Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/417 E. 2021/1176 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/417
KARAR NO: 2021/1176
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/12/2018
NUMARASI: 2016/405 Esas – 2018/1492 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/10/2021
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket tarafından inşa edilen … Alışveriş Merkezi olarak inşa edilen yerden 41 numaralı bağımsız bölümün 1/1 hissesini 250.000 Euro; 40 numaralı bağımsız bölümün 1/2 hissesini 125.000 Euro ödeme yaparak davalıdan satın aldığını, Avm işletmesinin ve yönetiminin dükkan ve arsa paylarının çoğunluğunu elinde bulunduran davalı şirket ve onun atadığı şirketin ortak ve yöneticileri tarafından yapıldığını, bu sayede, müvekkilinden yıllarca m2 başına 12 Euro aylık aidat/katılım gideri altında tahsilat yapıldığı halde davalının kendilerine ait dükkanlardan 2 Euro hatta hiç aidat almadığını, Avm yapımını gerçekleştiren davalı şirketin Avm yönetiminde çoğunluk hissesini kullanarak çeşitli imar değişiklikleri yaptığını, bu bağlamda, kapalı otoparkın B2 kat girişini tamamen imar değişikliği yaparak otoparkın bir kısmını kapattığını, depolar yaparak bunları … isimli firmaya kiraladığını, kira bedellerinin de davalı şirketçe alındığını, yine kapalı otopark B3 katı aynı şekilde otoparktan çıkarılarak depoya çevrildiğini, kiraya verilerek davalının haksız kazanç sağladığını, Avm projesine aykırı olarak dış cepheden ilave giriş ve çıkış sağlandığını, Avm içindeki ortak alanların … isimli firmaya bırakılarak davalının kendisine çıkar sağladığını, demirbaş olan yürüyen merdivenin satışa çıkarıldığını, Avm sinema ve fastfood alanlarının kapatılarak dershaneye kiraya verildiğini, bu şekilde Avm işyeri, halk pazarı haline geldiğini, müvekkillerinin dükkanlarının değer kaybına yol açtığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL maddi ve 1.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 29.11.2018 tarihinde harçlandırılmış ıslah dilekçesinde, maddi tazminat talebini 92.750 Tl artırarak 102.750,00 TL maddi tazminata ve 1.000 TL manevi tazminata faizi ile birlikte hükmedilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili, müvekkiline yöneltilen davanın 634 Sayılı Kat mülkiyeti Kanun esaslarına göre ifa edilen yöneticilik görevi ile ilişkilendirildiğinden anılan kanun gereğince, davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğini, müvekkilinin kat maliki sıfatını haiz olup, şirket tüzel kişiliği olarak hiçbir zaman Avm yönetiminde yer almadığı gibi, davacıya ait bağımsız bölümlerinin işleteni de olmadığını, dava dilekçesinde zarara sebebiyet verdiği iddia olunan işlemlerin Avm yönetim kurulu ve kat malikleri genel kurulu tarafından alınmış kararlara dayandığını, müvekkiline husumet tevcih edilemeyeceğini, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinin ve delil listesinin ıslahı istemli 08.11.2017 tarihli dilekçesinde, davacının iddialarının 2005 tarihli mimarı projeye dayandığını, müvekkili şirketin 29.12.2006 tarihli tadilat projesi hazırlayarak bu projenin ruhsatını belediyeden aldığını, buna göre, müvekkilinin Avm içerisindeki 4. ve 5. Katlara yönelik mülkiyet hakkını genişlettiğini, davacının müvekkiline vermiş olduğu vekaletname ile proje tadilatı yapmaya, ek ruhsat almaya vb konularda müvekkiline yetki verdiğini, 4. ve 5. Katların dershaneye kira verilmesi ve dış cepheden yangın merdiveni yapılması işlemleri için 28.01.2012 tarihli kat malikleri genel kurulundan onay alındığını, davacının hazır olduğu bu toplantıda alınan kararlara itiraz etmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, dükkanların davalı şirketten satın alındığından husumet itirazının yerinde olmadığı, mimari tadilat projesi ve AVM yönetim planı belgesine aykırı imalat ve değişiklikler nedeniyle dükkanlarda değer kaybının olacağı, çevredeki 3-4 yeni AVM oluşu taşınmaza olan talebi büyük ölçüde düşürdüğü, netice olarak her iki dükkan değerinin toplamda 820.000 Tl olacağı ve projeye aykırı tadilatların taşınmazın değerini olumsuz etkilediği, taşınmazın değerinde yaklaşık% 15 nispetinde azalmasına sebebiyet erdiği bu miktarın da 102.750 TL olarak belirlendiği, davacı tarafın mimari projesine bakarak edindiği dükkanların daha sonrada projeye aykırı tadilatlar nedeniyle değiştirildiği bu değişikliklerin dükkanlarda %15 oranında değer kaybına sebebiyet verdiği anlaşıldığından oluşan zarar kadar davanın haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebinin kabulu ile 10.000TL tazminatın dava tarihinden itibaren, 92.750 TL ‘nin ise ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, manevi tazminat yönünden davacı tarafın yaşadığı elem ve kederini ispata yarayacak delil bulunmadığından bu hususta açılan davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davada ileri sürülen iddiaların Avm kat malikleri genel kurul toplantılarında alınan çeşitli kararlara dayandığını, kat mülkiyeti kanunundan kaynaklandığından sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, Avm yönetiminde bulunmayan ve davacının dükkanlarını işletmeyen müvekkiline husumet düşmediğini, bilirkişi raporlarına itirazlarının ve cevap dilekçesinin ıslahı dilekçesinde ileri sürdüğü hususların dikkate alınmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının işbu davada ileri sürülen iddialara dayalı olarak müvekkili aleyhine açmış olduğu B.çekmece 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/1107 E. sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, nitekim ihbar olunan … AŞ aleyhine açılan yine aynı benzer B.çekmece 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/994 E. sayılı dosyasının da bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, maddi ve manevi tazminatı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut olayda, davacının, davalı şirketin inşa ettiği “… Avm” olarak bilinen alış veriş merkezinden 2 adet dükkan (işyeri) satın aldığı, davalının alış veriş merkezinde dükkan ve arsa paylarının çoğunluğunu elinde bulundurduğundan Avm yönetiminde çoğunluk hissesini kullanarak projeye aykırı tadilatlar yaptığı, kendisine haksız kazanç sağladığı, alış veriş merkezinin halk pazarı haline geldiği, davacıya ait dükkanlarının değer kaybına yol açtığı iddia edilerek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulmuş, aynı iddialara dayalı olarak davacı tarafından davalı aleyhine, kat mülkiyetine dayalı meni müdahale ve eski hale getirme istemli davanın Büyükçekmece 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/1107 E. sayılı dosyasında derdest olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda, işbu davada, ana taşınmaz olan alış veriş merkezinin mimari projesine ve yönetim planına aykırı olarak kat malikleri kurulunda, davalının çoğunluk hissesini kötüye kullanarak alınan ortak yere yapılan değişiklik, eklemeler ve davalının haksız eylemleri sonucunda davacı kat malikine ait taşınmazlarda meydana gelen değer kaybının tazmini istenmiş olup, uyuşmazlığın çözümünde Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin değerlendirilmesi gerektiğinden, davaya bakmakla görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. ilk derece mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer istinaf sebepleri şimdilik incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)a-3 m. uyarınca hükmün kaldırılmasına, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE, İstinaf incelemesine konu ilk derece mahkemesi kararının, HMK.’nun 353(1)a-3 uyarınca usulden KALDIRILMASINA, 1- Kararı veren mahkemenin görevsiz olması nedeniyle HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE, 2- HMK’nın 20. Maddesi uyarınca, taraflardan birinin, görevsizlik kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde istinaf incelemesine konu kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın tebliği ile İHTARINA, 3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve istinaf aşaması dahil yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama harç ve giderlerinin davanın açıldığı mahkemece karara bağlanmasına, 4-Kararın, HMK’nın 359/4. maddesi uyarınca istinaf incelemesine konu kararı veren İlk Derece Mahkemesince taraflara resen tebliğine, 5-İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istem halinde davacıya iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.