Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/2266 E. 2021/1682 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2266
KARAR NO: 2021/1682
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/09/2020
NUMARASI: 2020/407 Esas-2020/447 Karar
DAVA: Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, … Ltd. Şti., daha önce 07.07.2014 tarihinde TTK.nun geçici 7. maddesi uyarınca davalı İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunca, yasal şekil şartlarına uyulmadan resen sicilden terkin edildiğini, bu terkin işleminden haberdar olmadığını ve yıllarca aynı şekilde şirket faaliyetine fiilen devam ettiğini, terkin işleminden haberdar olması üzerine şirketin ihyası için yasal yollara başvurulduğunu, yapılan yargılama sonunda Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/458 Esas-2018/552 Karar sayılı ilamı ile terkin işleminin yasanın aradığı şekil şartlarına uymadığı gerekçesiyle şirketin ihyasına ve şirketin faal olması sebebiyle tasfiyeye ve tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına karar verildiğini, 25.07.2019 tarihinde genel kurul toplantısı yaparak, şirketin ihyasından sonra da önceden olduğu gibi faaliyetine devam eden şirketin sermayesinin TTK.da düzenlenen asgari tutara artırılması ve …’ın şirket müdürü ve temsilcisi olarak atanması yönünde Genel Kurulda karar alındığını ve 25.07.2019 Tarih, 2019/01 Sayılı bu Genel Kurul Kararının tescili ve ilamı için usulüne uygun bir şekilde 26.07.2019 tarihinde İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne müracaat edildiğini, 25.07.2019 Tarih, 2019/01 Sayılı Genel Kurul Kararının tescil ve ilanına ilişkin taleplerinin reddine ilişkin davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 25.06.2020 tarihli kararına TTK.nun 34. maddesi uyarınca itiraz ettiklerini belirterek itirazın kabulü ile usul ve yasalara aykırı ret kararının kaldırılmasını ve 25.07.2019 Tarih, 2019/01 Sayılı Genel Kurul Kararımızın tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; dava dışı şirketin faal olması nedeniyle usulsüz terkin kararının kaldırıldığı ve şirketin ihya edildiği, dolayısıyla yapılan genel kurul ve alınan kararların usul ve yasaya uygun olduğu ve Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil ve ilanının yapılması gerektiğinden davacının itirazının kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne … sicil numarası ile kayıtlı … Limited Şirketi’nin 25/07/2019 tarih ve 2019/01 Sayılı Genel Kurul Kararının tescil ve ilanına ilişkin taleplerinin reddine ilişkin davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 25/06/2020 tarihli kararının kaldırılmasına, 25/07/2019 tarih ve 2019/01 Sayılı Genel Kurul Kararının tescil ve ilanına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; sermaye arttırımı yükümlülüğünü yerine getirmediği için resen terkin edilen şirketlerin ihyası mahkemeden talep edilirken, son dönem Yargıtay içtihadına göre, bu şirketlerin sermaye arttırımları için belirlenmiş olan süre dolduğu için ancak ek tasfiye amacıyla ihya edilebilmelerinin mümkün olduğunu, Yargıtayca ihya kararı ile bu tip şirketlerin tekrar faaliyetlerine devam edemeyeceklerinin değerlendirildiğini, müvekkilince söz konusu şirkete, belirtilen süre içerisinde münfesih olma sebeplerini ortadan kaldıran işlemlerin yerine getirildiğinin ispatlayıcı belgelerle birlikte bildirilmemesi ya da tasfiye memurunun bildirilmemesi halinde söz konusu şirketin ünvanının ticaret sicilinden silineceğini, şirkete ait malvarlığının kaydın silinme tarihinden itibaren 10 yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu ihtarında bulunulduğunu, ancak bu ihtara rağmen söz konusu şirketin yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi’ni kararının bozularak yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 34 maddesi uyarınca Ticaret Sicil Müdürlüğü kararına itiraz yoluyla kaldırılması ile talebin ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi, istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile …Ltd.Şti ‘nin 25/07/2019 tarihli Genel kurul Kararının tescil ve ilanına karar verilmiş, bu karara karşı davalı … vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 6102 sayılı TTK’nın 32/1-2. maddesi uyarınca, ticaret sicil müdürü tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını ve tüzel kişilerin tescilinde, özellikle şirket sözleşmesinin, emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediği hususlarını incelemekle yükümlüdür. …Ltd.Şti ‘nin 2019/01 karar no’lu 25/07/2019 tarihli olağan genel kurul kararı ile tüm ortakların katılımı ve oybirliği ile şirket ana sözleşmesinin Sermaye ve Senetlerin Nev’i başlıklı 6. maddesi şirket sermayesinin beheri 25,00-TL değerinde 400 paya ayrılmış 10.000-TL değerinde olduğu ve her bir ortağın eşit oranında paya sahip olarak artırılan sermayenin tescil tarihinden itibaren 24 ay içerisinde ortaklar tarafından şirkete yatırılacağı; Şirketin İdaresi Başlıklı 7. maddesi ise şirketin iş ve işlemleri genel kurul tarafından seçilecek bir ya da birkaç müdür tarafından yürütülür şeklinde değiştirilmiştir. 25/07/2019 tarihli genel kurul kararını tesciline ilişkin talep, davalı … 25/06/2020 tarihli kararı ile …Ltd.Şti ‘nin sermayesini asgari tutara yükseltme süresinin 14/02/2014 tarihinde sonlandığı ,ihyası tescil ettirilen şirketin sermayesinin asgari sermayenin altında olması nedeniyle münfesih olduğundan sadece tasfiyeye ilişkin talebi yerine getirileceğine karar verildiği ve bu karar karşı davacılar tarafından TTK 34 maddesi uyarınca yasal süre içerisinde iptal davası açıldığı anlaşılmıştır. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/458 Esas-2018/552 Karar sayılı ilam iledavalı … müdürlüğünün …-…Ltd.Şti’nin TTK geçiçi 7. maddesi uyarınca yapılan terkin işleminin usülune uygun olmadığı gerekçesiyle ihyasına karar verildiği veriln kararın itaraflarca istinaf edilmemesi üzerine kesinleştiği ve ticaret sicilin tekrar tescil edildiği hususu ihtilafsızdır. Davacı … şirketin sermayesinin asgari sermayenin altında olması nedeniyle münfesih durumda olması nedeniyle sadece ek tasfiye amacıyla ihya edilebileceğini bu nedenle genel kurul karanın tescil edilmediğin ileri sürmekte ise de şirketin kesinleşen mahkeme kararı uyarınca ihyasına karar verilmiş ve sicile tescil edilmiştir. Davalı … müdürlüğünün bu karara karşı yasa yoluna başvurmaması ve yeniden usulüne uygun re’sen terkin işlemi de yapmamış olmasına göre kesinleşen mahkeme kararının yerindeliği bu dosyada inceleme konusu yapılamayacağından şirketin sadece ek tasfiye amacıyla ihya edilebileceği yönündeki savunmaya itibar edilemez. Buna göre kesinleşen mahkeme kararı ile ihya edilerek faal ve çalışır hale gelen şirketin genel kurul kararının tescil şartlarının mevcut olup olmadığı hususu TTK 32 maddesi kapsamında değerlendirilmelidir. Talebe konu limited şirket genel kurul kararı oy birliği ile alınmış olup,önemli kararlar arasında sayılan sermaye artırımına ilişkin ana sözleşme değişikliğine ilişkin genel kurul kararının TTK 621 maddesi aykırı bir husus içermediği yine şirketin idaresine ilişkin ana sözleşme değişikliğine ilişkin genel kurul kararı ile ana sözleşmenin TTK 623. maddesindeki düzenlemeye uygun hale getirildiği ve kamu düzeni aykırı bir husus içermediği anlaşılmakla, davalı … müdürlüğünün genel kurul kararının tescil ve ilanın reddi kararı yerinde olmadığının kabulü gerekmiştir. Bu durumda mahkemece İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün kararının iptali ile genel kurul kararının tescil ve ilanına karar verilmesinde ve davalı müdürlük tarafından yapılan işlemi hatalı olmasına göre HMK’nın 326. maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle davalı … müdürlüğünün istinaf başvurusun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davalı tarafından yatırılan 54,40-TL istinaf peşin karar harcının alınması gereken 59,30-TL harçtan mahsubu ile 4,90‬-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, 3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.30/12/2021