Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/217 E. 2021/381 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/217
KARAR NO: 2021/381
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/09/2018
NUMARASI: 2018/69 Esas – 2018/323 Karar
DAVA : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2021
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı aleyhine faturaya dayalı alacağın tahsili için için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın en az % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacının alacak iddiasının hukuki dayanağının olmadığını, davaya dayanak faturanın da geçerli şekilde düzenlenmediğini, taraflar arasında faturaya konu herhangi bir makine kullanımına dayalı kira sözleşmesinin bulunmadığını belirterek davanın reddine ve kötü niyet tazninatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucunda, davacının davalıya düzenlediği faturayı ticari defterlerinde 25.07.2013 tarihinde 192 yevmiye numarası ile kayıt altma alındığının mali müşavir bilirkişi tarafından tespit edildiği, dava konusu faturanın üzerinde teslim alan bölümünün boş olduğu, dava konusu faturanın davalı yana tebliğ edildiğine dair tebliğ şerhinin dava dosyasına ibraz edilmediği, dava konusu faturanın davalı şirket tarafından 2013 yılı ticari defterlerinde kayıt altına alınmadığı, davalı yanın 2013 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacı şirket ile aralarında bir ticari ilişkinin bulunmadığı, davalı vekili, davaya cevap dilekçelerinde ve beyanında, davacı ile müvekkili şirket arasında, davaya konu icra takibine dayanak yapılan fatura kapsamındaki kiralamayla ilişkili herhangi bir ticari ilişkileri olmadığını, yani müvekkilinin davacıdan hiç birşey kiralamadığını beyan ettiği, davacının faturasına konu ettiği kompresörünü davalıya teslim ettiğine ve bu hizmeti faturada belirtilen süre boyunca verdiğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dosyaya sunulan delil listesinde …’nun yola ve yüke elverişsiz olmasına ilişkin Seyyar Hava Kompresör Faturası ve Seyyar Hava Kompresörüne İlişkin Kaptan Beyanı yer aldığını, dava dilekçesinde dayanılan tanık deliline gidilmeden karar verildiğini, müvekkili defterlerinde davalıdan fatura bedeli kadar alacaklı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, makine kiralama hizmeti karşılığı düzenlenen faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda belirtilen gerekçe doğrultusunda, davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı tarafından davalı adına “11.07.2013-24.07.2013 tarihleri arasında … gemisine kiralanan seyyar hava kompresörü bedeli” açıklamalı 2.436,00 TL bedelli faturada, teslim eden kısmında isim ve imza yer almakta ise de, teslim alan kısmında herhangi bir isim ve imzaya rastlanmadığı görülmüştür. Dosyada alınan bilirkişi raporunda ise, davacının ticari defterlerinde dava konusu faturanın kayıtlı olduğu ve takip tarihi itibari ile davalıdan 2.436,00 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerinde ise, dava konusu fatura kaydına rastlanılmadığı belirtilmiştir. Kural olarak salt faturanın düzenlenmesi alacağın mevcudiyetine olanak vermez. Bu durumda, somut olayda, ispat yükü davacı alacaklıda olup, dava konusu fatura içeriği hizmeti davalıya verdiğini yazılı delillerle ispatla yükümlüdür. Hal böyle olunca, dava konusu faturadan dolayı akdi ilişkinin dolayısıyla davalıya hizmet verildiğinin dosya kapsamı itibari ile ispatlanamadığından davacının yerinde olmayan istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir. Açıklanan bu nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca, ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli olan 59,30 TL istinaf peşin karar harcından davacı tarafından başlangıçta peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)-a. maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.