Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2023/1523 E. 2023/1126 K. 18.08.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2023/1523
Karar No: 2023/1126
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 6/6/2023 tarihli ara karar
Numarası: 2023/385 (E)
Davanın Konusu: Maddi Tazminat
Karar Tarihi: 18/8/2023
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nın yönetimindeki davalı … Sanayi ve Ticaret AŞ’ye ait, davalı … Sigorta AŞ’ye sigortalı … plakalı otomobilin, müvekkili davacıya ait …plakalı otomobile arkadan çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazasında davacıya ait otomobilin pert olduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından müvekkiline 14/4/2023 günü 120.000,00 TL ve 13.980,00 TL, sovtaj bedeli olarak 19/4/2023 günü 328.020,00 TL ödediğini, açıklanan biçimde ödenen 462.000,00 TL’nin müvekkilinin aynı marka, model araç almasına yetmediğini belirterek, belirsiz alacak davası niteliğinde davacının aracının kullanılmaz ve onarılamaz hale gelmesi, çekici ücretinin eksik ödenmesi nedeniyle 100,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; araç yoksunluk tazminatı olarak 100,00 TL maddi tazminatın davalılar … ve… Sanayi ve Ticaret AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsiline; davalılar … ve … Sanayi ve Ticaret AŞ’nin taşınır ve taşınmaz malları ile 3 üncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 6/6/2023 tarihli ara kararıyla; yaklaşık ispat koşulunun oluşmaması nedeniyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; hiçbir hatası bulunmayan ve maddi manevi birçok zarara uğrayan müvekkilinin maddi zararının karşılanmaması tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını, davalıların malvarlıklarını eksiltmeleri durumunda davacının dava konusu menfaatlerini elde etmesinin önemli derecede zorlaşacağı, ilk derece mahkemesinin hukuki açıklama ve gerekçeden yoksun biçimde ihtiyati haciz talebini reddettiğini belirterek ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355 inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Talep, trafik kazasından kaynaklanan araç bedeli tazminatı, araç yoksunluk tazminatı ve çekici gideri istemiyle açılan davada, ihtiyati haciz talebinin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. 2004 sayılı İcra İflas Kanununun (İİK) 257 ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, vadesi gelmesine karşın ödenmemiş bir para borcunun rehinle teminat altına alınmamış olması yanında aynı Kanunun 258 inci maddesinin 1 inci fıkrası gereğince ihtiyati haciz talep eden alacağı ve gerektiğinde haciz sebepleri hakkında mahkemede kanı oluşturacak kanıtlar göstermek zorunda olduğu gibi; ihtiyati haciz gibi geçici hukuki koruma tedbiri olan ve ihtiyati haciz ile ilgili olarak hüküm bulunmayan durumlarda niteliğine aykırı düşmedikçe uygulanması gereken HMK’nin 390 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca da ihtiyati haciz talep eden davacı haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut uyuşmazlık yukarıda yapılan açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde; eldeki davada zararın haksız eylemden kaynaklanması nedeniyle, tazminatın da haksız eylemin gerçekleştiği tarihte istenebilir (muaccel) hale geldiği anlaşılmakla birlikte, dosyaya sunulan kanıtların incelenmesinden, davacıya ait aracın pert olmasından kaynaklanan zarar ile araç yoksunluk tazminatı bakımından zararın miktarına ilişkin yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini; dava dilekçesi ekinde sunulan fatura içeriği gözetildiğinde, talep edilen çekici gideri bakımından ihtiyati haciz kararı verilmesinin, koruma tedbirlerinde bulunması gereken ölçülülük ilkesine uygun düşmeyeceğinin anlaşılması karşısında davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı … vekilinin yukarıda esas numarası yazılı ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararı verilmesi talebinin reddine ilişkin 6/6/2023 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b/1 inci maddesi gereğince esastan reddine,2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,80 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcı mahsup edilerek, bakiye 89,90 TL istinaf karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-Davacının istinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf kanun yolu incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf kanun yolu yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa geri verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 18/8/2023