Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2022/211 E. 2022/703 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2022/211
KARAR NO: 2022/703
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/10/2021
NUMARASI: 2018/359 (E) 2021/737 (K)
DAVANIN KONUSU: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/04/2022
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkiline ait … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi tarafından kasko poliçesi uyarınca teminat altına alınmış olmasına rağmen karışmış olduğu trafik kazası nedeniyle araçta oluşan hasarın karşılanmadığını belirterek belirsiz alacak davası şeklinde müstehak olduğu sigorta bedelinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, kazadan evvel sigortalı araç sürücüsünün ehliyetinin geri alınmış olduğunu, bu nedenle rizikonun teminat dışı kaldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, sigortalı araç sürücüsünün kazadan evvel alkollü araç kullanımı nedeniyle ehliyetinin geri alınmış olduğu, dolayısıyla kaza anında geçerli bir ehliyetinin bulunmadığından bahisle riziko bedelinin teminat dışı olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili, kazanın, sigortalı araç sürücüsünün ehliyetnamesinin geri alınma süresinin bitiminden sonra gerçekleştiğini, kaza esnasında ehliyetnamesi olmayan bir kişi olarak kabul edilmesinin yasaya uygun olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. İlk derece mahkemesince her ne kadar kesin olarak karar verilmiş ise de davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılması ve belirsiz alacak şartlarının da mevcut olması nedeniyle kararın kesin olmadığı kabul edilerek yapılan istinaf incelemesinde, Dava, sigortalı tarafından sigortacıya karşı açılan kasko sigortasından kaynaklanan hasar bedelinin tahsili davasıdır. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun geçici 73. maddesinde; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” ifadesi ile tüketici mahkemelerinin görev alanı tüketici işlemleri ile sınırlandırılmıştır. Aynı yasanın 3/l maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem, tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Somut olayda; davacının, davalı sigorta şirketi ile aralarındaki hususi araca ait kasko sigorta sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunduğu ve bu sigorta sözleşmesinin de bir tüketici işlemi olduğunun anlaşılmış olmasına göre, davanın açıldığı tarih itibari ile davanın Tüketici Mahkemesinin görev alanına girdiği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup, re’sen gözetilir. Görev konusunda kazanılmış hak olmaz. O halde, davaya bakmakla Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan ötürü görevsizlik kararı verilmesi amacıyla HMK’nın 353/1-a/3. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile,1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a/3 maddesi gereğince kabulüne, 2-İlk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 4-Peşin alınan istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, Dair, 6100 sayılı HMK’nun 7251/39 md. ile değişik 362/1-c maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 12/04/2022