Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/946 E. 2020/798 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO : 2020/946
KARAR NO : 2020/798
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/02/2020
NUMARASI : 2020/840 Esas – 2020/870 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Bedensel Zarar Tazminatı
KARAR TARİHİ : 17/06/2020
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle; 02/06/2018 tarihinde müvekkiline plakası bilinmeyen araç sürücüsünün çarpması suretiyle meydana gelen trafik kazası sonucunda müvekkilinin yaralandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 5.100,00 TL tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakemi başvurunun reddine karar vermiştir. Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakeminin kararına itiraz başvurusunda bulunmuştur. Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30/12’nci maddesi uyarınca beş bin TL altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu belirtilerek başvurunun komisyon tarafından değerlendirmeye alınmayacağı bildirilmiştir.Davacı … vekili, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakeminin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355’inci maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan incelemede:Dava ve uyuşmazlık, trafik kazasından kaynaklanan hasar tazminatına ilişkindir.5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30’uncu maddesinin 12’nci fıkrasında beş bin TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, beş bin TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı, kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, kırk bin TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir.Somut uyuşmazlıkta ise İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı değil, Komisyon Müdürü ve İtiraz Yetkilisi tarafından imzalanmış hukukî işleme karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Yargıtay 17’nci Hukuk Dairesi’nin 09/04/2018 gün ve 2015/16514 (E) – 2018/3954 (K) sayılı kararında da belirtildiği gibi, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 21/01/2020 tarihini taşıyan, Komisyon Müdürü ve İtiraz Yetkilisi tarafından imzalanmış ” … 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30 uncu maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 11 ve 16 ıncı maddeleri uyarınca, Sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılacak itiraz başvurularının Komisyon tarafından belirlenen itiraz başvuru formu ile başvuru ücreti yatırılarak süresinde yapılması zorunludur. Yapılan usulü inceleme sonucunda itiraz başvurunuz söz konusu şartları taşımadığı için reddedilmiştir.” biçimindeki yazısının, hakem kararı niteliğinde değerlendirilmesi mümkün değildir. Diğer bir anlatımla, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30/12’nci maddesi gereğince, Sigorta Tahkim Komisyonu Müdürü ve İtiraz Yetkilisi tarafından yerine getirilen hukukî işlemin, HMK’nin 341’inci maddesi kapsamında istinaf kanun yoluna başvurulabilecek nitelikte nihai karar olarak değerlendirilmesi olanaksızdır. Bu bağlamda, itiraz hakem heyeti tarafından verilmiş istinaf kanun yolu kapsamında incelenebilecek nitelikte karar bulunmadığı gözetilerek istinaf kanun yolu başvuru koşulları oluşmadığından HMK’nin 352/1-ç. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1-Davacı ….Vekilinin istinaf dilekçesinin 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12’nci ve HMK’nin 352/1-ç maddeleri gereğince REDDİNE,2-6728 sayılı Yasanın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin “(A) Mahkeme Harçları” başlıklı bölümünün, “III- Karar ve ilam harcı” başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan tahsil edilen istinaf karar harcının iadesine,3-İstinaf başvurusu için davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,5- İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere, kıyas yoluyla uygulanması gereken HMK’nin 362/1-c maddesi uyarınca oy birliği ile karar verildi. 17/06/2020