Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/1109 E. 2022/1201 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1109
KARAR NO: 2022/1201
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/05/2019
NUMARASI: 2016/579 Esas – 2019/526 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/11/2022
Taraflar arasındaki Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilİ …’a ait … Bankası Hakkari Şemdinli Şubesi 30.03.2016 tarihli 15.000-TL tutarlı … numaralı çeki dava dışı … Tic. San. Ltd. Şti. ne hamiline olarak keşide ettiğini, çeki dava dışı … İnş. ith. İhr. Tic. San. Ltd. Şti. Diğer davacı müvekkili … Tic. Ltd. Şti. ne cirolamadan teslim ettiğini,müvekkili firmanın yurt dışından ithal ettiği oyuncak ve benzeri ürünleri Anadolu genelinde dağıtımını yapan bir şirket olduğunu, yaptığı ticaret gereği müşterilerinden alacağına karşılık çek ve senet aldığını, dava konusu çekinde bunlardan bir tanesi olduğunu, müvekkilinin aracından 15/10/2015 tarihinde park halindeyken camı kırılıp bagajı açılarak çalındığını, olayla ilgili derhal Bahçelievler Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü Yenibosna 75 Yıl Polis Merkezinde işlemler başlatılarak olay yerinde inceleme yaptırıldığını, Konu ile ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/98757 Hazırlık numaralı dosyadan hırsızlık olayına ilşkin tahkikat yapıldığını, kötüniyetli üçüncü şahısların elinde olan çek ve senetler bakımından Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/683 E. sayılı dosyasından tedbir talepli çekin iptali davası açılarak ibraz tarihi beklenmeden aylar öncesinden- çekin çalıntı olduğu ve ödeme yasağı ilgili bankalara bildirildiğini, Çeki elinde bulunduran davalı yanın çeki bankaya ibrazında dahi Çekin çalıntı olduğu ve hakkında Bakırköy 4. ATM 2015/683 sayılı dosyasından ödememe yasağı olmasını görmesine rağmen, davaya müdahil olmayıp- İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından takip başlattığını, takip neticesinde müvekkil … aleyhine mal varlığına ve banka kayıtlarına bloke konulması ile durumdan haberdar olunduğunu, mükerrer ödemeler yapmamak adına çek istirdat davası açma gereği doğduğunu, Söz konusu çek müvekkilin rızası hilafına elinden çıkması ve çeki elinde bulunduran şahısın haklı hamil olmaması ve çeki ağır kusur ve kötüniyetle iktisabı sebebiyle Sayın Mahkemeniz’den çekin istirdadı ile müvekkili … Tic. Ltd. Şti.nin haklı hamil olduğunun tespitine karar verilmesini ve diğer müvekkili … bakımından ilgili icra takibinde borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, bu çeke ve takibe ilişkin tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkilinin çekte kendisinden önce gelen ciranta … ile ortak tanıdıkları vasıtası ile tanıştığını, bu şahsın müvekkilinden aldığı sermaye tutarına karşılık çeki ve başka birtakım çekleri cirolayarak müvekkiline verdiğini, bu çekin ödemeden men yasaklı olduğunu çeki bankadan tahsil etmek için gittiğinde haberder olduğunu, müvekkilinin yasal hakkını kullanarak çekin tahsili için icra takibi başlattığını, davacının yüklü miktarda çeki araç içinde bıraktığını belirttiğini, bunun basiretli bir tacirin yapmayacağını olayın hayatın akışına ters olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli üçüncü şahıs olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, “dava çek iadesi ve menfi tespit istemine ilişkin olup, 6102 sayılı TTK 792. Maddesinde (eski TTK 704) “çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır. Dava konusu çeklerde ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı, dosya kapsamı itibariyle davalının ağır kusurlu ve kötü niyetli olduğu yönünde herhangi bir delil bulunmadığı, davalının kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğu ispatlanamadığından davanın istirdat yönünden reddine karar verilmiş ve ayrıca davacı tarafın talebi üzerine yapılan defter incelemelerinde de dava konusu çekin davacının ticari ilişkisi olduğunu iddia ettiği dava dışı … Şti nin defter ve kayıtlarda yer almadığı anlaşılmakla davacının borçlu olmadığına dair iddiasını da ispatlayamadığı kanaatiyle bu yöndeki menfi tespite ilişkin talebin de reddine karar verilmiştir.” gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.Karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının ticaret hayatının gerektirdiği basit barıştırma yükümlülüğüne uymaksızın hırsızlık ve dolandırıcılık mahsulü çekleri elinde bulundurmakta ağır kusurlu olduğunu, ticaret hayatının gereği, çeki alacağına karşılık alan üçüncü kişilerin çekleri bankalardan sorarak çek hakkında aleyhe kayıt yoksa tahsil amacıyla uhdelerine aldıklarını, TTK 792. Maddesinin açık hükmü gereği, çek eline geçmiş olan yeni hamilin iktisapta ağır kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlü olduğunu, vadesinden aylar önce çalınması sebebiyle ödemeden men yasağı verilen çekin durumunun yapılacak basit bir araştırma ile anlaşılabilecek olmasına rağmen çeki iktisap eden davalının bu hareketinde ağır kusurlu olduğunu, -Bilirkişilerce yapılan incelemede taleplerinin görmezden gelindiğini, dosya konusu olayın aydınlatılabilmesi adına yeterli inceleme yapılmadığını, müvekkili …’in defterlerine dair yapılan incelemede defalarca talep edilmesine karşın, müvekkili ile dava dışı … ve diğer müvekkili … arasında ticari bir ilişki olup olmadığına değinilmediğini, bahsi geçen müvekkileri ve dava dışı … arasında uzun yıllardır devam eden ticari ilişki bulunduğunu, bilirkişi raporu ile bu durumun da tespit edilmesi gerektiğini, – Dosya konusu hususların açıklığa kavuşturulabilmesi adına çekte imzası bulunan dava dışı …, …, … (… Ticaret)’ e ait ticari defterlerinde incelenmesi gerektiğini, …, … Ürünlerine ait defter inceleme kararına ilgili şahıslarca riayet edilmemesine, anılan hususun haklılıklarının göstergesi olmasına karşın bu yöndeki iddialarının dikkate alınmadığını, ismi geçen kişilere ait defter incelemesi yapıldığı vakit davalı ile ismi geçen şahıslar arasında hiçbir ticari ilişkinin bulunmadığının anlaşılacağını, -Dava dışı … ile … Ticaret arasında dahi herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, bu kapsamda …’a ait defter incelemesi sırasında iddia ettikleri hususların araştırılması istenilmiş ise de bilirkişi raporlarında bu taleplerine yönelik hiçbir inceleme/tespit yapılmadığını, -… Ticaret’e yönelik polis marifetiyle yapılan incelemede anılan şirketin varlığının dahi tespit edilemediğini, kötü niyetli olarak çeki ciroladığı t iddia edilmiş olmasına karşın bu iddialarının kararda hiçbir suretle göz önüne alınmadığını, beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 792. maddesine dayalı olarak açılan çek istirdatı ve menfi tespit talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacı tarafça tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi gereğince istinaf başvuru sebepleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re’sen yapılmıştır.6102 sayılı TTK 790. maddesi uyarınca, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır.TTK 818/c maddesi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanacak TTK 677. maddesine göre, “imzaların istiklali” prensibi benimsenmiş olup, ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesi yer alan diğer imzaların geçerliliği etkilenmez.6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi gereğince; çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.Çek istirdatı davalarında davacı çekin yetkili hamili olduğunu , çekin rızası hilafına elinden çıktığını ve davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir.Çeki elinde bulunduran davalının çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti bulunmamaktadır, aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır. Dava konusu … Bankası Hakkari Şemdinli Şubesi muhataplı 30.03.2016 tarihli, 15.000-TL tutarlı, … numaralı keşidecisi davacı : … olan hamiline düzenlenen çekin İlk Cirantası: … Ticaret/…, İkinci Ciranta : …, Üçüncü Ciranta:…, Dördüncü Ciranta: … olduğu, çekin arkasında …/çek senet merkezi kaşesinde “Bakırköy 4. Asliye Tic. Mhk. Kanalı ile 11/11/2015 tarih 2015/683 mahkeme kararı” ile işlem yapılmadığı bilgisinin yer aldığı; davacının dava dışı … İrş. İth, İhr. Tic. San. Ltd. Şti ile arasında mal alım şeklinde ticari ilişki bulunduğu, ancak dava konusu çeke ait bilgilerin defter kayıtlarında yer almadığı, dava dışı üçüncü kişilerin defterlerinde de dava konusu çekin davacıya verildiğine dair kayıt bulunmadığı anlaşılmıştır. Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sırasında savcılık soruşturma dosyasından talep edilen inceleme izni sonucu yapılan incelemede soruşturma dosyasında KYOK kararı verildiği görülmüştür. Davacı şirket ticari defterlerine göre Davalı ile ya da davalıdan önceki dava dışı ciranta ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunmaması ve ispat külfeti üzerinde olmadığından çeki ne şekilde iktisap ettğini açıklama yükümlülüğü bulunmayan davalının açıklamada bulunmamaması da çeki kötüniyetli iktisap ettiği anlamına gelmez. İmzaların istiklali prensibine göre geçerli bir ciro silsilesi ile çeki elinde bulunduran hamil kötüniyeti kanıtlanmadığı sürece yetkili hamil sayılacaktır. Açıklanan nedenlerle TTK ‘nın Kanu 792. maddesi uyarınca davalının çeki kötü niyetli olarak, davacının elinden rıza hilafına çıktığını bilerek ve ağır kusurlu olarak iktisap ettiği davacı tarafça ispat edilemediğinden davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu nedenlerle HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle; 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacılar tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-Davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.01/11/2022