Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/2271 E. 2021/171 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2271
KARAR NO: 2021/171
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ ve NUMARASI: 09/12/2020 Tarih ve 2020/902 Esas – 2020/841 Karar
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24.02.2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … dilekçede yazılı 5 adet çeklerin arkasının yazılmasından sonra ve 2 adet çeki ise arkası yazılmadan cirantalarına ödeyerek teslim aldığını, ilgili çekler ile muamele yapmak için çekleri aradığında bulamadığını, çekler müvekkilin tüm aramalarına rağmen bulunamadığını bu nedenlerle çek yaprakları hakkında zayi sebebiyle iptallerine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ilk derece Mahkemesince dava hakkında, “davacı vekili dava dilekçesinde,müvekkilinin düzünlediği ve daha sonra ödeme nedeniyle geri alınan çeklerin kaybolduğundan bahisle dava açmış olup hasımsız açılan bu davada HMK’nun 320/1 maddesi göz önüne alınıp toplanması gereken delil söz konusu olmadığından duruşma yapılmaksızın dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda keşidecinin zayi nedeniyle iptal davası açmada hukuki menfaatinin bulunmadığı kabul edilerek davanın usulden reddine,” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece davacı …’ı keşideci firmayı temsil ve ilzama yetkili kişi olarak kabul edilerek karar verildiğini, oysa …ın keşideci firmanın temsilcisi veya yetkili kişisi olmadığını, …ın TTK’nnın 734. Maddesinde tanımını bulan araya girmek suretiyle ödeme yapan kişi olduğunu, … bu madde kapsamında hareket eden kişi olduğunu, Mahkemenin ticaret sicil kayıtlarını incelemeden, keşidecinin zayi nedeni ile iptal davası açmada hukuki menfaatinin bulunmadığını söyleyerek, davanın reddine karar verildiğini beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve dosyanın yerel mahkemeye iade edilerek ilam ve diğer işlemlerinin yapılarak çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nın 818/1-s maddesinin atfı ile TTK’nın 757 vd. Maddeleri uyarınca zayi nedeniyle kıymetli evrak(çek) iptali davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı noktasındadır. TTK’nın 757/1. Maddesine göre, iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir. TTK’nın 759/2. Maddesine göre ise iptal isteminde bulunan kişi, çek elinde iken zıyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. TTK’nın 760. Maddesine göre de, mahkeme, çekin hamil elinde iken zıyaa uğradığına dair verilen açıklamalar inandırıcı bulunursa, verilecek ilanla, çeki eline geçireni, çeki belirli bir süre içinde getirmeye davet ve aksi takdirde poliçenin iptaline karar vereceğini ihtar eder. Bu düzenlemelere göre zayi nedeniyle iptal davasını ancak hamil açabilir ve bu halde dahi iptal isteminde bulunan kişinin, çekin hamili olduğunu ve elinde iken zıyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri sağlaması gereklidir. TTK’nın 790/1. Maddesi, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır, şeklinde düzenlenmiştir. Davacı dava dilekçesinde hamil olduğunu iddia etmediği gibi istinaf dilekçesinde TTK’nın 734. Maddesi uyarınca araya girerek ödeme yapan kişi olduğunu beyan etmiştir. Ancak çek hakkında da uygulanacak poliçeye ait hükümlere atıfların düzenlendiği TTK’nın 818. Maddesinde TTK’nın 734. Maddesinin çek hakkında da uygulanacağına ilişkin bir atıf düzenlemesi bulunmamaktadır. Davacı taraf hamil olduğu konusunda bir açıklama ve delil getirmediği gibi araya girerek ödeyen sıfatında olduğunu beyan ettiğine göre, davacının iptal istemine konu çekler yönünden iptal davası açması mümkün değildir. Sonuç itibariyle mahkeme kararında herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf karar harcı davacı tarafından başlangıçta peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)ç. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 24.02.2021