Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/43 E. 2020/347 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/43
KARAR NO : 2020/347
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 29/05/2018
NUMARASI : 2015/629 Esas – 2018/223 Karar
DAVA: Tazminat (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/11/2020
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün taraflar vekillerince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ ASIL DAVA DOSYASINDA; DAVA: Davacı … San.Tic. Ltd. Şti. vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı şirket … Rusya’da yerleşik … Ltd Şirketine ceviz reçeli cinsi eşya ihraç etmek istediğini ve eşyanın nakliye işlemlerini yerine getirmesi için davalı … A.Ş. ile anlaştığını, bu anlaşma gereği davalı şirketin 2700 kg net miktarlı toplam değeri 18.549,46 € olan reçel cinsi eşyayı müvekkil şirketin ihracat işlemlerini Trabzon Gümrük Müdürlüğü’nde tamamlanmasından sonra malın alıcısı olan …Ltd şirketine teslim etmek üzere 29.04.2015 tarihinde gemiye yükleyerek alıcısına teslim edilmek üzere Rusya’ya götürdüğünü, müvekkili şirkete ait reçellerin bulunduğu ve davalı tarafa ait olan konteyner içerisinde davalı taraf müvekkil şirket ile herhangi bir bağlantısı olmayan … ticaret Ltd Şti.’ye ait reçel cinsi malların da taşındığını, eşyanın davalı tarafından bağış yeri olan Rusya’ya ulaştırılmasından sonra günlük işlemlerinin tamamlanarak malın alıcısına teslim edilmesi gerekirken konteynerda malları bulunan diğer firma olan …’e ait malların yurtdışındaki alıcısından kaynaklanan nedenlerle konteynerda bulunan ve müvekkile ait olan malların da davalı tarafından tesliminin yapılmadığını, davalı tarafın hem müvekkil davacı ya ait malları hem de diğer firmaya ait olan malları aynı konteynırda taşıdığını, davalı tarafın diğer firmaya ait eşyaların teslim edilmemesi durumunu gerekçe göstererek müvekkile ait malların da alıcısına teslim etmeyip ülkeye geri getirdiğini, malların davalı tarafından ülkeye geri getirilmesinin oldukça uzun bir süre sonunda mümkün olduğunu bu sürenin uzunluğunun da davalı taraftan kaynaklandığını nakliyesi yapılanmaların doğrudan Trabzon Limanı’na getirilmesini gerekirken İstanbul İzmir hatlı gemi ile ülkeye gönderildiğini, normal şartlarda malların Novorossiysk Limanından Trabzon Limanına 1-2 gün içerisinde getirilmesi mümkünken malların başka bir hat üzerinden ülkeye gönderilmesi neticesinde bu sürenin 15 gün uzayarak toplamda iade süresinin 41 günü bulacak şekilde planlandığını, bu süre zarfında müvekkil davacı şirketin yetkililerinin sürekli olarak davalı … firmasına mail atarak detaylı bilgi talep ettiğini ancak kendilerini tatmin edici bir cevap vermediğini, dava konusu reçel cinsi eşyaların gıda ürünü olduğundan tüketim tarihlerinin çok uzun olmadığını söz konusu reçellerin son tüketim tarihinin 20.07.2015 olduğunu, müvekkil şirketten kaynaklanmayan sürecin bu kadar uzun sürmesi sonucunda ürünlerin 06.07.2015 tarihinde ambarlı Limanı’na getirildiğini, davalı DHL firması müvekkil davacı şirket yetkililerine gönderdikleri maillerde reçellerin ilk başta Ambarlı Gümrük Müdürlüğüne geleceğini ancak buradan teslim almanın mümkün olmadığını, Ambarlı Limanından Trabzon Limanı’na götüreceğini ve reçelleri ancak buradan teslim almanın mümkün olduğunu, davalı şirket tarafından gönderilen maillerde yüklemenin manifestolamasının Trabzon Limanı için yapıldığı ve bu nedenle Ambarlı Limanından çekim işleminin yapılamayacağını, yapılması halinde işlemin oldukça uzun süreceğini belirttiğini ancak bu beyanlarını değiştirdiklerini ve eşyanın Ambarlı Limanından alınabileceğini müvekkil şirkete bildirildiğini, taşıma konusu gıda ürünleri müvekkili davacı tarafından gerekli ve yeterli şekilde ambalajlamış olsa da oldukça uzun bir süre sonunda Ambarlı Limanı’na getirilen reçellerin yaz ayında oldukça sıcak olan hava altında yaptığı uzun sefer sonucunda son tüketim tarihlerinin de yaklaşması ile birlikte bozularak sızıntı yapmaya başladığını, sızıntı neticesinde ilgili Liman Müdürlüğü tarafından konteynır sızıntı havuzuna alındığını ve sızıntı havuzunun masraflarının müvekkil şirketten talep olunduğunu, müvekkili şirketten kaynaklanmayan nedenlerle malların alıcısına teslim edilemeyıp bu ülkeye geri getirilmesinin oldukça uzun bir süre gerektirdiğini ve bu süre zarfında gıda ürünü olan reçellerin bozularak tüketilemez hale geldiğini, müvekkiline ait ihracata konu reçel cinsi eşyaların alıcısına teslim edilmeyerek tüketilemez hale geldiğini, gerek nakliye, gerek ardiye, gerekse diğer masraflar yapılmak suretiyle müvekkil şirketin zarara uğradığını, mevcut zararların yanında müvekkil şirketin ticari itibarının zedelendiğini, yurtdışı iş bağlantılarının kötü anlamda etkilediğini, reçel cinsi ürünün alıcısı olan şirket ile ticari bağlarının koptuğunu, dolayısıyla davalı tarafın kusurlarından kaynaklı nedenlerle müvekkilin zarara uğradığını belirterek davanın kabulünü davalı tarafından düzenlenen iki faturanın haksız olarak tahsilini engellemek adına tedbir kararı verilmesini, müvekkil davacı şirketin uğramış olduğu 18.569,46 € zararın fiili ödeme tarihindeki TCMB döviz satış kuru üzerinden en yüksek ticari faiziyle davadan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: somut uyuşmazlık konusu olan … sayılı konşimentonun … Ltd Şirketi tarafından düzenlendiğini, işbu konşimentodan kaynaklanan uyuşmazlıklarda Basel-Stadt İsviçre mahkemelerinin yetkili olduğunun hükmüne bağlandığını, İsviçre mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkil şirket … ile davacı …’nın Rusya’ya ihracatı gerçekleştirilecek reçel muhteviyatı ürünün taşınması için anlaşılmış olduğunu ve … nolu konşimento  ile Rusya Novorossiyksk Limanı’na taşınmasının gerçekleştirildiğini, müvekkil şirketin bu ana kadar bütün sorumluluklarını hiçbir gecikme olmadan eksiksiz yerine getirdiğini, ancak davacı şirketin alıcısının malları almaması üzerine malların geri getirilmek zorunda kalındığını, davacı ile … Şirketi’nin mallarının alıcısının aynı olduğunu, malın alıcısının malları almadığını, ynı olan heriki firmaya ait malların alıcı tarafından red edilince her iki firma tarafından geri gönderme talimatı verildiğini, davacı şirketin ticari ilişki içerisinde olduğu malın alıcısı tarafından teslim alınmadığını,davacı tarafça yaptırılan tespitte yer … markalı karton kutu içinde 15 kg.lik aliminyuk folyo torbada bulunduğunu, bazır ürünlerin ambaljının bombaj yaptığını, bazılarının ise patladığı ve keskin kotu geldiğinin görüldüğünü, davacı şirketin sorumluluğunda bulunan ambalajlama yetersizliğinden dolayı sızıntı gerçekleştiğini belirterek davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMENİN 2017/137 ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;DAVA : Davacı … A.Ş. vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin yurt içinde ve yurt dışında her nevi kara hava ve deniz nakil vasıtaları ile yük ve eşya taşımacılığı konularında hizmet verdiğini, davalı şirket ile … San. Tic. Ltd. Şti.’ye ait bir kısım emtianın taşınmasının organize edilmesi için anlaşıldığını, … referans nolu konişmento ile Rusya Novorossiysk Limanı’na taşımasının gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin bu ana kadar tüm sorumluluklarını anlaşmaya uygun olarak eksiksiz bir şekilde gerçekleştirdiğini, … San. Tic. Ltd. Şti. ile malın alıcısı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan sebeplerden dolayı malların Rusya’da teslim alınmadığını, malların Novorossikysk Limanına 13/05/2015 tarihinde ulaştığını ve malların Limanda beklemeye başladığını, fiili taşıyan gemi acentesi tarafından 01/06/2015 tarihinde oluşan zararlar konusunda bildirimde bulunulduğunu ve durumun tekrar … San. Tic. Ltd. Şti’ye hatırlatıldığını, 09/06/2017 tarihinden gelen talimat sonucu aynı gün malların Türkiye’ye geri dönmesi için çalışmaların başlatıldığını, gerekli gümrük işlemleri yapıldıktan sonra ilk gemi ile sevkiyat gerçekleştiğini, malların 06/07/2015 tarihinde Marport Limanı’ na ulaştığını, konteynerde oluşan sızıntı nedeniyle davalı taraf da davet edilip 09/07/2015 tarihinde müvekkili şirketçe tespit yaptırıldığını, davalı tarafından yeterli ve gerekli ambalajlama yapılmadığı için ürünlerinin hasar gördüğünü, sızıntıya sebep olduğunun tespit edildiğini, sızıntı sebebiyle hem konteynerin zarar gördüğünü hem de davalı taraf ile birlikte aynı alıcıya mal gönderen … Ticaret Ltdi Şti’ye tek başına kendi mallarını çekemediğini, müvekkili şirketin bütün ihtarlarına ve güncel bildirilmelerine rağmen davalı tarafın malları çekmediğini, müvekkilinin organize etmiş olduğu taşıma için talep ettiği toplan 3.685,81 USD için Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası nezdinde icra takibi başlatıldığını, davalı şirket tarafından başlatılan icra takibinde belirtilen borca, faize ve borcun tüm ferileri ile birlikte İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edilmesi sonucunda iş bu davanın açılması zorunluluğunun doğduğunu belirterek davanın kabulünü, davalı borçlunun dava konusu alacağı ödemeye mahkum edilmesini, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, davalı borçlunun haksız itirazı nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı borçlunun aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı … San.Tic.Ltd.Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın müvekkili davalı şirket aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatmış olduğunu, haksız olan takibe süresi içerisinde itiraz edildiğini, müvekkili davalı şirket … San ve Tic. Ltd. Şti.’nin Rusya’da yerleşik … Ltd. Şirketine …cinsi eşyayı ihraç etmek istediğini, eşyanın nakliye işlemlerini yerine getirmesi için davacı …A.Ş. ile anlaştığını, bu anlaşma gereği davalı şirketin 2.700 KG net miktarlı ve toplan değeri 18.549,46 EURO olan reçel cinsi eşyayı müvekkili şirketin ihracat işlemlerinin Trabzon Gümrük Müdürlüğü’nde tamamlanmasından sonra malın alıcısı olan … Ltd. Şirketine teslim etmek üzere 29/04/2015 tarihinde gemiye yükleyerek alcısına teslim edilmek üzere Rusya’ya götürdüğünü, müvekkili şirkete ait reçellerin buluduğu ve davacı tarafa ait olan konteyner içerisinde davacı tarafın müvekkili şirket ile herhangi bir bağlantısı olmayan … Tic. Ltd. Şti’ye ait reçel cinsi malları da taşıdığını, eşyanın davacı tarafından varış yeri olan Rusya’ya ulaştırılmasından sonra gümrük işlemlerinin tamamlanarak malın alıcısına teslim edilmesi gerekli iken konteynerde malları bulunan diğer firma olan …’e ait malların yurt dışındaki alıcısından kaynaklanan nedenlerle konteynerde bulunan ve müvekkiline ait olan malların da davalı tarafından alıcısına tesliminin yapılmadığını, davacı tarafın hem müvekkili davalıya ait malları hem de diğer firmaya ait olan malları aynı konteynerde taşıdığını, diğer firmanın alıcısından kaynaklanan nedenler ile hem diğer firmaya ait malların hem de müvekkile ait malların teslimini gerçekleştirmediğini, müvekkili şirkete ait mallar ile diğer firmaya ait olan malların gümrük çıkış beyannamelerinin birbirinden farklı ve bağımsız olduğunu, davacı tarafın diğer firma olan … şirketinin mallarının alıcısı tarafından sorun oluştuğunu, bu nedenle müvekkili davalıya ait malları da teslim edemediğini belirtmesi üzerine müvekkili davalı taraf davacı tarafla irtibata geçerek sorunu çözmek adına kendisine ait mallar için yeni bir alıcı firma bulduğunu, malların bu firmaya teslimini talep ettiğini, ancak davacı tarafından gönderilen mailde konteyner içerisinde bulunan ve müvekkili firmaya ait malları yeni alıcısına tesliminin mümkün olmadığını, diğer firma olan …’e ait malların da yeni alıcı tarafından alınması gerektiğini belirterek bu talebi reddettiğini beyanla öncelikle olarak İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/629 esas sayılı dosyasının sonucunun beklenilmesini, haksız olan davanın reddini, davaya konu icra takibinin iptalini, davacı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ilk derece Mahkemesince asıl ve birleşen dava hakkında, “…Ltd. şirketi tarafından düzenlenen, 30.04.2015 tarih ve … no.lu konşimentoya göre; yükleyen/gönderen davacı … San.Ve Tic, Ltd. şirketi, alıcı Rusya’da yerleşik … Ltd. Şirketi olup, 180 kutu 2.794 kg. … emteası 29.04.2015 tarihinde CARU 994228-6 nolu 40’ feet …kapalı konteyner içerisine istiflendikten sonra, 30.04.2015 tarihinde Trabzon Limanında … sefer no.lu “…” isimli gemiye yüklenerek varış yeri olan Novorossiysk Limanına sevk edildiği, konişmento incelendiğinde, üzerinde “ Shıpper’s load, stow and count ” ve “LCL/FCL” kayıtlarının bulunduğunun görüldüğü, konişmento kayıtları ve dosyadaki bilgiler ışığında; … nolu konteyner içerisine aynı alıcıya sevkedilmek üzere hem davacı … gıdaya ait 180 kutu ceviz reçeli hem de dava dışı Poltan global şirketine ait 800 paket beyaz peynir reçeli emtiasının parsiyel yüklendiği ve her iki şirkete ait bu malın alıcısının Rusya’da yerleşik … LTD. şirketi olduğu, dosyadaki bilgilerden, konteynerin varış Limanına 13.05.2015 tarihinde varmış olduğu, ancak alıcı Natural Product  şirketinin malları almaması üzerine yükleyen firmalar davacı … ve dava dışı …l tarafından 09.06.2015 tarihinde davalı nakliyeciye emteanın geri getirilmesi talimatının verildiği ve bunun üzerine konteynerin içerisindeki reçel emteasıyla birlikte 06.07.2015 tarihinde İstanbul’a geri getirildiği ancak yapılan tespit ile emtianın kullanılamaz halde olduğunun anlaşıldığı olayda, dava konusu emtianın niteliğinin bozularak ziyana uğramış olduğu konusunda bir şüphe bulunmadığı, dosya kapsamında bulunan belgeler incelendiğinde, emtianın Trabzon’dan çıkmış İstanbul aktarmalı olmak üzere 13 gün sonra Rusya Limanına vardığı, eşyaların Rusya’da yerleşik alıcısı tarafından teslim alınmaması hususunda tarafların beyanı dışında herhangi bir belge bulunmadığından eşyaların teslim alınmama konusunda net bir değerlendirme yapılamadığı, tarafların mail yazışmalarındaki beyanlarından anlaşıldığı üzere, emtianın İstanbul’a geri geldikten sonra soğuk hava kabiliyetli konteyner ile taşınma konusunda ihtilaf yaşandığı, bu konu üzerinde yapılan incelemede, eşyaların İstanbul’dan Trabzon’a taşınmak istendiği, ancak eşyaların sızıntılı olması nedeniyle gemilerin konteyneri almak istememesinden kaynaklı olduğu, emtianın standart kuru yük konteyneri ile 30.04.2015 tarihinde Trabzon’dan çıktığı, 13 gün sonra Rusya’ ya vardığı ve aynı konteyner içerisinde beklediği, meydana gelen sorunlar nedeni ile alıcısı tarafından kabul edilmeyen eşyaların 03.07.2015 tarihinde Rusya’ dan yola çıktığı, 3 gün sonra 06.07.2015 tarihinde İstanbul Ambarlı Limanına vardığı, emtianın tesliminde yaşanan sorunlar nedeni ile arada geçen görüşmeler sonrası eşyaların Türkiye’ye geri getirilmesi konusunda davacı tarafça 09.06.2015 talimat verildiği, ancak emtianın 03.07.2015 tarihinde yani 25 gün sonra yola çıktığı, emtianın İstanbul Ambarlı Limanına getirildiğinde 07.07.2015 tarihinde sızıntılı olarak gemiden tahliye edildiği, akabinde aynı tarihte sızıntı havuzuna alındığı, sızıntı nedeni ile konteyneri hiçbir geminin almadığı, akabinde gümrükçe onaylanmış bir işleme tabi tutulmadığından emtianın 05.08.2016 tarihinde imha edildiği, tüm bilgiler birlikte değerlendirildiğinde, emtianın 05.08.2015 tarihine kadar Ambarlı Gümrük Müdürlüğü, Marport Geçici Depolama sahasında tutulduğu göz önünde bulundurulduğunda, davalı DHL firmasının işlemlerin ifasında gecikmeye neden olduğunun anlaşıldığı, emtianın sevkiyat harekatı safhalarına bakıldığında, 30.04.2015 tarihinde İstanbul’a aktarılarak Rusya’ ya 13 günde ulaştırıldığı, geri getirilmesine karar verildiği 09.06.2015 tarihine kadar 41 gün geçtiği, bu tarihten geminin çıkış tarihi olan 03.07.2015 tarihine kadar da 25 gün daha geçmiş olduğu, toplamda Rusya da 66 gün kaldığı, eşyanın sevkiyatı gidişte 13 gün, dönüşte 3 gün olmasına rağmen, dönüşe karar verilmesinden sonra 25 günün çok uzun olduğu, bununla birlikte emtianın Türkiye’ye 06.07.2015 tarihinde geldikten sonra da ambarlı Limanında uzunca bir süre daha kaldığı, sürece dayalı tüm vakıalara bakıldığında davalı … firmasının süreci gereğince işletemediği sonucuna varıldığı ve malın geri dönüşte tam zayi olduğu teknik bilirkişi raporu ile de ortaya çıktığı, geri dönüş taşıma işinin ayrı bir iş olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu hususlar ile davalı karşı davacının birleşen 2017/137 Esas dosya kapsamındaki talebinde haklı olduğu, buna göre tam geri taşıma navlunu olan 3.685,81 USD tutarın davacı, birleşen dava davalısından talep edilebileceği, ancak geri taşınan yükün zayi olması hususunun gözetilerek bu navlunun kusur oranında indirilmesi gerekeceği, geri taşıma sonunda emtialar Türkiye’ye geldiğinde, Marport Liman sahasına 07.07.2015 tarihinde sızıntılı olarak tahliye edildiği ve eşyaların sızıntı havuzuna alındığına dair yetkililerce 08.07.2015 tarihli tutanak tanzim edildiğinin görüldüğü, gecikmelerin safahatı irdelendiğinde, gerek yurt dışı gerek Türkiye’ de yapılan işlemler bakımından, davalı … A.Ş.’ nin yurt dışı işlem süreçlerini gereğince işletmediğinden, eşyaların geçen zamanda ziya uğradığı, taşıtanın da belirli bir süreden sonra dahi olsa yükün soğutmalı konteynerde taşınmasına rıza göstermediği, bu durumda meydana gelen zayi mertebesinde zarar gözetilerek kusur oranlarında zarardan sorumlu olunması gerektiği, asıl dava konusu talep bakımından davalının %50 kusur oranı gözetilerek, mal bedeli olan 18.549,46 EURO tutardan %50 kısmından davalının sorumlu olması gerektiği bunun da 9.274,73 EURO miktarına denk geldiği, davalı – birleşen dava davacısının birleşen dava kapsamında, 3.685,81 USD (2.962 EURO) navlun alacağının %50 kısmi olan 1.842,91 USD (1.481,00 EURO’ya denk gelen) navlunu talep edebileceği kanaatine varılmakla” mahkemenin asıl 2015/629 esas sayılı dosyasında davacı birleşen dosya davalısının davasının kısmen kabulü ile 9.274,73 EURO tazminatın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a madde ve fıkrası uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalı birleşen dosya davacısından alınarak davacı birleşen dosya davalısına verilmesine, Mahkemenin birleşen 2017/137 esas sayılı dosyasında davalı karşı davacının davasının kısmen kabulü ile Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının 1.842,91 USD üzerinden devamına, alacağın takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a madde ve fıkrası gereğince faiz uygulanmasına, karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı/birleşen dosya davalısı … San.Ve Tic, Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu eşyaların davalı şirket tarafından yurt dışına sevk edildiğini ancak dava dışı … şirketinden kaynaklı nedenlerle … şirketine ait eşyaların teslimi yapılamadığı için müvekkili davacıya ait eşyaların da tesliminin davalı tarafından gerçekleştirilmediğini, dava konusu uyuşmazlığın özünde eşyaların alıcısına teslim edilmemesinin yer aldığını, hal böyleyken davalı firmanın eşyaları yurtdışı alıcısı tarafından teslim alınmadığı iddiasını ispatlar herhangi bir somut delil söz konusu olmadığını, teslim konusunun önemsiz bir konu olduğu ve bu durumun aslen uyuşmazlığın özünü oluşturmadığının kabulü ile hazırlanan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının bozmayı gerektiren bir durum olduğunu, davalı tarafından müvekkili davacı şirkete ait mallar ile dava dışı …şirketine ait malların parsiyel taşıma şeklinde aynı konteyner içerisinde taşındığını, taşınan malların yurtdışı alıcısı tarafından teslim alınmamasının müvekkili davacı şirketten kaynaklı olmayıp dava dışı …şirketinden kaynaklandığını, müvekkiline ait taşıma konusu eşyaların yurtdışı alıcısı tarafından teslim alınmama halinin söz konusu olmadığını, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda taşıma konusu eşyaların Türkiye’ye gelmeden önce bozulmuş/bozulmaya başlamış olduğunun ve bu durum karşısında soğuk hava tertibatlı konteyner konusunun bir öneminin bulunmadığının belirtildiğini, Davalı tarafından müvekkili davacıdan soğutmalı konteyner için ilave ücret ödenmesinin istenmesi karşısında müvekkili davacının uğramış olduğu zarar dışında daha fazla zarara katlanmak istemediğini ve zaten bozulmuş olan eşyaların soğutmalı konteyner ile taşınmasına rıza göstermediğini, Türkiye’ye geri getirildiğinde bozulmuş olan eşyaların soğutmalı konteynere alınmasına rıza göstermediği belirtilerek müvekkili davacıya kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığını, birleşen dosya yönünden ise malın Türkiye’ye geri taşınmasının müvekkili davacının kusurundan kaynaklanmadığını, dolayısıyla malın Türkiye’ye geri taşınmasına ve zayi olmasına kendi kusuru ile sebebiyet veren davalının geri taşıma navlun ücreti talebinin tamamen reddinin gerektiğini beyan ederek istinaf incelemesine konu ilk derece mahkemesi kararının aleyhe olan kısımları açısından bozulmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.Davalı/birleşen dosya davacısı …A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan sözleşme uyarınca müvekkili şirketin reçel emtiasnı Rusya’ya hasarsız olarak ulaşmasını sağladığını ve sözleşme gereğince edimlerini tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, ancak söz konusu reçel emtiasının Rusya’da bulunan alıcısının konteynerdeki malları kabul etmediğini ve yükü Limandan çekmeyi reddettiğini, bu durumun davacı tarafa bildirilmesi üzerine davacı tarafından malların Türkiye’ye geri getirilmesi talimatının verildiğini, Rusya gümrüğünün mahrece iade işlemlerine dair bürokratik işlemlerini geç gerçekleştirmesi nedeniyle reçel emtiasının uzun süre Novorossiysk Limanında beklemek zorunda kaldığını, emtianın gıda olması ve taşıma işinin yaz mevsimine denk gelmesinden ötürü yükün Türkiye’ye geri getirildiğinde bozulmuş olduğunun tespit edildiğini, Mahkemece müvekkili şirketin TTK uyarınca taşıtanla temas etmesine rağmen gereken hızda hareket etmediğini ve yükün geri getirilmesinin uzun zaman aldığını, bu nedenle taşıyanında kusuru oranında sorumlu olduğunu belirttiğini, ancak bu kanaate varırken somut durumun koşullarını değerlendirmediğini, Novorossiysk Limanında 13/05/2015 tarihinde ulaştıktan sonra malların Limanda beklemeye başladığını ve fiili taşıyan MSC’nin acentası tarafından 01/06/2015 tarihinde müvekkili şirkete emtianın Limanda beklemesinden kaynaklı oluşan zararlar için bildirimde bulunduğunu, bu durumun davacı şirkete bildirilmesi üzerine 09/06/2015 tarihinde gelen talimat sonucu aynı gün malların Türkiye’ye geri getirilmesi için çalışmaların başlandığını, müvekkili şirketin tüm gelişmelerden davacı şirketi haberdar ettiğini, bilirkişiler tarafından emtiaların Rusya’ya taşınması konusunun değerlendirilmediğini Rusya gümrüğünde yaşanabilecek sıkıntıların hiç göz önünde bulundurulmadığını, Rusya gümrüğüne yazıda yazılmadığını, dava konusu İemtianın uzun süre konteyner içinde kalmasının tamamen davacının kusurunun neden olduğunu, alıcısı tarafından teslim alınmayan malların geri çekilmesi talimatının davacı tarafından 09/06/2015 tarihinde verildiğini, son kullanma tarihi 20/07/2015 olan reçellerin hem Rusya’da gümrük işlemlerinin uzun sürmesi hem de tekrar taşıtanın eline ulaşması için yapılacak işlemler nedeniyle taşınmasının uzun süreceğinin ortada olduğunu, tarihlerin yakınlığını bilerek hareket eden davacı şirketin kötü niyetinin varlığının tartışılmaz olduğunu, 06/07/2015 tarihinde malların Marport Limanına son tüketim tarihi geçmeden varışının sağlandığını, emtiaların Limanda beklemesi nedeniyle oluşan demuraj bedelinin fiili taşıyana müvekkili şirket tarafından ödendiğini, mahkeme tarafından tazminat tutarı hesabı yapılırken TTK’nın 1186 maddesinde düzenlenen sorumluluk sınırlarını değerlendirilmediğini, dava dilekçesi ekinde sunulan fatura içeriklerinden tespit edilebileceği üzere icra takibine konu 3685,81 USD’yi oluşturan alacak kalemlerinin gemiden boşaltma ücreti, ithalat navlun ücreti ve lojistik hizmet bedeli ile fiili taşıyana ödenen demuraj bedelinden oluştuğunu, bilirkişi raporundaki kanaate katılmamakla birlikte %50’lik düşme hesaplamasının 1.413,00 USD navlun ücreti üzerinden yapılması gerektiğini, diğer alacak kalemlerinin navlun ücreti ile alakası bulunmadığını, emtianın geri getirilmesi sürecinde müvekkili şirketin yapmış olduğu masrafları gösterdiğini, ancak mahkemenin müvekkili şirketin bu alacak kalemlerini tespit etmekte yetersiz kaldığını ve eksik inceleme ile hatalı hüküm kurduğunu beyan ederek asıl davada davanın kısmen kabulüne dair kararın bozulmasına ve davanın tümden reddine; birleşen davada davanın kısmen kabulüne dair kararın bozulmasını ve davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE :Asıl dava, gönderilen emtianın alıcısına teslim edilmemesi ve emtianın Türkiye’ye geri çekme işlemlerinin süratli bir şekilde yapılmaması nedeniyle emtianın tamamının zarar gördüğü iddiası ile oluşan zararın tazmini; birleşen dava ise emtianın Türkiye’ye geri çekme işlemleri nedeniyle gemiden boşaltma ücreti, ithalat navlun ücreti ve lojistik hizmet bedeli ile fiili taşıyana ödenen demuraj bedelinin tahsili davasıdır.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, asıl dava yönünden gönderilen emtianın alıcısının teslimden imtina edip etmediği ve taşınan eşyanın zayi olmasında davalı taşıyıcının kusuru bulunup bulunmadığı ile varsa oranı; birleşen dava ise taşınan emtianın geri getirilmesi nedeniyle oluşan masraflardan davacı taşıtanın sorumlu olup olmadığı noktasındadır. … Ltd. Şirketi acentesi sıfatıyla … A.Ş. tarafından düzenlenen, 30.04.2015 tarih ve IST15006629 no.lu konşimento, 180 kutu 2.794 kg. … emteasının CARU 994228-6 nolu 40’ feet High Cube kapalı konteyner içerisine davacı … San.Ve Tic, Ltd. Şirketi tarafından Trabzon Limanından alıcı Rusya’da yerleşik … Ltd. Şirketine teslim edilmek üzere Novorossiysk Limanına gönderilmesine ilişkin olarak “LCL/FCL”, “navlun peşin ödenmiştir” ve “yükleme, istif ve sayım gönderene aittir” kayıtlarıyla düzenlenmiştir.Davaya konu olan ve 29/04/2015 tarihinde parsiyel yükleme ile dava dışı … şirketinin gönderileri ile birlikte taşındığı konteynere yüklenen emtia varış limanına 13.05.2015 tarihinde varmıştır. Davacı ve dava dışı…l şirketi tarafından 09.06.2015 tarihinde davalı taşıyana emtianın geri getirilmesi talimatının verilmesi üzerine konteynerin 03/07/2015 tarihinde Rusya’dan çıkışı yapılarak içerisindeki reçel emteasıyla birlikte 06.07.2015 tarihinde İstanbul’a geri getirilmiştir. Daha sonra emtia Ambarlı Limanında 07/07/2015 tarihinde sızıntılı olarak gemiden tahliye edilmiş ve ardından sızıntı havuzuna alınmıştır. Davaya konu emtia gümrükçe onaylanmış bir işleme tabi tutulmadığından 20/08/2015 tarihinde tasfiyelik hale gelmiş ve 05/08/2016 tarihinde imha edilmiştir.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 1168/1. Maddesine göre, boşaltmanın belli bir günde başlayacağı kararlaştırılmamışsa, taşıyan veya yetkili bir temsilcisinin, usulüne uygun olarak gönderilene, geçerliliği herhangi bir şekle bağlı olmamakla birlikte hüküm doğurması için, muhatabına ulaşması gerekli olan hazırlık bildiriminde bulunması şarttır. TTK’nın 1168/2. Maddesine göre, hazırlık bildirimi, geminin, 1166 ncı maddede öngörüldüğü şekliyle Kaptanın, eşyayı boşaltmak için gemiyi sözleşmede kararlaştırılan demirleme yerine varmasıyla yapılır. Davalı taşıyıcı gönderilen emtianın Rusya’daki alıcısı tarafından teslim alınmadığını iddia etmiştir. Ancak dosyada alıcıya hazırlık bildirimi yapıldığına ilişkin her hangi bir delil sunulmamıştır. Dolayısıyla davacıya ait taşınan emtianın dava dışı alıcısı tarafından teslim alınmadığı iddiası ispatlanamamıştır.Geminin varış limanına ulaştığı 13.05.2015 tarihinden davacının 09.06.2015 tarihli talimatına kadar konteynerde bekleyen emtia ancak 03.07.2015 tarihinde davacının talimatından 25 gün sonra yola çıkmıştır. Davalı taşıyıcı her ne kadar Rusya’daki gümrük işlemlerinin uzun sürmesi nedeniyle emtianın tekrar taşıtanın eline ulaşmasının uzun sürdüğü iddia edilmiş ise de buna ilişkin olarak dosyaya hiçbir belge sunulmamıştır. Yine davalı taşıyıcı tarafından davacı şirketin sorumluluğunda bulunan ambalajlama yetersizliğinden dolayı sızıntının gerçekleştiği iddia edilmiş ise de bilirkişi raporunda davacının ihraç konusu eşyaları alıcısına teslim etmek üzere evsafına uygun olarak göndermiş olduğu tespit edilmiş olması nedeniyle, davalı taşıyıcının ambalajlamaya ilişki savunması yerinde değildir.TTK’nın 1178/2. maddesine göre; taşıyan, eşyanın zıyaı veya hasarından yahut geç tesliminden doğan zararlardan, zıya, hasar veya teslimde gecikmenin, eşyanın taşıyanın hâkimiyetinde bulunduğu sırada meydana gelmiş olması şartıyla sorumludur.Davalı taşıyıcı Trabzon Limanından teslim aldığı emtiayı, alıcısı tarafından teslim alınmadığı gerekçesiyle geri getirmekle birlikte, emtia henüz Ambarlı Limanında iken tekrar Trabzon Limanına ulaştırılamadan zayi olmuştur. Taşınan eşya davalı taşıyanın hâkimiyetinde bulunduğu sırada zayi olduğundan davalı taşıyıcı davacının zararından sorumludur. Her ne kadar bilirkişi heyeti tarafından kök raporda taşıtanın belirli bir süreden sonra olsa da yükün soğutmalı konteynerde taşınmasına olur vermemesinin zararın artmasında etkisi bulunduğunu gerekçesiyle davacı taşıtanın % 50 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş ise de, konteynerin Ambarlı Limanına geldiğinde zaten sızıntılı olduğunun tespit edildiği, buna göre sızıntının ve bozulmanın emtianın geri getirilmesi işleminin uzun sürmesi nedeniyle geçen süre de nazara alındığında daha önce başladığı anlaşılmaktadır. Emtianın davalı taşıyıcının sorumluluğunda ve kusuruyla taşıma esnasında bozulmaya başladığından, davacının “soğuk hava tertibatlı konteyner” masrafına katlanmasını haklı gösterecek herhangi bir durum söz konusu değildir. Esasen bilirkişi ek raporunda da eşyaların Türkiye’ye gelmeden önce bozulmuş/bozulmaya başlamış olduğunun sabit olduğu, bu durum bakımdan ‘’soğuk hava tertibatlı konteyner’’ konusunun bir öneminin bulunmadığı belirtilmiş, ancak bu tespite aykırı olarak davalı zararın %50’sinden sorumlu tutulmuştur. Açıklanan gerekçelerle bilirkişi raporundaki davalının zararın % 50’sinden sorumlu olacağı tespite itibar edilmesi mümkün değildir. Bu kapsmada davalı taşıyıcı davacının zararının tamamından sorumludur.Bununla birlikte davacının tazminat alacağının TTK’nın 1186. Maddesine göre belirlenmesi gerekir. Buna karşın Mahkemece itibar olunan bilirkişi raporunda buna ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. Davacı tarafından dava dışı alıcı … Ltd. Hakkında 27/04/2015 tarih, 154864 no’lu 18,916,20 Euro bedelli ceviz reçeli açıklaması ile fatura düzenlenmiş olmakla birlikte, davacının zararına esas bu fatura önce Türk Lirası olarak düzenlenmiş ardından Euro olarak düzeltilmiştir. Davacı ile dava dışı alıcı … Ltd. Arasında fiyat tespitine ilişkin herhangi bir belge de dosyaya sunulu değildir. Bu halde taşınan eşyanın değerinin TTK’nın 1186/2. Maddesi uyarınca tespiti gerekir. Dolayısıyla asıl dava yönünden eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna itibar olunarak sonuca gidilmesi doğru değildir. Davalı/birleşen dosya davacısının birleşen davaya konu ettiği icra takibine dayanak faturalar gemiden boşaltma ücreti, ithalat navlun ücreti ve lojistik hizmet bedeli ile fiili taşıyana ödenen demuraj bedeli alacak kalemlerinden oluşmaktadır. Davacı taşıtan, emtianın alıcısı tarafından teslim alınmadığı iddiası üzerine, yükün geri getirilmesini istediğine göre, bilirkişi raporunda da değinildiği üzere buna ilişkin taşımanın ayrı bir taşıma değerlendirilmesi gerekir. Bilirkişi raporunda yükün zayi olması nedeniyle navlunun kusur oranında indirilmesi gerekeceği belirtilmiştir. Ancak takibe konu 3.685,81 USD’nin yalnızca 06/08/2015 tarih, … no’lu faturaya konu 1.413,00 USD’si ithalat navlun ücretine ilişkindir. Navlun ücretine ilişkin faturada ayrıca 54,00 USD’si(%18 KDV) Lojistik hizmet bedeli yer almaktadır. Diğer 08/01/2016 tarih, … no’lu 1888,09 USD bedelli fatura demuraj bedeline ve 06/08/2015 tarih, … no’lu 320,00 USD bedelli fatura gemiden boşaltma ücretine ilişkindir. Navlun ücreti hatalı olarak tespit edildiği gibi icra takibine konu edilen diğer alacak kalemleri bilirkişi tarafından değerlendirilmemiştir. Örneğin davacının demuraj bedelinden sorumlu olup olmadığı değerlendirilmediği gibi talap edilen demuraj bedelinin heyette mali müşavir bulunmasına rağmen davalı tarafından dava dışı … A.Ş.’ye ödenip ödenmediği denetlenmemiştir. Tüm bunların yanı sıra eldeki davada parsiyel taşıma söz konusu olup takibe konu alacak kalemlerinin aynı alıcıya mal gönderen Poltan şirketi ile paylaştırlıp paylaştırılmadığı da tespit edilmemiştir. Buna göre, Mahkemece birleşen dosya yönünden de eksik inceleme ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda, Mahkemece eksik inceleme ile davanın sonuçlandırılması isabetli görülmemiş ve bu nedenle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi’nin kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Taraf vekillerinin İstinaf istemlerinin ayrı ayrı KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu mahkeme kararının HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine,2-Davacı … San.Tic.Ltd.Şti. Tarafından asıl dava yönünden yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcı ile birleşen dava yönünden yatırılan 93,50 TL istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine,3- Davalı … A.Ş. Tarafından asıl dava yönünden yatırılan 496,63 TL istinaf karar harcı ile birleşen dava yönünden yatırılan 35,90 istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine,4-Taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK ‘nın 362(1)-g. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 26/11/2020