Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/1513 E. 2023/727 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2021/1513
Karar No: 2023/727
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 21/06/2021
Numarası: 2018/470 (E) – 2021/458 (K)
Davanın Konusu: Tazminat
Karar Tarihi: 9/5/2023
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi bulunmayan dava dışı …’nin yönetimindeki … plakalı otomobilin adı geçen sürücüsünün asli ve tam kusuruyla müvekkili davacı …’nın yolcu olarak bulunduğu dava dışı …in yönetimindeki … plakalı otomobille çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını belirterek, belirsiz alacak davası niteliğinde 600,00 TL geçici iş göremezlik, 3.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı …’ndan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 5/12/2020 günü sunduğu dilekçeyle talep ettiği toplam tazminat tutarını 220.213,51 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde toplanmasını istediği kanıtları bildirerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, 16.546,18 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 203.667,32 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 220.213,51 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı otomobilin kaza tarihini kapsar nitelikte … Sigorta AŞ’den geçerli ZMSS poliçesinin bulunduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 94 üncü maddesi uyarınca sigortalı aracın işletenlerinin değişmesi durumunda devreden kişilerin 15 gün içinde durumu sigortalıya bildirmek zorunda olduğunu, sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde feshedebileceğini, sigortanın fesih tarihinden itibaren 15 gün sonrasına kadar geçerli olacağını, kazanın da poliçenin geçerli olduğu 15 günlük süre içinde gerçekleştiğini, bu nedenle müvekkilinin kazadan dolayı sorumluluğunun bulunmadığını; sürekli sakatlık tazminatının %1,8 teknik faize göre hesaplanmasının ve TRH 2010 yaşam tablosunun dikkate alınmasının gerektiğini, müvekkilinin sağlık gideri teminatı kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) yükümlülüğünde bulunan geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu tutulamayacağını, kaldı ki …na yapılacak başvurunun 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasının a, b, ç bentlerine göre yalnızca bedensel zararları kapsadığını; kabul anlamına gelmemesi koşuluyla davacının SGK’den geçi iş göremezlik ödeneği alıp almadığının araştırılması, ödeme yapılmış ise tazminattan indirilmesi gerektiğini, hükmolunan faiz başlangıç tarihi hatalı olduğu gibi müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulabileceğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355 inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı istemine ilişkindir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 90 ıncı maddesinde yer alan “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 7/7/2020 gün ve 2019/40 (E) – 2020/40 (K) sayılı kararıyla, Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmesi nedeniyle işgücü kaybı tazminat hesaplamasının %1,8 teknik faiz uygulanarak yapılmasına ilişkin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması olanağı bulunmadığının anlaşılması karşısında, davacının sürekli sakatlıktan kaynaklanan zararının işleyecek (bilinmeyen) devre bakımından her yıl için gelirin %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi esasına dayanan progressive rant yöntemi kullanılarak hesaplanmasında isabetsizlik görülmemiş; TRH 2010 yaşam tablosunda öngörülen yaşam süresinin, PMF 1931 yaşam tablosunda öngörülen yaşam süresinden uzun olması, buna göre sürekli sakatlık tazminatının hesaplanmasında TRH 2010 yaşam tablosunun uygulanmasının ise istinaf başvurusunda bulunan davalı aleyhine sonuç doğuracağı anlaşıldığından, davacı vekilinin bu nedene dayalı olarak istinaf kanun yoluna başvurmakta hukuki yararı bulunmadığı sonucuna ulaşılmış; SGK Gaziantep İl Müdürlüğünün 28/6/2018 tarihli yazısında, davacıya 16/1/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle herhangi bir ödeme yapılmadığı ve gelir bağlanmadığı bildirildiğinden bu konuya yönelen istinaf nedeni yerinde görülmemiş; 25/2/2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13/2/2011 gün ve 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 59 uncu maddesiyle değiştirilen KTK’nin 98 inci belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun SGK’ye geçmesine karşın belgeye dayanmayan tedavi giderlerinden (geçici iş göremezlik, bakıcı gideri, tedavi yol gideri vb.) zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesini düzenleyen sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğu devam ettiğinin anlaşılması karşısında, davalı Güvence Hesabı’nın geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu tutulmasında isabetsizlik görülmemiştir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasının “a” bendi uyarınca, sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar; “b” bendi gereğince rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar; “ç” bendine göre de, çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde, kişiye gelen bedensel zararlar için …’na başvurulabilir. KTK’nin 94 üncü maddesi uyarınca, sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorundadır. Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir. Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar geçerlidir. Dosyaya getirtilen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı içeriğinde, ZMSS poliçesi düzenlenmeyen … plakalı otomobilin … adına kayıtlı olduğuna yer verilmiş; davalı … vekli tarafından dilekçe ekinde sunulan Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinden alınan belgede ise … plakalı otomobil için … Sigorta AŞ 9/8/2017 günü 9/8/2017 başlangıç, 9/8/2018 bitiş; 2/1/2018 günü 9/8/2017 başlangıç, 9/8/2018 bitiş tarihli ZMSS poliçesinin düzenlendiğine dair yer verildiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlık yukarıda yapılan açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde, ZMSS poliçesi bulunmadığı ileri sürülen … plakalı otomobil için … Sigorta AŞ tarafından, davaya konu trafik kazasının oluştuğu zamanı (16/1/2018) kapsayan geçerli ZMSS poliçesinin düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu konuda inceleme yapılmadan davanın kabulüne hükmolunması isabetsizdir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1-a/6 ncı maddesi uyarınca kaldırılmasına, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf başvurusu için yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, istekte bulunulması durumunda ilk derece mahkemesince yatıran tarafa geri verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf kanun yolu başvurusundan ötürü davalı tarafından sarf edilen yargılama giderinin, ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda gözetilmesine, 6-İstinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansından artan tutarın, HMK’nin 333 üncü maddesinin, 1 inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine, 7-İstinaf kanun yolu incelemesinin sonucuna göre icranın geri bırakılması kararı kapsamında davalı … tarafından verilen teminat mektubunun 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 36 ncı maddesinin 5 inci fıkrası uyarınca geri verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 353/1-a ve 362/1-g maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.9/5/2023