Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/366 E. 2020/854 K. 19.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/366
KARAR NO: 2020/854
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/12/2019
NUMARASI: 2019/9408 Esas – 2019/360 Karar
(Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti 10/12/2019 gün ve 2019/İHK-18831 sayılı kararı)
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ: 19/06/2020
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı … vekili Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sunduğu elektronik imza taşıyan 01/04/2020 tarihli dilekçesiyle, davalı taraf ile varılan mutabakat neticesinde sulh olduklarını, konusuz kalan davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. HMK’nin 307’nci maddesine göre feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK’nin 309 ve 310’uncu maddelerine göre davadan feragat; dava hakkında verilen kararın kesinleşmesine kadar her zaman yapılabilir ve feragat davayı neticelendiren tek taraflı hukuki işlemlerden olup karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. HMK’nin 311/1’inci maddesine göre ise feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracaktır. Bu nedenlerle, dosyanın istinaf incelemesi için Dairemizde bulunduğu sırada vekâletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunan davacı vekili tarafından davadan feragat dilekçesi verildiğinden, HMK’nin 353/1-b-2 maddesi uyarınca, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, HMK’nin 307 vd. maddeleri uyarınca başvurunun feragat nedeniyle reddine; istinaf konusuz kaldığından davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvuruları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A- Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararının, HMK’nin 353/1-b-2’nci maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-HMK’nin 307 vd. maddeleri uyarınca başvurunun FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, 2-6728 sayılı Kanun’un 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin “(A) Mahkeme Harçları” başlıklı bölümünün, “III- Karar ve ilam harcı” başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümlerinin 10/3 ve 17/2’nci maddeleri uyarınca anılan tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen maktu ücretin beşte biri olan 680,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan tahsil edilerek kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine, 4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
B-İSTİNAF BAŞVURUSU BAKIMINDAN: 1-İstinaf talepleri konusuz kaldığından, davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvuruları hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-6728 sayılı Kanun’un 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin, “(A) Mahkeme Harçları” başlıklı bölümünün, “III- Karar ve ilam harcı” başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan istinaf harçlarının talep halinde mahkemesince yatıran tarafa iadesine, 3-İstinaf aşamasında yapılan masrafların istinaf eden üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunanlara iadesine, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 361’inci maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde, dairemize ya da bulunulan yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçeyle Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/06/2020