Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/329 E. 2022/1267 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2021/329
KARAR NO: 2022/1267
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 04/10/2016
NUMARASI: 2014/375 (E) – 2016/682 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 30/06/2022
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili, davacılardan …’ün, 07/07/2012 tarihinde, sokak üzerinde oynarken, davalıların maliki-sürücüsü ve sigortacısı oldukları … ve … plaka sayılı araçların çarpışmaları sonucunda kalça kemiğinde kırık oluşturacak şekilde yaralanmasına neden olduklarını belirterek maddi tazminat ile sigorta şirketi haricinde kalan davalılardan … için 50.000 TL, diğer davacılar için ise 10.000’er TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı … vekili davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Şirketi vekili davanın reddini talep etmiştir. Davalılar … ve … davaya cevap vermemişlerdir. İlk derece mahkemesine yapılan yargılama neticesinde, maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat talebi yönünden ise davaya konu trafik kazasında araç sürücüsü olan davalı …’in %50 oranında kusuru olduğu kabul edilerek küçük … için 20.000 TL, diğer davacılar için ise 5.000’er TL olmak üzere toplam 10.000 TL tazminatın sigorta şirketleri haricinde kalan davalılar … ve …’dan olacak şekilde kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Karara karşı davalı … manevi tazminatın yüksek takdir edildiğini, davacının kusuru gözetildiğinde takdir edilen tazminatın yüksek kaldığını, manevi tazminattan sigorta şirketinin de sorumlu tutulması gerektiğini, yargılama aşamasında yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. İstinafa konu uyuşmazlık manevi tazminata ilişkindir. Dava dilekçesi usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlandığı, buna ilişkin istinaf itirazının yerinde olmadığı görülmektedir. Davalı … şirketi tarafından düzenlenen poliçede manevi tazminat teminatı verilmiş olsa dahi manevi tazminat yönünden sigorta şirketi aleyhine açılmış bir dava bulunmadığı ve TBK’nın 162/1. maddesi uyarınca müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olduğuna göre, davalının manevi tazminattan sorumlu tutulmuş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Dosyada mübrez itiraza uğramayan 13/01/2016 tarihli ATK raporuna göre, sağ femorda kırağa, sol fibulada çatlağa neden olacak ancak organlarında sürekli zayıflama ya da kayıp niteliğinde bir fonksiyon bozukluğu olmayacak şekilde vücudunun çeşitli yerlerinde birden fazla kırıklara neden olacak tarzda yaralanan ve bu nedenle bir kez ameliyat olan yaşı küçük davacı ve anne ve babası olan diğer davacılar için takdir edilen manevi tazminatın, tarafların kusur durumu, kaza tarihindeki paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi uyarınca yapılan değerlendirmede yüksek olmadığı görülmektedir.Bu durumda yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.Karar başlığında velayeten dava açılan …’un gösterilmemiş olması doğru değil ise de bu hususun mahallinde düzeltilebilecek bir eksiklik olması nedeniyle kararın düzeltilmesine gerek görülmemiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1. maddesi hükmü uyarınca davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Alınması gereken 2.049,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 512,35 TL harcın mahsubundan sonra bakiye 1.536,95‬ TL istinaf karar harcının istinafa başvuran davalı …’dan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 3-İstinafa başvuran davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda dava değeri (30.000 TL) göz önünde bulundurulmak sureti ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 30/06/2022