Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2022/2505 E. 2022/2292 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2022/2505
KARAR NO: 2022/2292
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2022
NUMARASI: 2020/965 Esas – 2022/593 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 27/12/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 54. ve 56. maddeleri kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.İlk Derece Mahkemesince 13/06/2022 tarihli kararıyla; “Davacıların maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 23.561,76-TL iş göremezlik tazminatının davalılar … ve … A.Ş.’den kaza tarihi olan 03/08/2012 tarihinden, sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 20/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacı …’e ödenmesine, sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına; Diğer davacılar … ve …’in maddi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine; davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; Davacı … için 15.000,00-TL, davacı … için 7.500,00-TL ve davacı … için 7.500,00-TL olmak üzere toplam 30.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … A.Ş.’den kaza tarihi olan 03/08/2012 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine; Fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine; Davalı … Ltd. Şti. aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine; Davalı … Sigorta AŞ aleyhine açılan manevi tazminat davasının reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacılar vekili, davalı … Ticaret AŞ ile davalı … Sigorta AŞ vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının çok az olduğunu, davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarları üzerinden her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, toplam manevi tazminat üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu; davacılar … ve … için talep edilen ve Mahkemece reddedilen 1.000’er TL’lik maddi tazminatlar nedeniyle davalılar lehine bu miktarlar kadar vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Davalı … San. ve Tic. AŞ vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; maluliyet ve kusur oranlarının hatalı hesaplandığını, davacıların manevi zararlarının bulunmadığını bu nedenle manevi tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, maddi tazminatın PMF 1931 Tablosu’na göre hesaplanması gerekirken TRH 2010 Tablosu’na göre hesaplanmasının ve avans faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ıslah edilen miktar yönünden talebin zamanaşımına uğradığını, davanın kısmi dava olduğunu, iki kez ıslah yapılamayacağını, ikinci kez verilen ıslah dilekçesinin dikkate alınmasının hukuka aykırı olduğunu, sigortalı araç sürücüsüne yüklenen kusur oranının fazla olduğunu, maluliyet raporunun yürürlükteki yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmediğini, tazminat hesaplanmasının TRH 2010 Tablosu’na göre yapılmasının hatalı olduğunu, 1,8 oranındaki teknik faizin hesaplamada dikkate alınması gerektiğini, avans faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından, 03/08/2012 tarihinde, davalı …’in sürücüsü, davalı … Taş. İnş. Güv. Sis. ve Gıda San. Dış. Tic. Ltd. Şti.’nin maliki, davalı … AŞ’nin uzun süreli taşıt kiralama sözleşmesine göre işleteni ve davalı … Sigorta AŞ’nin ZMS sigortacısı olduğu … plakalı aracın, davacılar … ile …’nin çocuğu, diğer davacı …’e çarparak yaralanmasına neden olduğu; eldeki davada HMK’nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası kapsamında davacıların her biri için 1.000’er TL maddi tazminat, davacı … için 50.000 TL, manevi tazminat ve diğer davacıların her biri için 20.000’er TL manevi tazminat talep edildiği ve Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 13/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davacı yaya …’in %75 oranında asli, davalı sürücü …’in %25 oranında tali kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelenmesinde; raporun HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, trafik kazası tespit tutanağı ile ceza dosyasında alınan ATK raporuyla örtüştüğü, denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varıldığından, bu yöne ilişkin itiraz yerinde görülmemiştir. Somut uyuşmazlıkta; Adli Tıp Kurumu İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 14/09/2021 tarihli raporunda; davacı …’in kaza nedeniyle %3.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir. ATK raporunun yapılan incelenmesinde; raporun, dava konusu trafik kazasında uygulanması gereken yönetmelik olan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre düzenlendiği tespit edilmiştir. Bu nedenle, bu yöne ilişkin itirazlar yerinde görülmemiştir. Yine Mahkemece karara dayanak yapılan 28/02/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda; davacı …’in talep edebileceği güç kaybı tazminatının 23.561,76 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelenmesinde; raporun HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun ve Dairemiz ile Yargıtay’ın yerleşik kararları doğrultusunda düzenlendiği, raporda bir hatanın bulunmadığı, kusur ve maluliyet oranının hesaplamada dikkate alındığı, raporun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varıldığından, bu yönlere ilişkin itirazlar kabule şayan görülmemiştir. Ayrıca, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı dikkate alındığında; ıslah edilen miktarın zamanaşımına uğramasından söz edilemeyeceği; olayda iki kez ıslah yapılmadığı, ilk dilekçenin bedel artırım dilekçesi, ikinci dilekçenin ise ıslah dilekçesi olarak kabul edilmesi gerektiği, kazaya karışan aracın ruhsat kaydına göre ticari araç olması nedeniyle avans faize hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, bu yönlere ilişkin itirazlar da haklı görülmemiştir. Davacılar vekilinin manevi tazminat miktarlarının az, davalılar vekillerinin ise çok olduğuna ilişkin itirazlarına gelince; kazanın oluş şekli, kusur durumu, yaralanmanın niteliği, maluliyet raporu, TBK’nın 56. maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği ve az olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davalılar vekillerinin bu yöne ilişkin itirazlarının reddine; davacılar vekilinin itirazının kabulüne; davacı … için takdiren 30.000 TL, diğer davacıların her biri için 15.000’er TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir. Ayrıca, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğuna göre hükmedilen manevi tazminat miktarları üzerinden her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Bu itibarla davacılar vekilinin bu yöne ilişkin itirazı da haklı görülmüştür. Davacılar … ve … için talep edilen 1.000’er TL’lik maddi tazminatların reddine karar verildiğine göre, kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine bu miktarlar üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığından, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı … Tic. AŞ vekili ile davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine, B-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile,Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre:1-Davacıların maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile;a-23.561,76 TL iş göremezlik tazminatının davalılar … ve … AŞ’den kaza tarihi olan 03/08/2012 tarihinden, sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 20/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacı …’e ödenmesine, sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına, b-Diğer davacılar … ve …’in maddi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, 2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; a-Davacı … için 30.000 TL, davacı … için 15.000 TL ve davacı … için 15.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve … San. ve Tic. AŞ’den kaza tarihi olan 03/08/2012 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve mütelselsilen tahsili ile adı geçen davacılara verilmesine, b-Fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, 3-Davalı … Gıda San. Dış. Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, 4-Davalı … Sigorta AŞ aleyhine açılan manevi tazminat davasının reddine, 5-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 5.708,10 TL ilam ve karar harcından, peşin alınan 317,50 TL harç ve 77,40 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 5.313,2‬0 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı Sigorta Şirketi’nin, maddi tazminat üzerinden hesaplanan 1.609,50 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) Hazine’ye gelir kaydedilmesine,6-Davacılar tarafından sarf edilen 24,30 TL başvuru harcı, 317,50 TL peşin harç, 77,40 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 419,20 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,7-Davacı tarafından sarf edilen 1.800 TL bilirkişi ücreti, 813,30 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.613,30 TL’den kabul-ret oranına (%73,58 – %26,42) göre hesaplanan 1.922,93 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı Sigorta Şirketi’nin, maddi tazminat üzerinden hesaplanan 542,20 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) davacılara verilmesine, kalan kısmın bu davacılar üzerine bırakılmasına,8-Davalı … Tic AŞ tarafından sarf edilen 260 TL posta masrafının davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine, 9-Davalı … Gıda San. Dış. Tic. Ltd. tarafından sarf edilen 50 TL posta masrafının davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine, 10-Davalı … Sigorta AŞ tarafından sarf edilen 50 TL posta masrafının davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,11-Maddi tazminat yönünden; davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, İlk Derece Mahkemesince kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,12-Maddi tazminat yönünden; davalılar … Gıda San Dış Tic Ltd Şti., … Tic. AŞ., … Sigorta AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, İlk Derece Mahkemesince kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 1.000 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine, 13-Maddi tazminat yönünden; davalılar … San. Dış. Tic. Ltd., … Tic. AŞ., … Sigorta AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, İlk Derece Mahkemesince kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 1.000 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara verilmesine, 14-Manevi tazminat yönünden; davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tic. AŞ’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, 15-Manevi tazminat yönünden; davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tic. AŞ’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, 16-Manevi tazminat yönünden; davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tic. AŞ’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, 17-Reddedilen manevi tazminat miktarı nedeniyle, davalılar … Gıda San. Dış. Tic. Ltd., … Tic. AŞ, … Sigorta AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalılara verilmesine,18-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,C-İstinaf İncelemesi Bakımından:1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendilerine iadesine,2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 9 TL posta ve tebligat gideri ile 441,4‬0 TL istinaf başvuru harcının davalılardan müştereken ve müştereken tahsili ile davacılara verilmesine, 3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 3.658,80 TL harçtan, peşin alınan 1.321 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.337,80 TL harcın davalı … Sigorta AŞ ve davalı … Tic. AŞ.’den (davalı … Sigorta AŞ 1.203,50 TL’den müteselsil sorumlu olmak kaydıyla ) müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, her bir davacı için hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları ayrı ayrı dikkate alınarak, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.27/12/2022