dava dilekçesinde de herhangi bir belge ve makbuz bulunmadığını; … tarafından davacılar adına SGK, Vergi Dairesi, İcra Dosyaları ile tedarikçilere yapılan ödemeler toplamının 6.437.597,39 TL olduğunu; talebe konu faiz oranının da yasal mesnedi bulunmadığından bahisle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “Davacı taraf 24/07/2008 tarihli ” ek protokol” başlıklı belgenin müzayaka ve ikrah sebebiyle geçersizliğini ileriye sürmüş ise de; müzayaka ( gabin ) iddiasının kabulü için edim ve karşı edim arasında nispetsizliğin bulunması; taraflardan birinin, diğerinin şahsına mevcut özel durumu bilerek istismar etmesi, bir başka deyişle sömrülmesi sonucunun bulunması gerekir. Gabinden söz edilebilmesi için objektif unsur olan edimler arasındaki aşırı nispetsizliğin yanında subjektif unsur olan sömrülenin kişiliği, yaşı sağlık durumu, ekonomik gücü, toplumdaki yeri, pisikolojik yapısı gibi subjektif unsurunda gerçekleşmesi gerekir. Olayımızda şirket öz varlığının 2.106.690,79 TL olduğu, bunun 31/01/2008 tarihli bilanço ile belirlendiği; bu durumun gerçek ve farklılık arz edebileceği, zira duran varlıkların rayiç değerinin yansımamış olabileceği; keşfen alınan raporda duran varlıkların 2008 devir tarihi itibariyle 1.274.554,00 TL olarak yer aldığı; duran varlıkla toplandığında toplamın 6.607.811,67 TL olduğu; duran varlıkların içerisindeki haklar olarak yer alan 4.679.760,36 TL’nin dikkate alınmaması gerekeceği çünkü o tarihte aktif olmadıkları; buna göre duran varlığın hakların tenzilinden sonra 1.928,00 TL olduğu; döner varlıklar olarak 691.167,37 TL dikkate alınsa, kısa vadeli ve uzun vadeli alacak toplamının 5.000.000,00 TL’nin kısmen üstünde olduğu, bu duruma göre ise esasen öz varlığın negatif durumda olduğu; Bu durum dikkate alınmasa dahi 31/01/2008 tarihli bilançoda öz kaynak olan 2.108.690,79 TL esası alınsa, taraflarca %50 hisse bedelinin 4.240.600,00 TL bir başka anlatımla şirketin tamamının 8.481.200,00 TL olarak belirlendiği; bu durumda normal öz varlığın 4 katı değerinde hisse bedelinin söz konusu olduğu; hal böyle olunca ilk sözleşme olan 06/03/2008 tarihli sözleşmede hisse bedelinin düşük belirlendiği; edim dengesinin bozuk olduğu yönündeki iddiaların gerçek olmadığı; bu durumda gabin için objektif unsurun 06/03/2008 tarihli sözleşme yönünden gerçekleşmediği; 24/07/2008 tarihli protokolde ise satışa konu toplam 542 adet hisse senedinin değerinin toplamı olarak 1.714.000,00 TL belirlendiği; bir başka anlatımla %27,1 payın değeri olduğu; bir başka anlatımla şirketin tamamı yönünden 6.324.723,00 TL olacağı; hal böyle olunca bu sözleşme tarihinin önceki sözleşmeden sadece 4 ay sonra olduğu ve yapılan bu irdelemenin bunun içinde geçerli olması da nazara alınarak objektif unsurun gerçekleşmediği, gabinden söz edilemeyeceği; İkrahın ise, o tarihten meri 818 sayılı yasanın 29 ve 30. Maddesinde belirtildiği üzere bir kimsenin başka bir suretle yapamayacak olduğu bir hukuki muameleyi, bir kötülüğün başına geleceği korkusuyla yapmak zorunda bırakılması olduğu; davacının iddia ettiği bu halin ispatlanamadığı ve dosya kapsamına nazaran bu hali gerektirecek bir durumunda söz konusu olmadığı; Bu nedenlerle 24/07/2018 tarihli sözleşmenin geçersizliğinin tespitine ilişkin talebin reddi gerektiği; Bu çerçevede; 23/02/2008 tarihli sözleşme yönünden incelendiğinde; 24/07/2008 tarihli ek protokolün 1. Maddesi ile 23/02/2008 tarihli … Hastanesi hissedarlık anlaşması nedeniyle, tarafların birbirlerini umumi olarak ve gayri kabili rücu olarak ibraa ettikleri; karşılıklı alacak ve borçlarının kalmadığı bildirildiğinden bu ibra sebebiyle; bu anlaşmadan kaynaklı herhangi bir alacak iddia edilemeyeceği, dolayısıyla bu sözleşmede davalı tarafın ( her ne kadar genel kurul kararı ve ana sözleşmede bu hüküm yok ise de, akti borç altına sokan huzur hakkı ödemesi ) huzur hakkı ödemesi borcu dahi ibranın sonuçlarının doğduğu; 06/03/2008 tarihli sözleşme yönünden incelendiğinde; Yine 24/07/2008 tarihli protokolün 2. Maddesi ile 06/03/2008 tarihli … Hastanesi hisse devir ve hisse devir vaadi sözleşmesinin 9.10. Maddesinde düzenlenen, hisse bedeli ödemesinin tamamen gerçekleştiğini kabul edilerek, birbirinin umumi ibra ile karşılıklı ibra ettikleri; bu nedenle ibranın sonuçlarının doğacağı ve bu sözleşme yönünden de huzur hakkı ödemesi borcu dahi bir talepte bulunulamayacağı; 24/07/2008 tarihli ek protokol yönünden incelenmesinde; Protokolde devredilen hisse bedelleri için 24/07/2008 tarihli protokole konu 542 adet hisse bedeli olan 1.714.000,00 TL’nin aynı gün 1.644.000,00 TL ve 70.000,00 TL olarak davacılara havale edildiğine ilişkin dekont örneğinin cevap yazısının 48-49 nolu eklerinde sunulduğu ve bu hususta uyuşmazlık bulunmadığı nedeniyle bu sözleşmedeki hisse bedeli yönünden ödemenin tamamen gerçekleştiği; davacıların’… AŞ’den alacağı yönünden ise davacıların ortaklar cari hesabına göre, ‘den 1.855.966,00 TL alacağı bulunduğu kabul edilerek protokolde ( 5 ) sayılı bentte tasfiyenin esaslarının kararlaştırıldığı; bunun 1.159.115,00 TL’sinin … AŞ’deki bir başka anlatımla ‘in iştirakteki hisselerinin devri suretiyle gerçekleştirildiği; 44.000,00 TL’nin araçların devri, 35.981,00 TL’nin demirbaşların devri ( alacağın temliki yöntemiyle ) suretiyle tasfiye edildiği kalan 616.600,00 TL ödenmediği; ödemesininde ‘in 31/01/2008 tarihli bilançosunda belirtilen ya da herhangi bir nedenle bilançoya aksetmemiş olan şirket borçlarının tevdi edildiğine ilişkin ödeme belgeleri ile sayi mutabakatlara ilişkin belgelerin, mutabakatların yapılmak üzere davalı …’e en geç 30/09/2008 tarihine kadar teslim edilmesi ile, mutabakatların tamamlanmasını takiben tevdii edileceğinin, bu tarih itibariyle vaki alacak taleplerinin alacağından mahsup edileceğinin; bu tarihten sonra vaki talepler için mevcut kefaletlerin devam edeceğinin tekraren teyit ve kabul ettiklerinin hükme bağlandığı; 30/09/2008 tarihine kadar bu kapsamda mutabakatlı olarak borçların kapatıldığına dair herhangi bir delilin bulunmadığı, bu nedenle 24/07/2008 protokol tarihi sonrasında şirketin ilk hisse devrinden önce oluşan borçları kapsamı dışında 24/07/2008 tarihinden sonra yapılan ödemelerin 616.600,00 TL’yi geçtiği; davacılar adına ödeme yapıldığına dair herhangi bir belgenin bulunmadığı nazara alınarak davalıların 616.600,00 TL borcunun bulunduğu kanaatine varılmış; Davacıların müzayaka / gabin iddiasının şirketin duran varlıkları ve döner varlıkları incelenmek suretiyle sermayesi üzerinde yapılan hesaplamalar sonucu yukarıda açıklandığı pay devir bedelleri gerçek pay değerlerine uygun bulunduğundan gabinin objektif unsurunun gerçekleşmediği, ikrahın ise zaten ispat edilemediği nedeniyle 24/07/2008 tarihli sözleşmenin geçerli olacağı; hal böyle olunca bu nedenle sözleşmeden dolayı huzur hakkı ödemesinin davacı … tarafından istenemeyeceği; huzur hakkı dahi ibranın sonuçlarının bu nedenle doğduğu; 06/03/2008 tarihli sözleşmenin 9.10. Maddesinde düzenlenen hisse bedeli ödemesinin tamamının gerçekleştiği ve tarafların birbirlerini umumi itibarla ibra ettikleri nedeniyle 06/03/2008 tarihli sözleşmeye dayalı herhangi bir hak talep edilemeyeceği;Keza 24/07/2008 tarihli ek protokol yönünden de bu protokole konu 542 hisse bedelinin havale ile ödendiği; ödeme nedeniyle bu protokole dayalıda bir hak iddia edilemeyeceği; Bu durumda istenebilecek olan ortaklar cari hesabına göre, “şirketin ortağına olan borçları” kapsamında davacının bir ödeme yapmasının gerektiği; oysa davacılar adına bir ödemenin dosyaya yansımadığı, 31/01/2008 tarihli bilanço ve detay mizanında “borçlar hesabının” davacı … için açıldığı; diğer davacı için herhangi bir borcun kaydının bulunmadığı; alacak kaydının bulunmadığı; bu nedenle davacılardan …. ‘ın herhangi bir hisse devir alacağının söz konusu olmadığı, şirketten cari hesap alacağının bulunmadığı; 616.600,00 TL’den davalı … AŞ’nin asıl borçlu olarak ve sözleşme taahhüdü nedeniyle de diğer davalı … Sağlık .. AŞ’nin ( yeni unvanı BSK Sağlık Hizmetleri AŞ’nin ) sorumlu olduğu; bu sorumluluğu BSK’nin sözleşme taahhüdünde bulunmasından kaynaklandığı; bu sebeple davalı her iki şirketin bu bedelden ve davacı …’a karşı müteselsil sorumlu olduğu; davacı vekilinin cari hesap alacağının her bir davacı için 530.000,00 TL olarak açıklaması nedeniyle bu kalem alacağın ancak …yönünden 530.000,00 TL için hükme bağlanabileceği, kalan kısım için dava hakkının saklı tutulması gerektiği nazara alınmak suretiyle davacılar … yönünden davanın kısmen kabulüne, …” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada çok sayıda bilirkişi raporu olmasına rağmen bunların gerekçeli kararda değerlendirilmediğini, mali müşavirden rapor alınmadığını, sadece 24/07/2008 tarihli protokol yönünden gabin ve ikrah iddiası bulunduğu halde diğer sözleşmeler hakkında da değerlendirme yapıldığını, 23/02/2008 ve 06/03/2008 tarihli sözleşmeler ile müvekkillerine sağlanan haklar ile davalıların bunların ne kadarını yerine getirdikleri hususunun değerlendirilmediğini, 3/02/2008 ve 06/03/2008 tarihli sözleşmeler ile müvekkillerine sağlanan haklar ile, 24/07/2008 tarihli protokol ile bu haklardan hangilerinin ibra edilmek zorunda kalındığını kıyaslamadığını, taraflar arasındaki yazışmalar ve noter ihtarnamelerinin değerlendirilmediğini, ek protokolün ihtirazi kayıt konulmasına izin verilmediğini ve çaresiz olarak ek protokolün imzalanarak tüm haklardan bilabedel vazgeçilmek zorunda kalındığını, müvekkili …’ın 100.000,00 TL huzur hakkı alacağı ve %50 hissesinin devri nedeniyle 4.240.600,00 TL alacağın bulunduğunu, müvekkili …’in ise 1.714.000,00 TL alacağının bulunduğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davalı Tasfiye Halinde … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; 24.07.2008 tarihli protokol metni incelendiğinde taraflar arasında“ …’in 31.01.2008 tarihli bilançosunda belirlenen ya da herhangi bir nedenle bilançoya aksetmemiş olan şirket borçlarının tevdi edildiğine ilişkin ödeme belgeleri ile sair mutabakatlara ilişkin belgelerin, mutabakatlarının yapılmak üzere …’e en geç 30.09.2008 tarihine kadar teslim edilmesiyle, mutabakatların tamamlanmasını takiben tediye edileceğinin, bu tarih itibariyle vaki alacak taleplerinin alacağından mahsup edilebileceğini, bu tarihten sonra vaki talepler için mevcut kefaletlerin devam edeceğinin hükme bağlandığını, dosya münderecatı incelendiğinde de davacılar tarafından …’e ödeme belgeleri ile sair mutabakatlara ilişkin belgelerin 30.09.2008 tarihine kadar teslim edildiğine ilişkin herhangi bir delil ibraz edilemediğini, bahse konu ödemenin yapılabilme şartının şirket borçlarının tevdi edildiğine ilişkin ödeme belgelerinin protokolde hüküm altına alınan 30.09.2008 tarihine kadar ibrazı şartına bağlı olduğu hususu dikkate alınmaksızın 616.000,00 TL alacağın bulunduğuna karar verilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kabul kararının kaldırılmasını ve davanın tamamen reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; 2016 yılından itibaren rapor ve yazışmalara ilişkin tebligatların davalı … vekiline yapıldığını, … A.Ş. Adına tebligat yapılmadığını, bu surette müvekkilinin savunma hakkının kısıtlandığını, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine aykırı olacak ve zamanaşımı savunmalarını ortadan kaldıracak şekilde karar verdiğini, davacıların belgeledikleri alacaklarının 1.239,096,00 TL olduğu ve bunların ek protokol şartlarına göre ödendiğini, iddia edilen 616.600,00 TL alacağa ilişkin belgelerin 30/09/2008 tarihine kadar sunulmadığını beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kabul kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, gabin ve ikrah sebebine dayalı olarak ibranamenin iptali ve hisse devir bedeli ile cari alacağın tahsili davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, 24/07/2008 tarihli ibranamenin gabin ve ikrah etkisinde yapılıp yapılmadığı, bu ibranamenin iptali şartlarının oluşup oluşmadığı, davacıların hisse devri ve işleyen cari nedeniyle alacaklarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. 23/02/2008 Tarihli … Hastanesi Hissedarlık Anlaşması, … A.Ş. İle … A.Ş., . … ve … arasında yapılarak, … A.Ş.’nin %50 hissesenin … A.Ş.’ye devri ve …A.Ş.’nin … A.Ş.’deki %82 oranındaki ortaklığının sona erdirilmesi konusunda mutabakata varılmıştır. 06/03/2008 tarihli … Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi Sözleşmesi … A.Ş. ile … arasında yapılarak, … A.Ş.’nin %50 hissesesine tekabül eden 1000 adet hissenin … A.Ş.’ye devri ve ödenecek bedel konusunda anlaşmaya varılmıştır. Daha sonra 24/07/2008 tarihli protokol; … Sağlık Hizmetleri A.Ş ile … ve … arasında akdedilerek önceki sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülükler bakımından taraflar birbirlerini ibra etmişlerdir. Davacı, taraflar arasında akdedilen önceki sözleşmelerde tanınan hakları kaldırdığından bahisle 24/07/2008 tarihli ibra hükümlerinin yer aldığı protokolün, gabin ve/veya ikrah sebebiyle iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Ayrıca davacılar vekili ıslahtan sonra sunmuş olduğu 28/05/2018 tarihli dilekçesinde, davacı … için 100.000,00 TL hisse devir bedeli ve 530.000,00 TL cari hesap alacağı olmak üzere 630.000,00 TL; davacı … için 100.000,00 TL huzur hakkı alacağı ve 530.000,00 TL cari hesap alacağı olmak üzere 630.000,00 TL’nin davalılardan tahsili talep edilmektedir. 24/07/2008 tarihli protokolün 1. ve 2. maddesi ile taraflar aralarında mevcut 23.02.2008 tarihli “…Hastanesi Hissedarlık Anlaşması” gereği; …’deki Dr. … ‘a ait beheri 50,- YTL itibari değerde 1.000 adet hisse …’e devir ve temlik edilmiş devir bedeli nakden ve tamamen ödendiği, …’in 06.03.2008 tarihli “… Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi Sözleşmesi” nin (9.10.) maddesi gereği kendisine yüklenen edimini yerine getirdiğini, kabul ve taahhüt etmişler ve birbirlerini umumi ibra ile gayri kabili rücu olarak karşılıklı ibra etmişlerdir. 06/03/2008 tarihli … Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi Sözleşmesinde sözleşmeye konu hisse devir bedeli 4.240.600,00 TL olarak tespit edilmiş olup, hisse devir bedelinin, Şirketin 31.01.2008 tarihi itibariyle borç tutarı Şirket’e ödenerek düşüldükten sonra bakiye rakam Kapanış’ta nakden peşin olarak … ‘ın banka hesabına ödeneceği düzenlemesi bulunmaktadır. Bu sözleşmeden sonra davalı … tarafındannın 07/03/2008 tarihinde 605.800,00 TL ve 28/03/2008 Tarihinde 1.080.800,00 TL … adına olmak üzere toplam 1.686.600,00 TL ödenmiştir. Bunun yanı sıra davalı tarafından 28/03/2008 Tarihinde … adına 1.374.300,00 TL ödenmiştir. Taraflar sözleşme konusu hisse devir bedelini hastane binasının 31.01.2008 tarihinden sonra ödenmesi gereken leasing ödemeleri için …’ya olan 1,200,000 ABD Doları borç dışındaki tüm borçlardan arındırılmış olarak tespit edilmiş ve devir bedelinin, Şirket’in borçlarının ödenmesi amacı ile … tarafından Şirket’e borç olarak konacağı, … ‘ın …’e devrettiği %50 hisse karşılığnda alacağı paranın, …’in şirkete ödeyeceği bu tutarın toplam devir bedelinden düşülmesinden sonra kalan bakiye olacağının kararlaştırılmış olması karşısında davalı tarafından 28/03/2008 Tarihinde … adına 1.374.300,00 TL ödemenin davacı …’in hisse devri alacağından düşülmesi gerekir. Bu durumda davacı …’in 1.179.700,00 TL hisse devri nedeniyle bakiye alacağı bulunmaktadır. Şirket hisse değeri tespit edilirken Şirketin 31.01.2008 tarihinden sonra doğan 1.200.000,00 TL borç nazara alınmış olup, ayrıca şirketin 31.01.2008 tarihine kadar olan borçlarının ödenmesi halinde davacı …’in hisse devir bedeli alacağından düşüleceği kararlaştırıldığına göre davalı …’in 28/03/2008 tarihinde … adına yaptığı 1230.697,39 TL tutarlı ödemenin davacı alacağından mahsubu mümkün değildir. Bu halde davacı …’in davalı … A.Ş. ‘den 1.179.700,00 TL hisse devri nedeniyle bakiye alacağı bulunmakta iken davalı ibra edilmiştir. 24/07/2008 tarihli protokolün 4. Maddesi ile, taraflar bu kere, …’de mevcut; … ‘a ait beheri 50,- YTL itibari değerde 342 adet hisseyi toplam 1.644.000,00 YTL bedel mukabili, …’a ait 200 adet hissenin 199’unu toplam 70,000 YTL bedel mukabili, olmak üzere cem’an 541 adet hisseyi, toplam 1.714.000,00 YTL bedel mukabili …’e devir ve temlik edilmesini, …’a ait 1 adet hissenin de …’e 350,- YTL YTL bedel devir ve temlik edilmesini karşılıklı olarak kabul ve taahhüt etmişlerdir. Ancak hisse değerlerinin neye göre tespit edildiği ve davacı hisse değerleri arasındaki farkın neden kaynaklandığına ilişkin bir açıklama protokolde mevcut değildir. Protokolün bu hükmünden sonra 24/07/2008 tarihli 2 adet “Anonim Şirket Hisse Devir Sözleşmesi” ile davacı … A.Ş.’de sahibi bulunduğu 342 adet hisseyi davalı … Sağlık Hizmetleri A.Ş.’ye 1.644.000,00 TL bedelle; davacı … … A.Ş.’de sahibi bulunduğu 199 adet hisseyi davalı … A.Ş.’ye 70.000,00 TL bedelle devir ve temlik etmiş ve bedelinin nakden ve tamamen tahsil edildiği belirtilmiştir. Bu hisse devirlerine ilişkin olarak hisse devir bedelleri aynı tarihte davalı … tarafından davacılara ödenmiştir. 24/07/2008 tarihli protokolün 5. Maddesinde, …’deki … ve Dr. ‘…’ın cem’an 1.855,96 TL alacağına karşılık, …’nin; Aydın Ticaret Sicili Memurluğu’na kayıtlı … Şirketinde mevcut, hisselerinin tamamını 1.159.115,- YTL bedel mukabili satın almayı Dr. … ve … kabul ve taahhüt etmiş, böylelikle karşılıklı takas ‘mahsubunu taraflar kararlaştırmışlardır. Mahsup işlemi yapıldıktan sonra kalan bakiye’nin 44,000 YTL’si …’in aktifinde kayıtlı olan araçların toplam 44,000.YTL bedel karşılığında satışı ve devri yoluyla yapılarak ödeneceği, ayrıca …, A.Ş.’den olan alacağından, demirbaş olarak fatura edilenler dışında kalan 35.981,- YTL alacağını, …’a alacağın temliki yoluyla devir edeceği, en son kalan bakiye 616.600,YTL’yi …’a ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. 06/03/2008 tarihli… Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi Sözleşmesinde, mevcut hissedarların 31.01.2008 tarihinden sonra Şirket’e koydukları borç, talepleri üzerine, kapanış gününü takiben derhal, herhalükarda en geç 2 iş günü içinde, geri ödeneceği düzenlenmiştir. Talimat yoluyla alınan bilirkişi ek raporuna göre davacı …’ın … kodlu hesaptan alacağının 1.362.806,63 TL, … Kodlu cari hesabından borcunun 30.239,65 TL olduğu tespit edilmiştir. Buna göre bu davacının … şirketinden davacı 1.332.566,98 TL alacağı görünmektedir. Davacı … ‘ın ise … kodlu cari hesap bakiyesi alacağı 752.338,23 TL ve … kodlu cari hesap alacağı 1.242.868,06 TL olmak üzere toplam 1.995.206,29 TL alacağı görünmektedir. Ancak … kodlu cari hesap davacının şahsi varlığından Şirket için yapılan ödemeye ilişkin olup, … ‘ye havale açıklamasıyla hesap 1.242.868,06 TL borçlandırılmıştır. Ancak bu tutara ilişkin bir kayıt …’in ticari defterlerinde bulunmamaktadır.
24/07/2008 tarihli protokolde ise davacıların cari hesap alacağı toplam 1.855,96 TL olduğu kabul edilerek mahsuplaşılmıştır. 24/07/2008 tarihli protokolde huzur hakkına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Protokolün 9. Maddesinde, bu protokolün… Hastanesi Hissedarlık Anlaması ile… Hastanesi Hisse Devir ve Hisse Devir Vaadi Sözleşmesinin ayrılmaz parçası olduğu ve ihtilaf halinde protokole aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. İhtilafa konu protokol tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 21/1. Maddesine göre, bir akitte ivazlar arasında açık bir nispetsizlik bulunduğu takdirde, eğer mutazarrırın müzayaka halinde bulunmasından veya hiffetinden yahut tecrübesizliğinden istifade suretiyle vukua getirilmiş ise, mutazarrır bir sene zarfında akdi feshettiğini beyan ederek verdiği şeyi geri alabilir. Bu maddeye göre gabinden söz edilebilmesi için edim ile karşılık edim arasındaki oransızlık, gabine maruz kalanda aranılan hiffet, müzayaka veya tecrübesizlik hâli ve bu hâllerinin birinden istifade edilerek sözleşmenin meydana getirilmesi koşullarının mevcut olması gerekir. Müzayakadan bahsedilebilmesi için, mevcut ya da muhtemel iktisadî bir zarar veya sıkıntıyı karşılamak için ölçüsüz bir fedakârlıkta bulunma hâli olarak tanımlanabilecek bu durumdan bahsedilebilmesi için, kişinin içinde bulunduğu zor durumdan kurtulabilmesinin tek çaresi sözleşmede öngörülen orantısız, ağır koşulları kabul etmek olmalıdır. Gabinin mevcudiyeti için, bu hâlin yarattığı ortamda kabul edilmek durumunda kalınan sözleşmede tarafların edimleri arasında eş değerlilik bulunmaması, nispetsiz derecede aşağı olan karşılık eda için bir eda taahhüt edilmesi veya aksine, ahzolunacak bir eda için orantısız derecede yüksek bir karşılık değer konulması gerekmektedir (Yargıtay HGK’nın 22/11/2018 Tarih, 2017/13-636 E. – 2018/1762 K. Sayılı kararı) Ayrıca gabinin söz konusu olabilmesi için ivazlar arasında açık bir nispetsizlik şeklindeki objektif unsur ile müzayaka veya tecrübesizlik hâli şeklindeki sübjektif unsurun birlikte gerçekleşmesi ve sömürme kastının bulunması gerekir. Ancak mahkemece yapılan yargılamada, 24/07/2008 tarihli protokol yönünden davacıların müzayaka halinde olup olmadıkları ve edimler arasında açık bir nispetsizlik bulunup bulunmadığı yönünde gereği gibi inceleme yapılmamıştır. Bu nedenle dosyada ki bilirkişi raporları da hüküm kurmaya elverişli değildir. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları kapsamında, bilirkişi incelemesi de yapılarak davacı …’in 1000 adet hissenin devri nedeniyle bakiye alacağının bulunduğu nazara alınarak bu alacak yönünden davalının ibra edilmesinin, Protokolde devredilen 342 adet hissenin protokol tarihi itibariyle değeri tespit olunarak protokolde tespit edilen hisse değerinin, Davacı …’in … kodlu cari hesaba ilişkin …’ye havale açıklamalı ve … kayıtlarında yer almayan 1.242.868,06 TL alacak kalemi üzerinde durularak davacıların cari hesap alacaklarının tespiti ile protokolde tespit edilen cari hesap alacağı ile arasındaki tutarlılık değerlendirilerek cari hesaptan mahsuba konu mal varlığı değerlerinin protokol tarihi itibariyle değeri tespit olunarak varsa aradaki farkın, tarafların edimleri arasında açık bir nispetsizlik teşkil edip etmediğinin belirlenerek, Bunun yanı sıra Beyoğlu … Noterliği’nin 11/10/2007 tarih ve …’lu Noter İhtarnamesi ile dava dışı … A.Ş. Tarafından … A.Ş. İle akdedilen Finansal Kiralama Sözleşmelerini taksitlerin ödenmesinde temerrüde düşülmesi nedeniyle finansal kiralama sözleşmesi feshedilmiş olması ve davalı …’in bu sözleşmeyi yenilemeyi ve kefil olmayı kabul etmiş olmasına rağmen 24/07/2008 tarihli protokol tarihinde dahi bu edimine yerine getirmemiş olması ile davacıların protokol tarihinde çektikleri ihtarnameler de değerlendirilerek davacıların 24/07/2008 tarihli protokol yapılırken müzayaka halinde olup olmadıkları tespit edilerek gabinin şartlarının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. Buna göre Mahkemece eksik inceleme ile karar verilmiş olması doğru olmamıştır. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda, Mahkemece eksik inceleme ile davanın sonuçlandırılması isabetli görülmemiş ve bu nedenle davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, kararın kaldırılma sebebine göre davalıların istinaf başvurusu bu aşamada incelenmeksizin davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 2-Kararın kaldırılma sebebine göre davalıların istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, 4-İstinaf başvuruları bu aşamada incelenmediğinden davalılarca yatırılan istinaf karar harcı ile istinaf başvuru harcının istemleri halinde kendilerine ayrı ayrı iadesine, 5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.09/12/2021