Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/2237 E. 2020/500 K. 25.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2237
KARAR NO : 2020/500
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/06/2020
NUMARASI : 2020/284 D.İş – 2020/312 Karar
DAVA: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25.12.2020
İlk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati haciz talep eden vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ TALEP : ihtiyati haciz isteyen davacı banka ile … A.Ş ile akdedilen genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borca, aleyhine ihtiyati haciz istenen … müteselsil kefil sıfatı ile imza attığını, bu sıfatı ile borçtan sorumlu olduğunu, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi nedeni ile hesabın kat edilerek kat ihtarının taraflara gönderildiğini, buna rağmen ödeme yapılmaması nedeni ile aleyhine ihtiyati haciz istenen … aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, ödeme emri gönderildiğini, ancak borçlu Bilal keskin in mallarını kaçırmaya başladığını bu nedenle ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; ihtiyati haciz talep eden bankanın talebine konu alacak bakımından İİK. m. 42 v.d. maddeleri kapsamında ilamsız yolla takip yapmış olması, işbu alacak bakamından takip öncesi ihtiyati haciz sebeplerinin meydana gelmediği, fiili olarak kabul edilmiş olduğunu, İhtiyati haciz isteyenin ilamsız takip yapmak şeklinde gelişen bu tasarrufu esasen ihtiyati haciz istemede hukuki yararı olmadığını kendi fiili ile zımni olarak kabul etmiş olduğu, bu aşamadan sonra ihtiyati haciz ancak ve ancak takibin başladığı tarih ile takibe konu borca itirazın yapıldığı tarih ile takibin itirazsız kesinleştiği tarih arasında ihtiyati haczi gerektiren sebeplerin ortaya çıkması halinde ve her hal ve şartta borca itirazdan önce yapılacak bir başvuru ile talep edilebileceği, değilse somut olayımızda olduğu gibi ihtiyatı haciz isteyenin ilamsız yolla takip yaptıktan sonra borçluların ihtiyati hacze itirazı üzerine borç şüpheli hale geldikten sonra takip tarihi ile itiraz tarihi arasında ihtiyati haczi gerektiren sebepler yaklaşık olarak ispat edilse dahi ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği, İhtiyati haciz isteminde bulunan, İstanbul…. İcra Müdürlüğünün … Esas dosyasında karşı taraf aleyhine ihtiyati hacze konu alacak bakımından icra takibi yaptığı, borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu, dolayısıyla açılacak itirazın iptali veya tahsil talepli alacak davasında alacağın varlığının tartışılacağı, duran bir icra takibine konu edilmiş alacağın varlığının ve miktarının yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla, İ.İ.K 257 md koşullarının varlığından sözedilemeyeceği kanaatiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin borçlunun hakkını korurken alacaklının da alacak hakkını gözetmek durumunda olması gerektiğini, borçluya gönderilen bir ödeme emri olmadığını, bu durumunda borçlunun takibe itiraz etme hakkı olmadığını, borca itiraz hakkının ödeme emrinin tebliği ile doğduğunu, ortada imzası inkar edilmeyen bir kredi sözleşmesi ve yine bu sözleşmeye ilişkin olarak akdedilen ve yine imzası inkar edilmeyen bir kefalet sözleşmesi ve söz konusu kredi sözleşmesine ve kefalet sözleşmesine dayanılarak talep edilen kredi borçlarının ödendiğine ilişkin evrak bulunmadığını, bu hususta borçlulara gönderilen kat ihtarına dahi itiraz edilmediğini, bu nedenlerle ihtiyati haciz kararı verilmesini arz ve talep etmiştir.
GEREKÇE:Talep İİK 265. maddesi uyarınca ihtiyati haczin reddi kararına itiraz üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir.Mahkeme ihtiyati haciz talep eden alacaklının aynı alacak için başlattığı takibe borçlunun itiraz ettiği bu haliyle alacağın şüpheli hale geldiği, takip tarihi ile itiraz tarihi arasında ihtiyati haciz sebepleri yaklaşık olarak ispat edilse dahi ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş ,karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.İİK 257/1. maddesi “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.”İİK’nIn 258/1.maddesi” …Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur…” hükmü düzenlenmiştir.İhtiyati haciz kararı, geçici hukuki koruma tedbirlerinden olduğu için durumun gerektirdiği hallerde karşı taraf dinlenmede ve tüm deliller toplanmadan yaklaşık ispat şartı yeterli görülerek de verilebilir. Mahkemece ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi şartı olmayıp, alacağın varlığı hakkında yeterli kanaate sahip olunması için mahkemeye bu konuda delillerin sunulması yeterli kabul edilmelidir.Buna göre İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek şekilde ispat etmek durumundadır. Alacaklı banka ile … A.Ş(eski unvan … A.Ş) arasında imzalanan Genel Kredi sözleşmesi aleyhine ihtiyati haciz istenen borçlu şirket eski yönetim kurulu başkanı … tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı görülmüştür.Alacaklının aynı alacak için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esasa sayılı dosyası ile 17/06/2020 tarihinde takip başlattığı ve borçlunun itirazı üzerine takibin kesinleşmediği anlaşılmıştır.Alacaklı borçlusuna karşı takip yapmadan önce ihtiyati haciz talebinde bulanabileceği gibi borçluya genel haciz yolu ile takip yapmış olan alacaklı takip kesinleşmeden önce aynı alacak için ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. (Prof.Dr Baki Kuru İcra İflas Hukuk El Kitabi 2013-sayfa 1074)Alacaklı banka tarafından hesap kat edilmiş, ,alacak muaccel hale gelmiş olup, ihtiyati haciz dayanağı olarak sunulan genel kredi sözleşmesi uyarınca kefaleti sözleşmesi geçerli olan müteselsil kefil yönünden yönünden İİK’nın 257. Maddesindeki ihtiyati haciz koşullarının koşullarının oluştuğunun kabulü gerekir .Buna göre borçlu yönünden ihtiyati haczin koşulları oluştuğundan mahkemece ihtiyati haciz talebinin kabul edilmesi gerekirken yazılı gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır.Bununla birlikte dosyada yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir husus bulunmadığından, ihtiyatı haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353(1)b-2 uyarınca ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve İİK.259/1. maddesi uyarınca teminat mukabilinde ihtiyati haciz talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/06/2020 tarihli ve 2020/284 D.iş – 2020/312 Karar sayılı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın HMK’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA;2- 16.515.799,87 TL alacak yönünden alacağın % 15 ‘ine tekabül eden 2.477.369,98 TL teminat (nakit veya kesin-süresiz banka teminat mektubu) karşılığında İİK.’nin 257/1 maddesi gereğince kabulü ile borçlu menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarın İHTİYATEN HACZİNE, 3-İİK’nın 261. maddesi uyarınca on gün içinde infaz edilmemesi halinde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılacağının ihtarına,4-Teminata ilişkin ara kararın yerine getirilmesi ve kanuni süresi içerisinde kararın uygulanmasının talep edilmesi halinde kararın yetkili İcra Müdürlüğünce infaz edilmesine, 5-İleride açılacak esas takip veya davada haksız çıkan tarafa yükletilmek üzere alacaklı lehine 910,00- TL maktu vekalet ücreti tayinine, 7-Alacaklı tarafından ilk derece aşamasında yatırılan 144,00 TL (54,40 TL başvuru harcı, 89,60TL peşin harç toplamı) harç giderinin açılacak esas takip veya davada haksız çıkan tarafa yükletilmesine,8-İstinaf kanun yoluna başvuran alacaklı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; peşin istinaf karar harcının talep halinde yatırana İADESİNE, 9- İstinaf kanun yoluna başvuran alacaklı tarafından yatırılan 148,60 istinaf başvuru harcı ve 61,50-TL posta ve tebligat giderinin borçludan alınarak alacaklıya ödenmesine,10-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f maddesi ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/12/2020