Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/896 E. 2023/523 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2021/896
KARAR NO: 2023/523
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/02/2021
NUMARASI: 2015/1154 Esas – 2021/186 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ: 28/03/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; 818 sayılı BK’nın 46. ve 47 (6098 sayılı TBK’nın 54. ve 56). maddeleri kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 25/02/2021 tarihli kararıyla; “I-maddi tazminat yönünden:1-Davacı …’ in davalı sigorta şirketine karşı açmış olduğu davanın ödeme nedeni ile konusuz kaldığı anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,2-Davacı …’in davalılar … ve … Ltd. Şti.’ne karşı açmış olduğu maddi tazminat davasının kabulü ile ; 112.961,12-TL iş göremezlik tazminatı ve 2.772,00 TL bakıcı gideri alacağı olmak üzere toplam 115.633,12 TL nin bu davalılardan kaza tarihi olan 18.08.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsil edilerek bu davacıya verilmesine, II-Manevi Tazminat Yönünden: 1-Davacı …’ in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18.08.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 2-Davacı …’ in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18.08.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 3-Davacı …’ in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü İLE; 1.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18.08.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 4-Davacı …’ in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 1.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … … Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18.08.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacılar vekili ile davalı …İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı … hakkında ATK tarafından verilen %19 maluliyet oranı ve 4 aylık iyileşme süreli raporun hatalı olduğunu, müvekkilinin TPAO’da makine operatörü olarak çalıştığını, mesleğinin raporda dikkate alınmadığını, bu nedenle Adli Tıp Kurumu Üst Kurulundan rapor alınması gerektiği yönündeki taleplerinin Mahkemece dikkate alınması gerektiğini, hatalı ATK raporuna dayanılarak yapılan tazminat hesaplamasının da hatalı olduğunu; trafik kazasının meydana gelmesinde davacı sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, Mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının çok az olduğunu belirtmiştir. Davalı … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; zamanaşımı ve hak düşürücü sürenin Mahkemece dikkate alınmadığını, kazanın meydana gelmesinde tüm kusurun müvekkiline verilmesinin hatalı olduğunu, davacılar lehine hükmedilen vekalet ücretinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, her davacı için maddi ve manevi tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, bir tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, maluliyet oranının kabul etmediklerini, davacı tarafın, Sigorta Şirketi’ni 150.000 TL üzerinden ibra etmiş olduğuna göre müvekkili yönünden de bu miktar üzerinden feragat edilmiş sayılması gerektiğini, ancak Mahkemece bu hususun dikkate alınmadan karar verildiğini; raporda, hem geçici iş göremezlik hem de sürekli iş göremezlik tazminatının ayrı ayrı hesaplanmasının hukuka aykırı olduğunu, maddi ve manevi tazminatlara ilişkin faiz başlangıç tarihinin, kaza tarihi olarak alınmasının hukuka aykırı olduğunu, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının çok yüksek olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 18/09/2009 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ.’nin ZMS sigortacısı, davalı davalı … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin işleteni ve davalı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı araç ile davalı …’in sürücüsü ve diğer davacıların yolcu oldukları … plakalı aracın karıştığı kaza neticesinde, davacıların yaralandıkları; eldeki davada davacılar tarafınca, davacı … için HMK’nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası kapsamında maddi tazminat ve 50.000 TL manevi tazminat; davacı … için 30.000 TL, davacı … için 10.000 TL ve davacı … için 10.000 TL manevi tazminat talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şeklide karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 10/06/2020 tarihli raporunda; davacının dava konusu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle % 19 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir. ATK raporunun yapılan incelenmesinde; raporun, haksız fiillerden kaynaklanan beden gücü kayıplarının tespiti konusunda dikkate alınacak olan; “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine ve davacının çalıştığı TPAO’nun yazısında belirtilen mesleği dikkate alınarak düzenlendiği, raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle maluliyet raporuna yönelik itirazlar kabul edilmemiştir. Yine Mahkemece karara dayanak yapılan 28/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığı; 16/01/2021 tarihli raporda ise, davacının geçici-kalıcı güç kaybı zararının toplamda 262.861,19 TL, davalı Sigorta Şirketi tarafından 2009 yılında yapılan 150.000 TL’lik poliçe limiti miktarının tazminattan indirilmesi sonucunda davacının talep edebileceği zararın 112.861,12 TL ve bakıcı giderinin 2.772 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Kusur ve zarar bilirkişi raporlarının yapılan incelenmesinde; raporların, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varıldığından, bu yöne ilişkin itirazlar kabule şayan görülmemiştir. Kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacının yaralanmasının niteliği, maluliyet raporu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile 818 sayılı BK’nın 47 (6098 sayılı TBK’nın 56). maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği ve çok az olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazının reddine, davacılar vekilinin ise kabulüne karar verilerek davacı … için 50.000 TL, eşi davacı … için 30.000 TL ve diğer çocukları olan diğer davacıların her biri için 10.000’er TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir. Diğer yandan, kazanın 18/09/2009 tarihinde gerçekleşmesi ve davanın 8 yıllık (ceza dava zamanaşımı) dava zamanaşımı süresi içerisinde, 03/12/2015 tarihinde belirsiz alacak davası olarak açılması nedeniyle zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı; kaza tarihinden itibaren faize ve hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları üzerinden her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmiş olmasında da isabetsizlik bulunmadığı sonucuna varıldığından, bu yönlere ilişkin itirazlar da kabul edilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-Davalı … Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine,
B-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre:a-Maddi Tazminat Yönünden:1-Davacı …’in davalı Sigorta Şirketi’ne karşı açmış olduğu davanın ödeme nedeni ile konusuz kaldığı anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,2-Davacı …’in davalılar … ve … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye karşı açmış olduğu maddi tazminat davasının kabulü ile; 112.961,12 TL iş göremezlik tazminatı ve 2.772 TL bakıcı gideri alacağı olmak üzere toplam 115.633,12 TL’nin bu davalılardan kaza tarihi olan 18/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek bu davacıya verilmesine,b-Manevi Tazminat Yönünden: 1-Davacı …’in manevi tazminat talebinin kabulü ile; 50.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Mamulleri İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti’den kaza tarihi olan 18/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 2-Davacı …’ in manevi tazminat talebinin kabulü ile; 30.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve… Tüketim Mamulleri İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 3-Davacı …’in manevi tazminat talebinin kabulü ile; 10.000 TL manevi tazminatın davalılar … Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 4-Davacı …’in manevi tazminat talebinin kabulü ile; 10.000 TL manevi tazminatın davalılar … Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den kaza tarihi olan 18/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, c-Harç, Yargılama Gideri ve Vekalet Ücretleri: 1-Alınması gereken 14.736,72 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 344,97 TL peşin harç, 392 TL ıslah harcı toplamı 736,97 TL’den mahsubu ile bakiye 13.999,75 TL’nin davalılar …Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 2-Davacı … tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 3.101,50 TL yargılama gideri ile 344,97 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı, 392 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.866,17‬ TL’nin davalılar … ve… Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’e verilmesine,3-Davalılarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 4-Kabul edilen maddi tazminat miktarı yönünden davacı … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir olunan 14.935,15 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 5-Davacı …’in davalı Sigorta Şirketi’ne karşı açmış olduğu davanın ödeme nedeni ile konusuz kaldığı anlaşıldığından, tarafların talebi olmadığından bu davalı yönünden yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,6-Manevi tazminat yönünden davacı … lehine kabul edilen miktar üzerinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine,7-Manevi tazminat yönünden davacı … lehine kabul edilen miktar üzerinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 8-Manevi tazminat yönünden davacı … lehine kabul edilen miktar üzerinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 9-Manevi tazminat yönünden davacı … lehine kabul edilen miktar üzerinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine,
C-İstinaf İncelemesi Bakımından:1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 71,60 TL posta ve tebligat gideri ile 162,10 TL istinaf başvuru harcının davalılar … ve … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 9.060,16 TL harçtan, peşin alınan 2.266 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.794,16 TL harcın davalı …İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, her bir davacı için hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları ayrı ayrı dikkate alınarak HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.28/03/2023