Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/362 E. 2021/1413 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/362
KARAR NO: 2021/1413
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/11/2018
NUMARASI: 2017/1075 Esas – 2018/1164 Karar
DAVA: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/11/2021
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin çiftçi olup, taraflar arasında 05.04.2017 tarihli Domates Yetiştirme ve Alım Sözleşmesi akdedildiğini, davalının sözleşmeye aykırı davrandığı halde, müvekkilin satmayı taahhüt ettiği ürün kotasını dolduramadığını iddia ederek taraflar arasındaki sözleşmenin 5. Maddesinin (Üretim Şartları) B bendinin ( Üreticinin Sorumluluğu ) 19. numaralı alt maddesi gereğince, düzenlenerek müvekkili üretici tarafından davalı alıcıya verilen 05.04.2017 düzenleme tarihli teminat senedine sonradan bir bedel yazarak ve vade koyarak 25.10.2017 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından icra takibine koyduğunu, teminat senetleri kayıtsız şartsız borç ikrarını içermemesine rağmen davalı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılmış olduğunu, teminat senetleri her hangi bir borç ikrarını içermediği için takip konusu yapılamayacağını, senetten doğan herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek takibin iptaline ve senetten dolayı davacı müvekkilin borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, dava ve takip konusu senedin, nakit para havalesi karşılığının düzenlenmiş olduğunu, teminat senedi olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, menfi tespit davasında takibe konu kambiyo senedinin bedelsizliğini ileri süren davacı olan borçlunun bu iddiasını ispat ile mükellef olduğu, somut olayda takibe konu bononun taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında teminat olarak verildiği yazılı deille ispat edilemediğinden sübut bulmayan davanın reddine ve İ.İ.K 72/4 maddesi gereği 20.122,87 TL inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu senedin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında verilen teminat senedi olduğunu, sözleşme tarihi ile senedin tanzim tarihinin aynı olduğunu, senedin karşılığı olduğunu iddia edilen havalelerin tarihi 05.05.2017 ve 30.05.2017 olup, senedin tanzim tarihinden sonra olduğunu, davalının savunmasındaki ifadelerden senedin teminat senedi olduğunun anlaşıldığını, ayrıca davalının dava konusu sözleşme ile alakası olmayan 20.07.2017 tarihli domates küspesi satış sözleşmesi’nin 5.maddesi gereğince verilen teminat senedini – ki arkasında ” 2017 sezonu domates küspe ve biber küspe için verilen teminat senedidir” yazmasına rağmen- 05.04.2017 tarihli dava konusu sözleşmenin teminat senedidir diye beyanda bulunmuş ve istanbul … icra müdürlüğü’nün … e. sayılı dosyasından icraya konulan işbu senedi delil olarak bildirdiğini, bu senet incelenmeden karar kurulduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, icra takibine konu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı, davalı şirket ile aralarındaki domates üretimi ve alım –satım sözleşmesi dayalı olarak davalı şirket adına boş olarak teminat senedi düzenlendiğini, bedelsiz olan teminat senedinin sonradan doldurularak icra takibine konu edildiğini iddia etmiş, davalı ise, davacı ile aralarındaki sözleşme kapsamında, davacıya avans olarak para gönderdiğini, bu borca karşılık senedin düzenlendiğini, teminat senedi olmadığını, sözleşmede belirtilen teminat senedinin dava konusu senet olmadığını, sözleşme kapsamında alınan teminat senedinin başka bir icra dosyasında takibe konu edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK 355 maddesi gereğince, istinaf edenin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili nedenlerle sınırlı olmak üzere istinaf incelemesi yapılmıştır. Somut olayda, ispat yükü üzerinde olan davacının dava ve takibe konu senedin teminat senedi olduğunu, boş olarak düzenlenen senedin sonradan doldurulduğunu ve bedelsiz olduğunu yazılı delillerle kanıtlamakla yükümlüdür. Dairemizce, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasına konu edilen senedin suretinin dosyaya getirtildiği ve buna göre, 15.06.2017 tanzim ve 01.10.2017 vade tarihli 315.000 TL bedelli senedin keşidecisi davacı …, lehtarı davalı … AŞ olup, senedin arkasında, “2017 sezonu domates küspe ve biber küspe için verilen teminat senedidir” yazılı olduğu ve yine dosyaya getirtilen dava konusu 05.04.2017 tanzim ve 01/10/2017 vadeli 100.000 TL bedelli senedin keşidecisi davacı, lehtarı ise davalı olup senedin ihdas neden gösterilmediği görülmüştür. Davalı taraf, davacıya aralarında domates yetiştirme alım sözleşmesi kapsamında, 05.05.2017 ve 30.05.2017 tarihlerinde, 50.000 TL’şer olmak üzere toplam 100.000 TL avans para gönderildiğini, karşılığında dava konusu senedin düzenlendiğini belirtmiş ise de, senedin tanzim tarihi 05/04/2017 olup, senet karşılığı para gönderim tarihlerinin ise 05.05.2017 ve 30.05.2017 olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan, 05.04.2017 tarihli Domates Yetiştirme ve Alım Sözleşmesine konu teminat senedinin başka bir icra dosyasında (İstanbul …İcra Müdürlüğünün .. E) icra takibine konu olduğu belirtilmiş ise de, yukarıda anılan icra dosyasındaki senedin taraflar arasındaki başka bir akdi ilişkinin teminatı olarak düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Taraflar arasındaki 05.04.2017 tarihli Domates Yetiştirme ve Alım Sözleşmesinin 19. Maddesinde; “Üretici, taahhüt ettiği ürün miktarı ile orantılı olarak bir kambiyo senedi düzenleyerek Alıcıya, verecektir. İşbu teminat senedi Alıcı tarafından kesinlikle başkasına ciro edilemez. Hasat sonunda teminat senedi Üreticiye iade edilecektir.” denilmiştir. Bu durumda, iddia – savunma, toplanan deliller ve özellikle sözleşme ve dava konusu senedin tanzim tarihi gözetildiğinde, dava konusu senedin 05.04.2017 tarihli sözleşmenin teminatı olarak düzenlenmiş olduğunun kabulü gerekmiştir. O halde, ilk derece mahkemesince, dava konusu senedin teminat fonksiyonunun devam edip etmediği yukarıda anılan sözleşme hükmü kapsamında değerlendirilerek toplanacak deliller sonucunda bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak ve ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar tesisi doğru olmamıştır. Açıklanan bu nedenlerle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının HMK.’nun 353(1)a-6. maddesi gereği KALDIRILMASINA; 2-Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-Davacı vekilince yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, 4-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile, HMK.’nın 362(1)-g maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.18/11/2021