Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/2245 E. 2021/9 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2245
KARAR NO: 2021/9
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/10/2020
NUMARASI : 2020/286 D.İş- 2020/273 Karar
DAVA : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14.01.2021
Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde talep edenler vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
TALEP: İhtiyati tedbir isteyen vekili, karşı taraf şirketin müvekkillerin de ortağı olduğu bir aile şirketi olduğunu, şirket ortaklık payları toplamı 420 hisseden oluştuğunu, müvekkillerin hissesinin 140/420 olduğunu, müvekkilleri dışında bir kısım kurucu kardeş ortakların vefatı ile yeni ortakların şirket yönetiminin kontrolünü eline geçirdiğini, şirketin iki yıla yakın bir süredir iştigal alanından uzaklaşarak faaliyet gösterdiğini, şirketin mallarının yok pahasına satılmasına tüm girişimlere rağmen engel olunamadığını, bu nedenle azınlık haklarının korunmas ve şirketin tasfiye sürecine girmesi için açılacak davalarda esas olmak üzere şirketin üzerine tapuda kayıtlı taşınmazların 3.kişilere satış ve devrinin tedbiren önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR:İlk derece mahkemesince, asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesine hukuken imkan bulunmadığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği, tedbir isteyenlerin dilekçelerinde şirketin gayrı menkullerinin değerinden düşük olarak satıldığını bildirdikleri oysa dosyada sunulmuş herhangi bir akit tablosunun da bulunmadığı, bu itibarla iddiaların soyut kaldığı ve yaklaşık ispat hususunun somut olayda gerçekleşmediği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı talep edenler vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :Talep eden vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; telafisi mümkün olmayan zararların ortaya çıkma ihtimali ve azınlık haklarının korunması gözönüne alındığında talebin reddinin doğru olmadığını, emsal konuda İstanbul BAM 12 HD’nin kararının olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE :Talep, ileride açılacak şirket feshi ve tasfiyesi davasına esas teşkil etmek üzere, şirketin üzerine tapuda kayıtlı taşınmazların 3. kişilere satış ve devrinin ihtiyati tedbiren önlenmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, talebin reddine karar verilmiştir.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.HMK 389.maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir.İhtiyati tedbir, hukuksal niteliğinden dolayı uyuşmazlığı esastan çözmeyen geçici hukuki koruma olup, ileride açılacak bir davanın veya açılmış bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemeye yarar. Buna karşılık kesin hukuki koruma ise ancak açılan bir dava üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen karar ile sağlanabilir.HMK 390/3.maddesinde, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünde kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.Somut olayda, talep edenlerin ortağı olduğu şirket hakkında ileride açılacak fesih ve tasfiye davasına esas olmak üzere, şirketin taşınmazlarının 3. kişilere devrinin tedbiren engellenmesi istenmiş olup, talebin dayanağı olarak da şirketin iştigal alanı dışında faaliyet göstermesi ve taşınmazlarını değerinin altında elden çıkarması gösterilmiş ise de, bu iddialara ilişkin somut delillere dosyada rastlanılmadığından bu aşamada yaklaşık ispat olgusunun gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.Açıklanan bu nedenlerle ihtiyati tedbir talep edenler vekilinin istinaf nedenleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-İhtiyati tedbir talep edenler vekilinin istinaf başvurusununHMK.’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf karar harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İhtiyati tedbir talep edenler tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.