Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi 2020/1089 E. 2022/1352 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1089
KARAR NO: 2022/1352
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/06/2019
NUMARASI: 2016/202 Esas – 2019/673 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/12/2022
Taraflar arasındaki İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili firmaya ticari alım satım nedeniyle bakiye borcunun bulunduğunu, borcun ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, borçlunun yetki itirazı nedeniyle takibin Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden devam ettirildiğini, davalının borca haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptali ile%20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap vermeme suretiyle davayı inkar etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, ” taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafından davalıya toplam 34.860,65 TL tutarında satış yapıldığı, yapılan satış karşılığında davalı tarafından davacıya 20.000,00 TL ödeme yapıldığı, ödemenin düşülmesi sonucunda davacının 18.908,03 TL alacağının kayıtlı olduğu, ancak bu tutar içerisinde geçen 2.428,96 TL tutarlı ve 1.618,42 TL tutarlı toplam 4.047,38 TL tutarındaki 2 fatura konusu malların teslimine ilişkin delil bulunmadığı, bu tutardaki malın tesliminin kanıtlanamadığı, davacının yemin deliline de dayanmamış olduğu, dolayısıyla davacının talep edebileceği bakiye alacak tutarının 14.860,65 TL olduğu” gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda mahkemece kabul edilmeyen 2 adet faturanın, fatura konusu malların teslim edilmesi hususunun davalı tarafın itirazı olmamasına, daha önce faturaları kabul mahiyetinde kısmi ödeme yaptığı gözetmeksizin, iddia ve delili olmayan davalı adına, iddia ve ihtilaf bulunmayan bir hususta hatalı inceleme yapıldığını, mahkemece de bu incelemenin esas alındığını, müvekkili şirketin ticari defter ve belgelerinin tümünün kanuna uygun şekilde olduğunu, davalı tarafın ticari defterlerini sunmaması ve müvekkili şirketçe yasaya uygun bir şekilde tuttuğu ticari defterlerin müvekkili lehine tek başına delil olduğuna karine teşkil ettiğini, davalı tarafın defterlerini ibrazdan kaçındığını beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
GEREKÇ : Dava, ticari satım sözleşmesi kapsamında cari (açık) hesaptan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemi ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, cari hesabı oluşturan ve kabul edilmeyen alacağa ilişkin faturalara konu ürünlerin teslim edilip edilmediği noktasındadır. Kural olarak malın teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını ispatı için yeterli olmayıp, alacağın varlığının başka delillerle alacaklı tarafından kanıtlanması gerekir. (Yargıtay 19 Hukuk Dairesi’ nin 2016/7819 Esas ve 2017/2738 Karar- sayılı 2014/12574 Esas – 2014/16692 Karar sayılı içtihatları). Davacı takip alacaklısı tarafından, davalı takip borçlusu hakkında, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile cari hesaba dayalı olarak 21.792,22 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip başlatılmış, itiraz üzerine takip durmuştur. Davalı itirazında borcunun bulamadığını ileri sürmüştür. Davacı tarafça, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki dava açılmıştır. Davacı tarafça bedeli ödenmediği iddia olunan dava konusu cari-açık hesaba ilişkin faturalar ile satılan emtianın davalı tarafa teslim edildiği ileri sürülerek anılan hususların ispatı için diğer deliller yanında her iki tarafın ticarî defterlerine dayanılmış, yargılama sırasında ticarî defterlerin ibrazı için mahkemece verilen süreler sonrasında ise davalı tarafça, herhangi bir mazeret ileri sürülmeksizin ticarî defterlerin dosyaya ibraz edilmemiş ve davacı ticari defterlerinde kayıtlı olan takibe konu 10 Ekim tarihli 81045 no’lu 2.428,968 TLlik fatura ve 21.11.2014 tarihli … nolu 1.618,42 TL’lık faturanın ve faturaya konu malların davalı şirkete teslim edildiğine ilişkin herhangi bir belge sunulmamış ve … Kargo 20.05.2019 tarihli cevabi yazısında da … seri sıra numaralı kargonun teslimat nüshasının arşiv kayıtlarında bulunmadığını bildirmiştir. Ticari defterlerin usulüne uygun tutulması yanında defterlerde yer alan kayıtların dayanağının da usulüne uygun olması gerekir. Dayanağı kanıtlanamayan faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olması tek başına akdi ilişkinin kanıtı olamaz. Buna göre mahkemece fatura konu malların davalıya teslim edildiği dosya kapsamı ile ispatlanamayan faturalar yönünden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda ayrıntısı ile açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacı tarafından başvuru sırasında istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362(1)a maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 06/12/2022