Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2022/1696 E. 2022/1721 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2022/1696
KARAR NO: 2022/1721
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/04/2022
NUMARASI: 2021/872 Esas – 2022/342 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; davacının maliki olduğu … plakalı aracın, davalı Sigorta Şirketi nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın karıştığı kaza neticesinde hasarlanması ve bu hasar bedelinin, … plakalı aracın kasko sigortacısı olan davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Davacı, davalı ihtiyari sigorta şirketine sigortalattığı aracın hasar bedelini akti sigorta şirketinden talep ettiği, sigortalı aracın araç takyidat bilgilerine göre kullanım amacının hususi olduğu, davacının tacir de olmadığı birlikte değerlendirildiğinde, görevli mahkemenin tayininde davacı ile sigorta şirketi arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınması gerektiği, davalı ile davacı arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanunun 3/1 maddesi kapsamında kalan tüketici işlemlerinden kaynaklanmakta olduğu anlaşılmakla, bu halde eldeki davaya bakma görevi Tüketici Mahkemesine ait olup, bu kapsamda görevsizlik kararı verilmiştir.” şeklindeki gerekçeyle; 1-Davanın, görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,2-Davaya bakmakla görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesi olduğuna, 3-Karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olması halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,” karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçelerinde sehven müvekkiline ait … plakalı aracın, davalı Sigorta Şirketi tarafından kasko poliçesi ile teminat altına alındığının belirtildiğini, bu hususun yanlışlıkla yapıldığını, müvekkiline ait … plakalı araç ile davalı Sigorta Şirketi tarafından kasko sigortalı bulunan … plakalı aracın karıştığı kaza neticesinde, müvekkiline ait aracın hasarlandığını, kazanın meydana gelmesinde, davalı tarafça sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, müvekkiline ait araçtaki araç hasar tazminatının, … plakalı aracın kasko sigortacısı davalıdan tahsili amacıyla icra takibi yapıldığını, ancak davalının takibe itiraz etmesi sonucu işbu itirazın iptali davasını açtıklarını, dolayısıyla Tüketici Mahkemesinin görevli olmadığını, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosyanın yapılan incelenmesinde; yukarıda da belirtildiği üzere; işbu dava, davacının maliki olduğu … plakalı aracın, davalı Sigorta Şirketi nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın karıştığı kaza neticesinde hasarlanması ve bu hasar bedelinin, … plakalı aracın kasko sigortacısı olan davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Ancak, davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde de belirttiği üzere, dava dilekçesinde, davacıya ait … plakalı aracın kasko poliçesini düzenleyen tarafın davalı Sigorta Şirketi olduğu sehven yazıldığından, Mahkemece, davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta, davalı karşı aracın kasko sigortacısı olduğuna ve davacı sigorta sözleşmesinin tarafı olmadığına, sigorta hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde düzenlendiğine göre, işbu dava, ticari dava olup Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından bakılıp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu nedenle, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki itirazlar yerinde görülerek, aşağıdaki şekilde karar oluşturulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/3. maddesi uyarınca kaldırılmasına,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/10/2022