Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/1330 E. 2023/441 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1330
KARAR NO: 2023/441
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/10/2018
NUMARASI: 2017/499 Esas – 2018/936 Karar
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/05/2023
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından posta tekeline aykırı olarak fatura, banka kredi kartı ekstresi ve banka kartı taşımacılığı yaptığını, BTK tarafından bir adet gönderi üzerinden bu durumun tespitü edildiğini, bu teslimin müvaekkili tarafından sağlanması evrensel hizmet yükümlüsü sıfatıyla kendilerinde bulunduğunu, bu istemle Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/26 D.İş sayılı dosyasının açılarak tespit istendiğini, ancak davanın reddedildiğini, davalının müvekkilinin hakkı olan posta tekeli maddelerine aykırı faaliyetlerinin bulunduğunu bu sebeple müvekkil kuruluş nezdinde belirlenen ücret tarifesindeki posta ücretinin on katı tutarında tazminat olan 140,00 TL nin ihlal tarihi itibariyle işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, 6475 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle posta tekeline aykırı faaliyetlerinin tespiti için davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenerek bilirkişi tarafından tespitini, muazaranın meni ile müdahalenin önlenmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin posta dağıtım şirketi olduğunu 24/11/2014 tarihli yetki belgesi uyarınca 6475 sayılı posta hizmetleri kanununca hizmet sağlayıcı olduğunu, davaya konu taşımacılık hizmetini de bu yetki ile yaptıklarını bu sebeplerle haksız davanın reddine, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “…Davacı tarafça … Ticaret Odası tarafından davalıya taşıtılan ve posta tekel hakkı kapsamında kaldığı belirtilen bir adet gönderiye ilişkin olarak, davacı vekilinin son celsedeki beyanında da belirttiği üzere taşıtılan şeyin ağırlığı bilinmediği için ortalama bir PTT gönderisi olarak 14 TL üzerinden kanunda belirtilen 10 katı tutarındaki tazminat olarak 140,00 TL talep edilmiş olup, davalı tarafından taşınan ve dosyaya sureti sunulan Posta tekelini ihlal ettiğine dayanak gönderinin “12.08.2016 tarih ve …” numaralı, göndericisinin … Ticaret ve Sanayi Odası, alıcısının Tokat PTT Başmüdürlüğü olduğu ve içeriğinde evrak taşındığının gönderi zarfı üzerinde “içr: EVRAK” ibaresi ile sabit olduğu, … Ticaret Odasına ilişkin gönderi dolayısıyla davacı tarafın posta tekel hakkının ihlal edildiği kanaatine varılarak, davacı tarafın 140,00 TL nin hesabına ilişkin beyanları da dosya kapsamına göre yerinde görülerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.Davacı taraf, davalı şirketin posta tekeline aykırı faaliyetlerinin tespiti kapsamında 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanunu 23.05.2013 tarihinde yürürlüğe girdiğini, bu tarihten itibaren bu kanun kapsamında, davalı şirketçe davacı şirketin tekel hakkını ihlal eden gönderi sayısının bilirkişilerce tespiti için ticari kayıt ve defterlerinin incelenmesi sureti ile bilirkişi incelemesi yapılmasına ilişkin talep etmiş olup, incelenecek kayıtların belli olmayıp, davacı tarafça da sınırlandırılmaksızın bütün kayıtlar olarak talep edildiğinden ve mahkememizce de yerinde görülmediğinden reddine” dair karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; istinafa konu davada davalının taşımacılık noktasında yetkisi P1 yetki belgesi kapsamında il içinde 5 Kg. ağırlığa kadar kargo taşıyabilmesine olanak sağlayan bir yetki olduğunu, posta tekeline dair faaliyet izni bulunmadığını, mahkemece tespiti talep edilen gönderilerin belli olmadığı ve sınırlandırılmadığı gerekçesiyle tespit talebinin reddi kararı, iş bu posta tekelinin ihlali davasının mahiyetine aykırı bir gerekçe olduğunu, tespit talep etmekte ki mantık ve maksata da aykırı olduğunu, davalı tarafça dava tarihinden sonra posta tekeline aykırı olarak haber niteliği taşıyan gönderilerin taşındığını ispatlamak üzere, alıcısının müvekkili şirkete ait İstanbul Avrupa Yakası PTT Başmüdürlüğü olan ve … Üniversitesi tarafından gönderilen gönderinin 16/01/2018 tarihli beyan dilekçesi ile de mahkemeye sunulduğunu, ayrıca mahkeme tarafından davalıya ait tüm ticari defter, fatura kayıtlarının incelenmesi, davaya dayanak … Ticaret Odasının gönderisini taşıdığına dair delil bulunması nedeniyle işbu göndericiye, davalıya posta tekeli mahiyetinde gönderi taşıtıp taşıtmadığının bildirilmesinin istenilmesi, işbu taraflarca talebe uygun cevap verilmediği takdirde tekit yoluna gidilmesi gerekirken mahkemece bu yollar izlenilmeksizin tespit isteminin gereği yerine getirilmediğini, belirtilen sebepler neticesinde yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın ve tespit talebinin tümden kabulüne karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılması gerektiğini ileri sürmüştür. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı PTT’nin mahkemeleri denetim kurumu olarak nitelendirmesi ve müvekkil şirketin kayıt ve defterleri üzerinde inceleme yapılması taleplerinin usule ve hukuka aykırı olduğunu, posta tekeline ilişkin belirlemenin yapılmamasından kaynaklı idarenin kusurunun müvekkili şirkete yüklenemeyeceğini, posta hizmetleri ile mülga posta kanununda yapılan posta tekeline ilişkin tanımlamaların değerlendirilmesinde de somut olayda müvekkili şirketin posta tekelini ihlalinin bulunmadığını, ticari defter ve kayıtların incelenmesinin hiçbir hukuki fayda sağlamayacağını, tespit talebinin reddinin hukuka ve usule uygun olduğunu belirterek davacı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE: Dava, 6475 sayılı kanun 6. Maddesi gereği posta tekeline ilişkin düzenlemeye aykırılık sebebiyle tazminat talebi ile birlikte davalı şirketin 6475 sayılı kanunun yürürlük tarihinden itibaren posta tekeline ilişkin düzenlemeye aykırı olarak yapılan tüm taşımalarının tespitine ve muarazanın giderilmesine ilişkindir. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, mahkemece davalı kayıt, belge ve defterler üzerinde yapılması istenilen tespitin reddedilmesinin yerinde olup olmadığı noktasındadır. … Ticaret Odasınca yapılan gönderinin posta tekeli kapsamında kaldığı mahkeme gereçeksinde sabit kabul edilmiştir. Bu gönderinin posta tekel hakkını ihlal ettiği ilk derece mahkemesince sabit görülmüş olmakla davacı vekilinin bu gönderiye ilişkin olarak ticari defter incelemesi, … Ticaret Odasına gönderinin içeriği konusunda bilgi istenilmesi gerektiğine ilişkin istinaf istemleri yerinde görülmemiştir. Davalının 2013 yılından dava tarihine kadar tüm ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, yapılan taşıma işlerinde posta tekeline aykırı bir taşımanın bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğine ilişkin talebi yönünden yapılan değerlendirme: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ve talebin niteliği dikkate alındığında davacının posta tekeli hakkının ihlal edilip edilmediği hususunun tespitinde hukuki yararının bulunduğu, eldeki davanın bu hususun tespiti ile birlikte belirsiz alacak davası olarak bir miktar bedelin tahsili istemine ilişkin olması dikkate alınarak tespit talebinin kabulü ile davacı defter ve kayıtları üzerinde; taşıma hukuku konusunda uzman bilirkişi, sektör bilirkişisi ve mali müşavir bilirkişilerden oluşacak heyetten yerinde inceleme yetkisi de verilerek inceleme yaptırılıp posta tekeli hakkının ihlal eder taşıma bulunup bulunmadığı hususunun ve varsa davacının talep edebileceği tazminatın belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmemsi isabetli görülmemiştir. HMK’nın 355. Maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonunda, Mahkemece eksik inceleme ile davanın sonuçlandırılması isabetli görülmemiş ve bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353(1)a-6 maddesi uyarınca USULDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine,2-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istemi halinde kendisine iadesine, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yapılacak yargılama sırasında değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)g maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.07/05/2023