Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2022/278 E. 2023/129 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2022/278
Karar No: 2023/129
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 06/12/2021
Numarası: 2014/758 (E) 2021/871 (K)
Davanın Konusu: Maddi Tazminat
Karar Tarihi: 24/01/2023
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/10/2011 tarihinde, … plakalı aracın kaza yapması sonucu araç içinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, davalı tarafından müvekkiline 33.690 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin yetersiz olduğunu belirterek 2.729,80 TL geçici iş görmezlik, 141.600,94 TL sürekli iş görmezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; hatır taşıması nedeniyle tazminattan indirim yapılmasını, geçici iş göremezlik zararından SGK’nın sorumlu olduğunu, davacı tarafa müvekkil kurum tarafından 29/04/2014 tarihinde 33.693 TL ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile 2.729,80 TL geçici iş göremezlik ve 141.600,94 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 144.330,74 TL’nin 29/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada PMF 1931 yaşam tablosunun dikkate alınması gerektiğini, hatır taşıması indirimi yapılmamasının hatalı olduğunu, geçici iş göremezlik zararının teminat dışı olup müvekkil kurumun herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, 25/10/2011 tarihinde, kaza tarihi itibariyle ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı aracın karıştığı tek taraflı kaza sonucu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, dava öncesinde, davacı tarafından davalı …na başvurulması üzerine 29/04/2014 tarihinde ödeme yapıldığı, ancak ödemenin yetersiz olduğu iddiası ile işbu davanın açıldığı anlaşılmış, mahkemece ATK’dan alınan raporda davacının 10.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1,5 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. 1-Tazminat hesaplamasında kullanılan yaşam tablosuna yönelik istinaf itirazının değerlendirilmesi; Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin içtihatlarında tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunda, davacının kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresinin belirlenmesinde PMF 1931 yaşam tablosuna göre hesaplama yapılması doğru değil ise de PMF 1931 Tablosu’nun TRH 2010 Tablosu’ndan daha kısa ömür süresi belirlemesi ve davalı lehine olması nedeniyle davalı Güvence Hesabı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf başvurusunda hukuki yararı bulunmamaktadır. 2-Geçici iş göremezlik zararının teminat dışı olduğuna yönelik istinaf itirazının değerlendirilmesi; Kaza tarihi 25/10/2011 olup, kaza tarihi itibariyle geçici iş göremezlik zararı teminat kapsamında olduğundan geçici iş göremezlik tazminatından davalının sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.3-Hatır taşımasına yönelik istinaf itirazlarının değerlendirilmesi; İstanbul CBS’nin 2011/161916 soruşturma sayılı dosyası kapsamında davacının 27/10/2011 tarihinde ilgili kollukça alınan ifadesine göre taşımanın hatır için yapıldığı anlaşılmakta ise de bilirkişi raporu ile hesaplanan ve tüm indirimler yapıldıktan sonra kalan bakiye tazminat miktarının poliçe limitinin çok üzerinde olması gözetilerek mahkemece hatır taşıması indirimi yapılmamasında isabetsizlik bulunmamaktadır. 4-Faizin başlangıç tarihine yönelik istinaf itirazının değerlendirilmesi; Davacı tarafından dava açılmadan önce davalı Güvence Hesabına başvuruda bulunulduğu ve … tarafından 29/04/2014 tarihinde 33.693,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmakla davalı 29/04/2014 ödeme tarihi itibarıyla temerrüde düştüğünden bu tarihten itibaren faize hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine,2-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 9.859,23 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.545,5‬0 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.313,73‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle sarfettiği yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.24/01/2022