Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/135 E. 2023/185 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2021/135
KARAR NO: 2023/185
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/02/2020
NUMARASI: 2016/798 Esas – 2020/233 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 31/01/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; 818 sayılı BK’nın 46. ve 47 (6098 sayılı TBK’nın 54. ve 56). maddeleri kapsamında yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 27/02/2020 tarihli kararıyla; “A-1-Maddi tazminata ilişkin davanın reddine,
B-1-Manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile; 10.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan alınarak mirasçı sıfatıyla davacılar …, … ve …’a verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacılar vekili ile davalı … vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; maddi tazminat zararının yeniden hesaplanarak müvekkillerinin mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini, hükmedilen manevi tazminatın çok az olduğunu belirtmiştir. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde müvekkiline ait araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 29/10/2010 tarihinde, davalı …’nın işleteni olduğu çöp kamyonu niteliğindeki aracın, yaya olan davacı (müteveffa) …’a çarparak yaralanmasına neden olduğu; dava öncesinde ZMS sigortacısı tarafından 39.762,58 TL tazminat ödendiği, davacının bu tazminatı yetersiz görerek eldeki davada bakiye geçici-kalıcı güç kaybı zararı adı altında maddi tazminat ve 20.000 TL manevi tazminat talep ettiği; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 27/11/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; kazanın meydana gelmesinde çöp kamyonu sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, yaya …’ın kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir. Yine Mahkemece karara dayanak yapılan 17/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davalı sürücünün %100 oranındaki kusuru, davacı …’ın kaza nedeniyle %6.2 oranındaki kalıcı maluliyeti ve 9 ay iyileşme süreli raporu ile ölüm tarihi olan 03/12/2017 tarihi dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda; davacının geçici iş göremezlik zararının 5.976,33 TL, sürekli iş göremezlik zararının 4.756,30 TL olmak üzere toplam talep edebileceği maddi zararının 10.732,63 TL olduğu, dava öncesinde, davacıya 39.762,58 TL ödenmesi nedeniyle davacıların talep edebileceği herhangi bir tazminatın bulunmadığı, 29.029,95 TL fazladan ödeme yapıldığı mütalaa edilmiştir. Mahkemece karara dayanak yapılan kusur ve zarar bilirkişi raporlarının yapılan incelenmesinde; raporların, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varıldığından, davalı vekilinin kusura, davacılar vekilinin ise zarara yönelik itirazları yerinde görülmemiştir. Davacılar vekilinin manevi tazminatın az olduğuna ilişkin itirazına gelince; kazanın oluş şekli, kusur durumu, maluliyet raporu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile 818 sayılı BK’nın 47 (6098 sayılı TBK’nın 56). maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının, manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği ve az olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde görülerek takdiren 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine,
B-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre:a-1-Maddi tazminat davasının reddine, 2- Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına4-İlk Derece Mahkemesinin istinaf edilmeyen hükmü dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,b-1-Manevi tazminat davasının kabulü ile; 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan tahsili ile … mirasçıları olan davacılar …, … ve …’a verilmesine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 1.366,20 TL harçtan, peşin alınan 71,73 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.294,47‬ TL harcın davalı …’ndan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 3-Davacılar vekil ile temsil edildiğinden, hükmedilen manevi tazminat miktarı üzerinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200 TL vekalet ücretinin davalı …’ndan tahsili ile davacılara verilmesine, 4-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL başvurma harcı ile 71,73 TL peşin harç toplamı olan 100,93 TL’nin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine, 5 Davacılar tarafından yapılan toplam 3.253,98 TL yargılama giderinin davalı …’ndan tahsili ile davacılara verilmesine, 6-Davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,7-Davacılar tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
C-İstinaf İncelemesi Bakımından: 1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 41 TL posta ve tebligat gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının dava tahsili ile dava verilmesine, 3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 1.366,20 TL harçtan, peşin alınan 170,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.195,43‬ TL harcın davalı …’ndan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.31/01/2023