Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/1633 E. 2020/365 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1633
KARAR NO: 2020/365
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/11/2019
NUMARASI: 2017/966 Esas – 2019/1360 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26.11.2020
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında … Mh. … Cd. … Apt. No:… Merkez Yalova adresinde davalının açacağı işyerinde … isminin ve … logosunun kullanım hakkı verilmesi ve çiğ köfte satışı yapılması amacıyla 10/02/2017 tarihli sözleşme imzalandığını, söz konusu sözleşme ile üzerine düşen tüm yükümlülükler müvekkili şirket tarafından yerine getirildiği halde davalı kendi üstüne düşen yükümlülüklerini yerine getirmekten imtina etmiş Yalova Noterliği’nin 10/08/2017tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeyi sözleşme hükümlerine aykırı olarak ve hiçbir haklı gerekçeye dayanmaksızın feshettiğini bildirdiğini, davalı sözleşmeyi süresinden evvel feshetmekle birlikte ürün alışverişinden kaynaklanan cari hesap borçları için belirlenen vadelere uygun ödeme de yapmadığını, ayrıca sözleşmeye aykırılık halinde hiçbir ihtar ve ihbara gerek olmaksızın taraflar arasında akdedilen 10/02/2017 tarihli sözleşmenin 25.maddesinde belirlenen cezai şartın muaccel hale geldiğini, 50.000 TL cezai şart bedeli ile 1.073 TL bakiye cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 si oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davaya bakmakla görevli mahkemenin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkmesine ait olduğunu, davanın yetkisiz yerde açıldığını, Yalova mahkemelerinin yetkili olduğunu, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, müvekkilinin tacir olmadığını, sözleşmede kararlaştırılan cezai şart sözleşmeyi düzenleyen davacının hakim konumunda olması nedeniyle davacı lehine aşırı yararlanma olduğundan geçersiz olduğunu, müvekkilin davacı şirkete borcu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince, taraflar arasında ” … ” markasının isim ve logo hakkının kullanılmasının devrinin yapıldığı, sözleşme şartlarının ihlal edildiği gerekçesiyle de isim hakkı sahibi olan davacı tarafça, uyuşmazlığa konu edilen alacak kalemlerinin tahsili yolunda icra takibi başlatıldığı, uyuşmazlık konusu edilen alacağın, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında düzenlendiği gerekçesiyle davanın görev nedeniyle usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde talep halinde dava dosyasının görevli İstanbul Fikri Ve Sınai Haklar Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davada sözleşmeye aykırılık nedeniyle muaccel hale gelen cezai şart bedeli ve bakiye cari hesap alacağı talep edildiğini, bu nedenle uyuşmazlık marka hukuku hükümleri kapsamında olmadığını, görevsizlik kararının doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, franchise sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshi nedeniyle doğan cezai şart ve cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsiline yönelik takibe itirazın iptali isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda görevsizlik kararı verilmiştir. Uyuşmazlık, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkindir. Franchise sözleşmesi, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda düzenlenen bir sözleşme olmayıp karma nitelikte bir sözleşme olup her somut olaya konu talepler ile sözleşmenin içeriği değerlendirilerek görev hususunun belirlenmesi gereklidir. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalının sözleşmeyi haklı neden olmaksızın feshettiğini, bu nedenle cezai şart alacağının doğduğunu ve ayrıca ürün alım satımından kaynaklı ödenmeyen cari hesap alacağının bulunduğunu iddia etmiş olup, bu durumda tescilli bir sınai hakka dayalı uyuşmazlık olmadığından mahkemece işin esasına girilerek genel hükümlere göre ihtilafın çözülmesi gerekirken yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verilmesi yerinde görülmemiştir (Aynı yönde Yargıtay 11.HD’nin 2016/6038 Esas, 2016/6035 karar, 01.06.2016 Tarihli ilamı ile, Yargıtay 11.HD’nin 2015/14146 Esas, 2016/78 karar, 11.01.2016 Tarihli ilamı; Erişim Kazancı Mevzuat ve İçtihat Bilgi Bankası). Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; istinafa konu ilk derece mahkemesinin kararının HMK.’nın 353(1)a-(3)-(6) gereği KALDIRILMASINA; 2- Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye iadesine, 3- İstinaf yoluna başvuran davacı tarafça yatırılan istinaf başvuru ve karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.