Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/1502 E. 2020/241 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1502
KARAR NO: 2020/241
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/02/2020
NUMARASI: 2019/1043 Esas- 2020/113 Karar
DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/11/2020
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin pay sahibi olduğu dava dışı şirkette davalıların da yönetim kurulu üyesi olduklarını, davalıların, şirketin içini boşaltarak zarara uğrattıklarını, bu hususun denetim raporu ile sabit olduğunu, şirketin borsada işleme kapatıldığını belirterek davacılardan … için 5000 TL, diğer her bir davacı için 10.000 er TL olmak üzere toplam 70.000 TL maddi tazminatın davalılarda faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davalıların yerleşim yerlerinin Kahramanmaraş ilinde olması nedeniyle HMK 6. maddesine göre, yetkili mahkemenin Kahramanmaraş Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna ilişkin ilk itirazda bulunarak davanın öncelikle yetki yönünden reddi gerektiğini belirtmiş ve zamanaşımı def’ i ile birlikte davanın esastan da haksız olup reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın sorumluluk davası olup TTK 561. Maddesine göre şirket merkezinde de davanın açılabileceği ancak HMK 14. maddesine göre, şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olması ve şirket merkezinin de Kahramanmaraş’ta bulunması nedeniyle kesin yetki- dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı , davalı … vekili tarafından istinaf yolunu başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesiyle, 14/04/2014 tarihinde Merkezi Kayıt Kuruluşunca adres değişikliği talebinin incelendiği ve KAP ta ilan edildiği, bu ilana göre dava dışı şirketin adresinin Çankaya/ Ankara adresinde bulunduğu, şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olması halinde Ankara Ticaret Mahkemelerinin yetkili olması gerektiği belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 553. maddesi vd. maddelerine dayalı olarak açılan şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkindir. Davacılar, pay sahibi oldukları şirketin yönetim kurulu başkan ve başkan yardımcıları olan davalıların kötü yönetimi nedeniyle zarara uğradıklarını ileri sürmüş, davalılar ise süresi içinde yetki itirazında bulunmuşlar ve davanın yetki yönünden olmadığı takdirde esastan reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin davada HMK 14. maddesi gereğince, şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf nedenleri ile bağlı kalınarak bunun dışında kamu düzenine aykırılık yönünden re’sen yapılmıştır. 6102 sayılı TTK’nın 561. maddesi uyarınca, şirketin yönetim kurulu üyelerine karşı şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinde dava açılabilir. Ancak bu kural, madde metninin yazılışından anlaşılacağı üzere seçimlik yetki kuralı niteliğinde olup, kesin yetki kuralı değildir. Kesin yetki kuralının düzenleyen HMK’nın 14/2.maddesinde, özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileri ile sınırlı olmak üzere öngörülmüş olup, ilgili hükmün somut olaya uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik kararlarında sorumluluk davasında HMK 14/2 ( mülga HMUK 17. Maddesi) maddesindeki kesin yetki kuralının uygulanamayacağı, bu nitelikteki dava bakımından emredici nitelikte olmadığı vurgulanmaktadır. ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2011/7820 E. 2012/14863 sayılı 02/10/2012 tarihli kararı) . Bu nedenle ilk derece mahkemesince HMK 14/2 maddesine dayalı olarak kesin yetki- dava şartı yokluğundan davanın reddedilmesi isabetsiz ise de; davalılar vekilince süresi içinde ilk itiraz olarak yetki itirazında bulunularak HMK 6. maddesi gereğince davalıların yerleşim yerinin Kahramanmaraş olduğu ve yetkili mahkemenin de Kahramanmaraş Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu belirtilmiş olduğundan, mahkemece verilen kararın sonucu itibariyle doğru olması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davalı tarafından başlangıçta peşin olarak yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 353(1)-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/11/2020