Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/1435 E. 2023/982 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1435
KARAR NO: 2023/982
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2019
NUMARASI: 2018/956 Esas – 2019/1097 Karar
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/10/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalılar vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından davalılar … A.Ş. lehine …’un müşterek müteselsil kefaletiyle İkitelli Organize Sanayi Şubesi nezdinde açılan ve kullandırılan kredi ödemelerinin yapılmaması üzerinde 21/05/2018 tarihinde kat ettiklerini, kat tarihi itibarıyla toplam 862.122,72.TL. nakit, 19.200.TL. gayri nakit alacakları olduğunu, hesap özetinin Gebze …Noterliğinin 22/05/2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini tebliğ ettiklerini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takip yaptıklarını, davalıların … A.Ş. teminatlı kullandıkları krediyi … teminat kredisine istineden 05/07/2018 tarihinde müvekkili bankaya 657.406,20.TL. ödeme yaptığını, müvekkili banka ile … ile yapılan kefalet protokolünün Hazine Destekli kefaletlerde takip ve tahsilat süreçlerine ilişkin usul ve esaslar başlıklı 4.maddesinin 2.bendinin 1.fıkrası gereğince kurumun kefaletiyle kullandırılan kredilerin temerrüdü halinde kurumun alacağı dahil kanuni takip işlemleri kredi veren tarafından yürütüleceğinin düzenlendiğini, ayrıca kefiller aleyhine başlatılmış bulunan kanuni takibi sürdürmeninde kredi verenin yükümlülüğünde olduğunu, bu nedenle … tarafından gerçekleştirilen ödemenin de müvekkili banka tarafından kurum adına tahsil etmek üzere takip ettiklerini, bu nedenle Kredi Garanti Fonu tarafından müvekkili bankaya ödenen miktarın borçtan düşülmediğini, borçlu davalıların borçlu olmadıkları yönündeki itirazlarının kötü niyetli ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili bankanın alacağının muaccel olduğunun banka defter ve kayıtları ile sabit olduğunu, talep ettikleri temerrüt faizinin yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, borçlu davalıların kullandıkları krediler için TCMB’ na bildirilen en yüksek faiz oranı %48 olup %30 sinin ilavesi suretiyle bulunacak oranın ise %62,40 olduğunu, bu nedenle faiz ve faiz oranına yapılan itirazın iptali gerektiğini, ayrıca kredi ve temerrüt faizi diğer vergisine tabu olup %5 gider vergisi devlete ödenmesi zorunlu olan bir vergi olduğundan ve sözleşme hükümlerine göre işbu vergiyi de ödemekle yükümlü davalılar olduğunu, borçlu davalıların itirazlarının haksız ve kötüniyetli olduklarını beyan ederek davanın kabulüne karar verilerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlular aliyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraflara dava dilekçesinin tebliğ edildiği ancak davaya karşı cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “…Sunulu nedenlerle; Düzenlenen Bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere Davalı ….A.Ş. ile davacı banka arasında 09/05/2017 Tarihli ve 1.500.000.TL bedelli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı, davalı …’ un Kredi Sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, Borçlu ve Kefillerin borcu zamanında ödememeleri üzerine cari hesap kat ihtarnamesinin Gebze …Noterliğinin 22/05/2018 Tarih ve .. yevmiye nolu ihtarnamesi ile tebliğ edildiği, ihtarnamede 862.122,72.TL.’ yi ödenmesinin talep edildiği, ödeme için 24 saat süre verildiği, asıl borçlu ve kefilin 28/05/2018 Tarihi itibariyle temerrüde düşürüldükleri, bilirkişi raporu ile yapılan hesaplamalar ile tespit edildiği üzere 21/05/2018 kat tarihi itibari ile davalıların 748.379,11.TL.Ticari kredi, 109.009,90.TL.Esnek Ticari Kredi, 4.729,71.TL. … Borcu olmak üzere toplam 862.118,72.TL. borçlu oldukları, davalı tarafça iade edilemeyen 12 adet çek yaprağından dolayı davacı tarafın riskinin devam ettiği; netice olarak Bilirkişi raporunda hesaplamaları ayrıntılı olarak belirlendiği şekilde davacı tarafın 861.907,46.TL.Asıl Alacak, 13.674,49.TL. Takip tarihine kadar işlemiş faiz, 683,73.TL. %5 BSMV ve 665,97.TL.masraf olmak üzere toplam 876.931,65.TL. Alacaklı olduğu bu bedel üzerinden icra takibinin iptalinin gerektiği, Takip tarihinden sonra tüm borç ödeninceye kadar 748.167,85.TL.asıl alacak için takip tarihinden itibaren yıllık % 33,12 temerrüt faizi, faizin %5’i oranında BSMV uygulanması, 113.739,61.TL.asıl alacak için takip tarihinden itibaren yıllık % 28,08 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanması gerektiği, davacının riski devam eden çek yaprakları için 19.200.TL . Çek yaprağı bedelinin faizsiz bir hesaba depo edilmesi talebinin kabulünün gerektiği anlaşılmakla davacı tarafın davasının Kısmen Kabulü yönünde hüküm tesis edilmiş,davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve davacı tarafın alacağını geç almasına sebep olacak nitelikte bulunduğu anlaşılmakla davalı taraftan icra inkar tazminatının alınarak davacı tarafa verilmesi yönünde aşağıda ki şekilde karar verilmiştir.Davalı tarafça kötüniyet tazminat talebinde bulunulmuş ise de; Davacı tarafça icra takibinin kötüniyetle yapıldığına ilişkin delil elde edilemediğinden kötüniyet tazminat talebi kabulüne” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; bankaya iade edilmediği ileri sürülen 12 adet çek yaprağının 9 adetinin iade edildiğini, 3 adetinin de dolaşımda olması nedeniyle iade edilemediğini, buna ilişkin teslim tutanağı sunulmasına rağmen 19.200,00 TL çek yaprağı bedeli yönünden talebin kabulünün hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dava konusu alacak tutarının bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, belirtilen sebepler neticesinde yerel mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür. Davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmadığı ve istinafa cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklı başlatılan ilamsız icra takibine borçluların itirazının iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince yukarıdaki gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı vekili tarafından yasal süresi içinde yukarıdaki nedenler ile istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde; çek depo bedeli istenilen bir kısım çekin iade edilip edilmediği, ve icra inkar tazminatına dayanak alacağın likit olup olmadığı noktasındadır. Davalılar haklarında İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 861.911,46 TL asılı alacak, 29.100,73 TL faiz, 1.455,03 TL BSMV ve 665,97 TL masraf olmak üzere 893.133,19 TL nakdi alacağın tahsili ile birlikte 12 adet çek garanti bedeli 19.200,00 TL’nin depo edilmesi için takip başlatılmış borçluların itirazı takip durmuş ve eldeki itirazın iptali davası açılmıştır. Dosyada toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporuna dayanılarak nakdi alacak ve çek depo bedeli yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmuş ve nakdi alacak yönünden iptaline karar verilen miktar üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. İcra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için takibe konu alacağın likit olması zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut olduğunda ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Eldeki davada, nakdi krediye ilişkin alacak likit (belirlenebilir) olup, hüküm altına alınan miktar üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesinin şartları oluşmuş bulunmakla davalının bu yöne ilişen istinaf talebi yerinde değildir. Davalı tarafın çek depo bedeline ilişkin kurulan hükme dayanak 12 adet çekten 9 adedini iade etmiş olmaları nedeniyle 12 adet çek hakkında depo kararı verilmesinin hatalı olduğuna yönelik istinaf istemi yönünden yapılan değerlendirmede; davacı tarafından davalılara Gebze … Noterliğinin 22 Mayıs 2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine ekli Müşteri Hesap Özeti’nde davalı taraftan … ile başlayıp … ile biten seri numaralı çeklerden 2 adedinin ve … ile başlayıp … ile biten seri numaralı çeklerden 10 adedinin iade edilmesi talep edilmiş, davalı tarafça bilirkişi raporu sunulmasından sonra dosyaya ibraz edilen 19/06/2018 tarihli belgede ihtarname ekindeki hesap özetindeki numaralarla uyumlu 9 adet çekin davacı bankanın Gaziosmanpaşa Şubesi’ne teslim edildiği görülmektedir. Bu durumda teslim edilmeyen 3 adet çek yaprağı yönünden 4.800,00 TL depo bedeline karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile 19.200,00 TL depo edilmesine karar verilmesi isabetli olmamıştır. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda; Mahkemece hükmedilen icra inkar tazminatına ilişkin hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı, çek depo bedeline ilişkin hükmün ise isabetli olmadığı sonucuna varılarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından Dairemizce esas hakkında davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,1-)Davacı tarafın davasının KISMEN KABULÜ ile, Kendi aralarında tahsilde tekerrür etmemek üzere; Davalı tarafın İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın; Nakdi alacak yönünden; 861.907,46.TL.Asıl Alacak, 13.674,49.TL. Takip tarihine kadar işlemiş faiz, 683,73.TL. %5 BSMV ve 665,97.TL.masraf olmak üzere toplam 876.931,65.TL için İPTALİNE, Takip tarihinden sonra tüm borç ödeninceye kadar 748.167,85.TL.asıl alacak için takip tarihinden itibaren yıllık % 33,12 temerrüt faizi, faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına, 113.739,61.TL.asıl alacak için takip tarihinden itibaren yıllık % 28,08 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına, Fazla istemin Reddine; Gayrinakdi alacak yönünden; 4.800,00 TL’nin davacı bankanın Merkez Şubesinin faiz getirmeyen bir hesabında davalılarca depo edilmesini teminen takibin devamına, 1-)Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile (876.931,65.TL.) nin %20’si oranında belirlenen 175.386,33‬ TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, 2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince Nakdi alacağın hükmolunan kısmı üzerinden hesaplanan 59.903,20 TL nispi karar harcından peşin yatırılan 10.786,82.-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 49.116,38.TL harcın ve gayrinakdi alacak için 44,40 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA, 3-)Davacı vekili lehine Nakdi Alacak Yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 49.027,27 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, 4-)Davalı vekili lehine Nakdi Alacağın Reddedilen Kısmı Yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden hesaplanan 2.725,TL. nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı taraflara verilmesine, 5-)Davacı vekili lehine Gayri Nakdi Alacak Yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 2.725.TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,6-)Davalı vekili lehine Gayri Nakdi Alacak Yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 2.725.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,7-)Davacı tarafça yatırılan 10.786,82.TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, 8-)Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 5,20.TL vekalet harcı, 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 175,80 TL posta giderinden ibaret toplam 1.016,90 TL yargılama giderinin kabul ve redoranları dikkate alınarak 998,45 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiyesinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına; 9-)Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine, 10-İstinaf Yargılamasına İlişkin Olarak; a-Davalılar vekillerince yatırılan istinaf karar harçlarının karar kesinleştiğinde ve istemi halinde kendilerine iadesine,b-Davalılar tarafından istinaf aşamasında yapılan istinaf başvuru harcı 148,60 TL ve tebligat gideri 23,50 TL olmak üzere toplam 172,10 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine, c-Kararın, HMK’nın 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara resen tebliğine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.05/10/2023