Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/111 E. 2021/97 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2021/111
KARAR NO: 2021/97
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/07/2020
NUMARASI: 2020/32 (E) 2020/351 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 28/01/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; resen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde, sulh beyanının gerçeği yansıtmadığı, başka bir mahkemeye sunulan mazeret dilekçesindeki buna ilişkin yazıların sehven kaldığı, bu durumun davalı … şirketinden de öğrenilebileceği belirtilerek yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunulmuştur. Mahkemece yapılan değerlendirme neticesinde, ileri sürülen sebebin yargılamanın yenilenmesi sebebi teşkil etmediği gerekçesiyle ret kararı verilmiştir. Davacı vekili tarafından, mazeret dilekçesindeki sulh olunduğu ibaresinin sehven yazıldığı iddiasıyla istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi hakime aittir. Bir uyuşmazlıkta maddi olayın taraflarca yanlış nitelendirilmesi hakimi bağlamaz. HMK’nın 315/2. maddesinde irade bozukluğu halinde sulhun iptalinin istenebileceği düzenlenmiştir. Davacı vekili esasen irade fesadına dayalı olarak sulhün iptali talebinde bulunmaktadır. Sulhün iptali, işleme konu dava dosyası üzerinden talep edilebileceği gibi davadan el çekilmiş olması halinde müstakil bir dava ile de talep edilebilir. Sulhün iptaline karar verilmesi durumunda davacı taraf sulhe konu davayı yeniden açabileceği gibi bu davanın sonucu beklenmeden de açılacak tazminat davası bakımından eldeki davanın bekletici mesele yapılacağı izahtan varestedir. O halde, davacı talebinin sulhün iptaline ilişkin olduğu kabul edilerek ve karışıklığa mahal vermemek açısından eldeki dava için için ayrı bir dava dosyası oluşturularak, dilekçenin karşı tarafa tebliği sağlandıktan sonra sulh işleminin ancak karşılıklı yapılabilecek bir işlem olması nedeniyle öncelikle davalı taraftan bu hususta açıklamada bulunmasının istenilmesine, gerekirse davacı vekilinin buna ilişkin delillerinin toplanmasına ve bu doğrultuda değerlendirme yapılarak bir karar verilmesi amacıyla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6. maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İlk derece mahkemesi KARARININ KALDIRILMASINA, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın KARARI VEREN MAHKEMEYE GÖNDERİLMESİNE, 4-Peşin istinaf karar ve ilam harcının istek halinde istinaf kanun yoluna başvurana iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dair, 6100 sayılı HMK’nun 7251/39 md. ile değişik 362/1-g maddesi gereğince her iki taraf yönünden KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 28/01/2021