Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/123 E. 2023/641 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2021/123
Karar No: 2023/641
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 21/10/2020
Numarası: 2018/552 (E) – 2020/490 (K)
Davanın Konusu: Maddi Tazminat
Karar Tarihi: 18/4/2023
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Sigorta AŞ’ye Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesiyle sigortalı dava dışı sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı otomobilin seyir halinde iken, davalı …’un yönetimindeki … plakalı motosiklete çarparak adı geçen davacının yaralanmasına neden olduğunu ileri sürerek, belirsiz alacak davası niteliğinde 4.000,00 TL sürekli bakım tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, 125.000,00 TL sürekli bakıcı gideri tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; bu davadan önce İstanbul Anadolu 8 inci Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 2015/698 (E) sayılı davada talep edilen sürekli iş göremezlik tazminatının tamamı olan 125.000,00 TL’ye hükmedilmesi nedeniyle müvekkili şirket tarafından poliçe limitinin tamamının 29/1/2018 günü ödendiğini, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını; uyuşmazlık konusu kaza nedeniyle davalı sigorta şirketine yöneltilebilecek tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını; zamanaşımı dolduktan sonra yapılan ıslahın geçersiz olduğunu; dosya kapsamındaki mevcut bilgi ve belgelerin maluliyet oranının belirlenmesine elverişli nitelik taşımadığını, davacının gerçek maluliyet oranının belirlenmesi bakımından Adli Tıp Kurumu (ATK) Üst Kurulundan rapor alınması gerektiğini, müvekkili şirketin tedavi giderleri kapsamında sayılan geçici iş göremezlik tazminatı ile diğer tedavi giderleri ve bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355 inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda:Dava, trafik kazasından kaynaklanan bakıcı gideri tazminatı istemine ilişkindir. 21/9/2008 günü meydana gelen trafik kazasında müvekkili davacının yaralandığını ileri süren davacı vekili sürekli bakıcı gideri tazminatı talebine ilişkin eldeki davayı 10/5/2018 günü açmış; Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemine (UYAP) değişik iş başvuru dilekçesi adıyla kaydedilen dava dilekçesi 26/5/2018 günü tebliğ edilen davalı … Sigorta AŞ’nin vekili vasıtasıyla 31/5/2018 günü UYAP vasıtasıyla gönderdiği dilekçe ile HMK’nin 127 nci maddesi gereğince cevap süresinin uzatılmasını talep etmiş; iki haftalık cevap süresine ek olarak iki hafta ek cevap süresi verilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinin 6/6/2018 tarihli kararının ardından davalı … vekili 25/6/2018 günü UYAP vasıtasıyla gönderdiği cevap dilekçesinde davanın zamanaşımı geçtikten sonra açıldığını ileri sürerek, zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Davacı …’un yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasından kaynaklanan bakıcı gideri tazminatına ilişkin dava zamanaşımı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 109 uncu maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca, eylemin gerektirdiği 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 89 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında öngörülen cezasının üst sınırına göre tabi olduğu aynı Kanunun 66 ncı maddesinin 1 inci fıkrasının (e) bendinde öngörülen 8 yıldır. Eldeki davayı ise davacı vekili davaya konu trafik kazasının meydana geldiği 21/9/2008 gününden itibaren 8 yıllık zamanaşımı geçtikten sonra 10/5/2018 günü açtığı, davalı vekilinin ise HMK’nin 127 nci maddesinde öngörülen süre içerisinde verdiği cevap dilekçesinde zamanaşımı savunmasında bulunduğu anlaşılmıştır. Bu itibarla dava zamanaşımı geçtikten sonra açılan bakıcı gideri tazminatına ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kararın kaldırılma gerekçesine göre davalı vekilinin dilekçesinde ileri sürdüğü diğer istinaf nedenleri inceleme dışı bırakılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: I-Davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesinin kararının, HMK’nin 353/1-b/2 nci maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Dava zamanaşımı dolduktan sonra açılan sürekli bakım gideri tazminatına ilişkin maddi tazminat davasının reddine, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan karar ve ilam harcı 35,90 TL, ıslah harcı olarak alınan 414,00 TL olmak üzere toplam 449,9‬0 TL karar ve ilam harcından mahsubuna, bakiye 270,00 TL karar ve ilam harcının talepte bulunulması durumunda davacıya geri verilmesine, 3-Dairemizin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin 4 üncü fıkrası uyarınca 9.200,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile vekille temsil edilen davalı … Sigorta AŞ’ye verilmesine, 4-Davacı tarafından harcanan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 6-Harcanmayan gider avansının HMK’nin 333 üncü maddesinin 1 inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine, II-İstinaf incelemesi bakımından; 1-Davalı … Sigorta AŞ tarafından peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, talep halinde ilk derece mahkemesi tarafından geri verilmesine, 2-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle davalı … Sigorta AŞ tarafından harcanan posta ve tebligat gideri 60,50 TL, istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 209,10 TL yargılama giderinin, davacıdan tahsil edilerek, davalı … Sigorta AŞ’ye verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansından artan tutarın, HMK’nin 333 üncü maddesinin, 1 inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince, kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 18/4/2023