Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2022/837 E. 2022/1757 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2022/837
Karar No: 2022/1757
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 16/06/2021
Numarası: 2015/608 Esas- 2021/365 Karar
Davanın Konusu: Maddi Tazminat
Karar Tarihi: 25/10/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin davalıların ZMS sigortacısı ve sürücüsü olduğu araca 08/09/2014 tarihinde arkadan çarptığını, kusurun karşı araç sürücüsünde olduğunu, kaza nedeniyle davacının aracının hasar gördüğünü belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 23.268,00 TL maddi zararın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 1,000 TL değer kaybı zararının davalı …’den dava tarihinden mevduata uygulanan en yüksek faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın seyir halinde iken takip mesafesini koruyamadığını ve müvekkiline sigortalı araca arkadan çarptığını, sigortalısının davacı tarafça iddia edilen oranda kusurlu olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile 17.451,00 TL hasar bedelinin 08/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının değer kaybı yönünden talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı … Sigorta AŞ vekili istinaf dilekçesinde özetle; sigortalı aracın kavşaktan sola dönüş yapma niyetinde olmadığının kaza sonrası fotoğraflarda açıkça ortada olduğunu, her ne kadar sigortalı araç sürücüsü kaza tutanağında sola dönmek için sinyal verdiği beyanında bulunmuş olsa da fotoğraflar göz önünde bulundurulduğunda sola dönmek değil de sol şeride geçme niyetinde olduğu ve beyanda bulunurken niyetini yanlış ifade ettiğinin kabulü gerektiğini, eksik ve denetime uygun olmayan bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle tesis olunan yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve yeniden kusur incelemesi yapılması için dosyanın ATK Genel Kuruluna gönderilmesini gerektiğini, davanın hasar bedeli yönünden kısmen kabulüne, değer kaybı tazminatı yönünden ise reddine karar verilmesine rağmen reddedilen kısım üzerinden müvekkil şirketi lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olup harç ve yargılama giderlerinin de kabul ve ret oranlarına göre belirlenmediğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasar ve değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, 08/09/2014 tarihinde, davacıya ait … plakalı motosiklet ile davalı … Sigorta AŞ nezdinde trafik sigorta poliçesi ile sigortalı ve diğer davalının işleteni ve sürücüsü olduğu … plakalı aracın karıştığı kaza sonucu davacıya ait aracın hasar gördüğü anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 19/12/2016 tarihli raporda, olayda davalı sürücü …’in %25, davacı sürücü …’nın %75 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş, bilirkişi kurulundan alınan 16/01/2019 tarihli raporda davalı sürücü …’in %75, davacı sürücü …’nın %25 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Mahkemece iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeni bir bilirkişi kurulundan alınan 13/02/2021 tarihli raporda, davalı sürücü …’in % 75, davacı sürücü …’nın ise % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Anılan raporun yapılan incelemesinde, davalı sürücü yönetimindeki araç ile davacıya ait aracın kaza sırasındaki konumları ve davranışları irdelenerek, davacı ve davalı sürücünün olayın meydana gelmesindeki kusur oranlarının eylemler ile sonuç arasındaki nedensellik bağını ortaya koyacak biçimde, bilimsel ölçütlere, usul ve kanuna uygun olarak saptandığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun oluşa uygun bulunduğu anlaşılmakla davalı … Sigorta AŞ vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Mahkemece davanın hasar bedeli yönünden kısmen kabulüne, değer kaybı tazminatı yönünden ise reddine karar verilmesine rağmen kendini vekille temsil ettiren davalı … Sigorta AŞ lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmamıştır.Ayrıca yargılama giderlerinin de kabul ve ret oranlarına göre hesaplanmaması hatalı olduğundan bu yöne ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmüştür. Açıklanan nedenlerle, davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının davalı sigorta şirketi lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A- Davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının, HMK’nin 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davanın kısmen kabulü ile 17.451,00 TL hasar bedelinin 08/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 2-Davacının değer kaybı yönünden talebinin reddine,3-Alınması gerekli 1.192,08 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 414,44 TL harcın mahsubu ile bakiye 777,64 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,4-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.080 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,5-Davalı … Sigorta AŞ kendisini vekille temsil ettirdiğinden, ilk derece mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca belirlenen 4.080 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile adı geçen davalıya verilmesine, 6-Davacı tarafından yatırılan 414,44 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,7-Davacı tarafından sarfedilen 3.750,00 TL bilirkişi ücreti, 439,5‬0 TL posta gideri olmak üzere toplam 4.189,50 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 3.142,12 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, (Davalı …’in 3.012,25 TL’den sorumlu tutulmasına) 8- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye avansın istek halinde davacıya iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN 1-Davalı … Sigorta AŞ tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde ilk derece mahkemesi tarafından yatıran tarafa iadesine,2-İstinaf kanun yolu aşamasında davalı … Sigorta AŞ tarafından sarf edilen 220,70 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile 89,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 309,7‬0 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak, davalı … Sigorta AŞ’ye verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.25/10/2022